Şu sıralar Hindistanlı Nobel ödülü yazar Robino Ranth Tagore gara isimli romanını okuyorum işgal altındaki Hindistan’ın öfke dolu sesi gara muazzam içeriği ve zengin felsefesiyle beni kendine bağladı yazarın her sözü her hikayesi bana antik çağı çağrıştırıyor. Oldum olası hep o antik çağın insanı oldum hep o çağda yaşayanlar gibi yaşadım kendimi o çağın felsefesiyle besledim yememi içmemi giyimimi ve davranışlarımı o çağın davranış biçimine göre yapmaya çalıştım başardığımı sanıyorum açıkçası ben bir antikayım! Modern hayat dedikleri bugünkü bu kapatılış hayata hiç uyum sağlayamadım sıktı bunaltı tımarhanelik etti beni bana iyi geliyor diyenleri anlamada zorlanıyorum.

Rus çarlarından Nikola da benim gibi düşünmüş olacak ki güncesine tahta çıktığımda adaletli olacağıma kendime söz vermiştim etrafımı saran dal kavuklar yüzünden bu vadimi yerine getiremedim çok üzgünüm bu dal kavuklar bana gerçekten kişiliğimi bile unutturdular çok mutsuzum diye yazmış her çağda doğal sade ve adaletli yaşamak isteyenler olmuş sistemlerin adaletsizliği bazı sıradan insanların kabalıkları yüzünden buna imkan bulamamışlar bir gazeteden okumuştum Demirtaş Ceyhun, aziz nesin için yazdığı bir yazıda o bir dâhidir demiş aziz nesin buna çok kızmış bir dostu aracılığıyla git o adama söyle bir daha benim için dahi mani gibi sözler etmesin ben dahi filan değilim Demirtaş özür dilemiş amacım dal kavukluk etmek değildi demiş.

Günümüzün çağını, insanını, toplumsal ilişkilerini ünlü şairimiz Gülten akın şu dizelerle anlatıyor “ ah kimselerin vakti yok durup ince şeyleri anlatmaya” yine şair ece Ayhan “ nerde o eski güzellikler dostluklar dağlıklar ve nostaljiler diyor yazar yaşar kemal iki şairimize cevap verir gibi diyor ki “ o güzel insanlar o güzel atlara bindi gittiler son 20 yıldır duydum okudum araştırdım toplumumuzun yüzde sekseni geçmişi özlüyor gel de antik çağı özleme şimdi hemen aklımıza şu sorunlar gelebilir bu ülkeyi bu bize haram edenler kimlerdir bu ülkeyi bize haram edenler emperyalistlerdir. Başlarında da A.B.D’dir  ülkemizde sınırsın bir zenginlik var ama kıymetini bilmiyoruz çünkü cahil ve ön yargılıyız biz bozguncular kandırıyor bu ülke zengin ve güçlü bir ülkedir bizim gücümüz şurada burada değil birliğimizde beraberliğimiz de bugün her zamandan daha çok ihtiyacımız var halk olarak birbirimize AMARİKAYI ancak halkımızın gücü bu ülkeden çıkarır.

Eski Hint bilginleriyle ilgili bir başka bir kitap daha okuyorum Hindistan’a taktım kafayı yıllar önce ünlü bilge Gandi’nin İngiliz emperyalizmine karşı verdiği o kutsal mücadeleyi anlatan özgürlük isimli bir kitap okumuştum Hint bilgilerini çok severim iki yüz yıl önce bu bilgiler insanın özüne varmış mayasını ortaya çıkarmışlar Freud onların yanında dünkü çocuk sosyal hayat diye ortaya koydukları bir hayat var sosyalizmden ileri Türkiye’ye uygulaya bilsek bir yılda bu ülke gül gülistan olur ne ölen ne öldüren ne sömüren nede sömürülen var kardeşlik bağlarıyla bağlı birbirlerine halk imece usulü bir yaşam biçimi bana uyar ben zaten antikayım benim için bu dünyadaki en önemli şey ülkemin şu Gangster emperyalistlerin zulmünden kurtulup özgür ve bağımsız bir ülke olmasıdır bu ABD ve İngiliz haydutlarının ülkemin yakasından elleri çekmeleri için her türlü özveriye varım şu an Rus çarlarından Nikola’nın görevini yerine getirmeyen oğluna verdiği ders akımına geldi verdiği cezayı söyle anlatıyor seni ben cezalandırmıyorum ana vatanımızın Rusya cezalandırıyor sen bana değil Rusya’ya karşı görevini yapmadın halkın üstündeki ceket ayağındaki ayakkabılar senden şikayet ettiler ben bu ülkeyi yönetenlerin ünlü Rus çarı deli patronun hayatını okumalarını isterim o bir vatan Per verdir bütün derdi Rusya’nın bağımsız olmasıydı bunu başardı da Ruslarla Türkler birbirlerine çok benzerler iki halkında çok gizemli coğrafyaları ve kültürleri vardır en az İstanbul kadar severim petesbungu onların sihirli navarları bizim de kuramız var bu iki ülke İngilizlerden ABD’lilerden çok daha inceliğe, kibarlığa, barışa ve kardeşliğe sahiptir.