Hayat çok güzel tıpkı insan gibi. Aynı zaman da zor doğa gibi. İnsan bazen doğanın karşısında kendini bir sinek gibi hissediyor. Böyle düşündüğüm zaman hemen aklıma soframız gelir. Yemeden içmeden yaşanmıyor o zaman doğanın karşısında dik durmalıyız. Bunu akıl sevgiyle yapabiliriz. Derdimiz çok çok zengin olmak olmamalı: Sonuçta çok kazansak ta yatlarımız katlarımız olsa da bir şeye yaramıyor. Çünkü sonuçta ölüyoruz. Güzel olan bir şey varsa o da iyilik yapmak, sevmek, ihtiyacı olanlara yardım etmek,   kardeşliği, barışı pekiştirmek. Aristo ya felsefenin bir yararını gördün mü diye sormuşlar. Felsefe bana kimilerinin yaşam korkusuyla yaptığı şeyleri bana buyrulmadan yaptırdı. Felsefe işte size bilgelik işte filozofluk hayata dair hepimizin model aldığımız insanlar vardır. Benim modelim en başta Freud sonra Dostoyevski’dir benim gibi ruhsal sorunları olanların çok önemli ortak noktaları vardır. Bunlardan biri yalnızlık, sessizlik ve onları bu hale getiren hastalıklarının geçmişe dayanmasıdır. Yani bizler yaşamı hastalıklarımızla acılarımızla öğreniriz. Bizim imtihanımız zordur. Bizim imtihanımız çocukluğumuzla başlıyor. Çocuklarını sevmeyen onlara güvenmeyen ailelerin çocukları hayatlarının bir yerin de mutlaka rahatsız oluyorlar. Kimse çocuğuna senden adam olmaz demesin bilenler bilirler Edison’un babası öğretmenlerine inanmış. Oğluna senden adam olmaz demişti. Ama o bir Edison oldu ve dünyayı aydınlattı. Çocuklarınızın yaptığı resimleri inceleyin anlamıyorsanız bir uzmana inceletin çocuklar resimlerinde hem olmasını istediklerini hem de düşüncelerini yansıtırlar. Ben bu konu da psikologlardan destek aldım. Benim gibi ruhsal sorunlular bir doktordan iyi bir destek almadan iyileşemezler. Farkındaysanız kendi yazılarımın kahramanı oldum. Yemeğin yapılmasını beklerim ama savunmasını bekleyemem iki türlü yaşam biçimimiz vardır. Birisi normal açık olan diğeri gizli saklı gizemli olan içimizden günahlı yasaklı olanlar. Anayasa karşıtı olanlar benim bu duygularımı Freud çıkardı bilinç üstüne kitaplarındaki her satırında kendime dersler çıkardım. Hayalimde bana seni iyi etmek için yazdım der onunla öyle çok benzerliğimiz var ki odun modeli de Dostoyevski olmuş bence yaşamdan ve politikacılardan insanların istedikleri ne özgürlüktür ne demokrasidir. Bizim gibi ülkelerin halkları, halkın çoğunluğu demokrasiyi filan bilmez. Halkımız demokrasiyi istese bir günde gerçekleştirir ve hiç kimse önüne de çıkamaz. Bizim halkımız iş ekmek sağlık, sevgi toprak istiyor. Elbette ki özgürlükler tartışılmaz bunun için iyi bir eğitim gerek. İnsanların birbirini sevmesi anlaması, ortak iş yapması, eğitime bağlı güzellikleri kötülüklerden doğruları yanlışlardan ikiyüzlüleri dönekleri güzel insanlardan ayırmanın yolu iyi bir eğitimden geçiyor. İriyarı olan sağa sola sarkan yüreksizlerin yanında ufak tefek yürekli olanları da tanıdım. Fahişeler, dilenciler, evsiz barksızlar, köşklerde oturanlar, deliler, ahmaklar tanıdım ve bütün bildiklerimi bu insanlardan öğrendim.