RES projeleri

RES projeleri

 

Birkaç gün, Kandıra ilçemize ilişkin değişik konularda değerlendirmelerim olacak.

Ülke genelinde olduğu gibi ilimizde de alternatif enerji politikaları hayata geçirmek için atılan adımlarda, Rüzgar Enerjisi Santralı (RES) öne çıkıyor. Bu proje için kafa yoran belediyelerin başında, Kandıra Belediyesi geliyor.

Kandıra, ekonomik hareketliliğin fazla yaşanmadığı ancak Karadeniz’e olan sahilleri dolayısıyla kentimizin yaz tatili ve turizmine açılan penceresi. Dolayısıyla, bu ilçemizde alternatif enerji üretimi için proje geliştirmek ya da hayata geçirmek bir kat daha önem kazanıyor. Çünkü, ilçe nüfusu yaz aylarında iki katına ve hatta daha fazlasına çıkıyor.

RES projesi için ilçeye yapılacak yatırımlar, ‘’faydalı yatırımlar’’ olarak tanımlanıyor ve bu tür yatırımların önünün açılması gereğine inanılıyor. 30 Mart seçimlerinde göreve gelen AKP’li Ünal Köken de, bu görüşü savunanların başında yer alıyor.

İki bölgeye toplamda 17 rüzgar türbini kurulması planlanıyor. Eğercili ve Bolu köyü civarında ormanlık alana kurulması uygun görülen bu türbinler sayesinde 35 bin nüfuslu bir beldenin elektrik ihtiyacı karşılanabiliyor.

Sistem, ‘’tamamen rüzgarla çalışıyor ve çevreye zararı sıfır’’olarak tanıtılıyor. Bunun için Kandıra’ya faydalı olacağı, kurulum aşaması ve sonrasında istihdama da katkısı sağlayacak diye savunuluyor.

Hemen söylemeliyim;

Türkiye’de son yıllarda en çok yatırım yapılan yenilenebilir enerji kaynakları hidroelektrik ve rüzgâr enerjisidir. Ülkede, son yıllarda pek çok yerde hidroelektrik santralleri (HES) ve rüzgar enerjisi santralleri (RES) tesis edilmiş ve bu konuda birçok yeni proje onay için sırada beklemektedir.

Ancak, sadece en fazla enerjiyi elde etmek amacıyla hazırlanmış olan bu projelerin önemli bir kısmı, çevresel olarak maalesef telafisi mümkün olmayan sorunları da beraberinde getirmektedir. HES ve RES’lerin projelendirilmesi, inşası ve işletilmesi aşamalarında karşılaşılan önemli bazı çevre sorunları ve bu sorunlarla ilgili olarak çözüm önerilerine de bakmak gerekir.

RES’ler allayıp pullanıp proje olarak halkın önüne konulabilir. Ama, şu sakıncalarına da dikkat etmek gerekir.Yapılacak olan şantiye binaları, kurulacak olan kalıcı yapı ve tesisler, türbinlere çarpacak olan yaban hayvanları (kuşlar, yarasalar vs), türbinlerin çıkardığı gürültü, yollar, çıkacak olan hafriyat, inşaatlar ve trafikten kaynaklanan toz ve gürültü, katı atıklar, araç ve makinelere ait yağ ve yakıtlar, atık sular, enerji nakli hatları, radyo ve televizyon sinyallerine zarar vermesi gibi birçok unsurun yörede yaşayan insanlar başta olmak üzere, evcil hayvanlara, tarım alanlarına, doğal bitki örtüsüne ve yaban hayvanlarına doğrudan veya dolaylı olarak zarar verecek olması.

Bütün sorunların başlıca nedeni, projelerin sadece en fazla enerjiyi elde edebilmek

amacıyla hazırlanmalarıdır. Projeler henüz tasarı aşamasında iken, doğaya verilebilecek zararları en aza indirebilmenin yolları aranmalıdır.

 

 

 

Bu yazı toplam 159 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi