" Bir Buğlemi Bezirgâh"
Shakespeare ne güzel özetlemiş; İnsanların çoğu Sevmekten korkuyor Kaybetmekten korktuğu için. Düşünmekten korkuyor sorumluluk getireceği için. Konuşmaktan korkuyor eleştirilmekten korktuğu için. Yaşlanmaktan korkuyor gençliğin kıymetini bilmediği için. Sevmekten korkuyor sevmenin ne demek olduğunu bilmediği için. Yanmaktan korkuyor altının kıymetini bilmediği için. Zira unutulmaktan korkuyor dünyaya iyi bir şey vermediği için ve ölmekten korkuyor Aslında yaşamayı bilmediği... Yaşamaktan korkuyor aslında yaşamayı bilmediği bilemediği için.
Sonraları bir şarkının dizesine ürkek bir kuş gibi sığınıverir.. kırık olan her yanımla ben hep ben değilim. Rüyalarda gülümserim, Son Bir Defa gülerim Üstelik giderim. Son Bir Defa Umut eder son yanıma karıştırırım karışırım. Sonra kendisi ile de çalışır insan uzaklarda aranan her şeye herşeyiyle karşı durur. Duvar gibi değil Koca dağlar ve okyanuslar gibi.. korktu her şeyi ile çatışır korktuğu her şeyi Yaşar. Kaçınılmaz son ne zaman hedefi sekmiştir ki ? Başka hayatlarda başka sayfalarda başka sahte hikayeler yazılır. Tasdiklenir imzalar atılır koca bir ömür yerle bir yerle yeksan olacağı zamanı bekler.
"Başka yerde arama bak göğsümde izin var. Uzaklarda duramam ki içimde bir deli kan var..." Fakat elbette incinecek her yanım en az her yanın kadar. Elbette inciteceğiz birbirimizi. Ama varoluşu mutlak koşuludur. Bahar olmak için kışın riskini kabul etmek demektir. Var olmak var olmama riskini kabul etmektir. Her şey zıttı kaim, Aşk yaşam her hüzne daima yakındır..