YOKSA ŞİKÂYETÇİ OLANLARDAN MIYIZ
Zorlandığımız konulardan biri ve bence en önemlisi musibetlerden ders çıkarmak.
Doğduğumuz hatta anne karnına düştüğümüz ilk andan bu güne kadar istisnalar hariç.
Diyelim ki dünyaya geleceğimizin ilk tohumları atılmış olsun, bundan şikayet etmeye başlar hemen ebeveynlerimiz: Ya zamanı değil ya da istedikleri zaman bu zaman değil.
Kız olursak, kız olduğumuzdan, erkek olursak, erkek olduğumuzdan. kazara tam istedikleri cinsiyet doğarsa bu sefer çok uyuduğundan veya hiç uyumadığından, uykusuz bıraktığından, hiç emmediğinden veya çok emdiğinden, erken diş çıkarttığından ya da geç kaldığından, emeklemesinden veya hiç emeklememesinden, konuşmasından veya konuşmamasından önce baba demesinden anne, anne demesinden ise baba şikayet eder durur ve bu liste böyle uzar gider.
Şikâyet etmek bizim asli görevimiz haline gelir. Ebeveynlerimizden 6 -7 yaşımıza kadar bunların kaydını alırız ve aktarımı nesiller boyu sürer gider. Şikayetimizin ucu bucağı olmaz, evlenmek için kırk takla atarız evlendikten sonra eşlerimizden işe girmek için diploma üstüne sertifika, sertifika üstüne ödüller alırız. İşe girdiğimizde ise zor gelir başlarız şikayete: “Ayy bu benim işim değil aslında ben şu olmalıydım” der dururuz.
Şikâyetin pik noktası ise evlilik ve iş hayatıdır. Buradaki şikayet hayatınızla çok ilintilidir.
Hâlbuki hayat şikâyet edecek kadar uzun değil. Geleni sevgiyle karşılamak, olanda hayır aramak, ne kadar şikâyetçi olsak dahi bunun geçici olduğunu hatırda tutmak gerekir.
Olayları olduğu gibi kabullenmek gidene sevgiyle güle güle diyebilmek insanı ayakta tutar.
Şikâyet ettiğimiz şey ne olursa olsun bir gün bitmeye, gitmeye mahkûmdur. Şikâyetçi kimse sorun ondadır. Şikâyet ettiğin ne varsa elinden alınır. İşte musibet tamda budur ve ders çıkarmak, ne için karşılaştığını bilmek, hangi hediyeyi getirdiğini anlamaya çalışmak gayret ister ve bu şikâyet edilen durumdan olumlu pay çıkarabilen kişi o noktada bilgeliği hak etmiştir.
Bir şeyi beğenmiyorsan tavrını değiştir. Şikâyet etme, en güzeli var. Peygamberimizin söylediği gibi: “Şikâyet etme sabret”
En güzelini hayatlarımıza geçirebilmek umuduyla