Koskoca Türkiye Cumhuriyeti’nin 11. Cumhurbaşkanı. Ona ve ailesine, ülkem adına her şey yakışır. Dünyanın her yerinde, ülkemi en iyi şekilde temsil etmesi gerekir.

Kaldı ki, bir basamak altında görev yapan Başbakan ülkeyi temsil ederken sınırsız yetkisini kullanırken, Cumhurbaşkanı neden bundan imtina etsin ki ?

ABD’ye gitmiş, oğlunun mezuniyet törenine katılacak, elbette en iyi şekilde ağırlanmalı. Bunu ABD yetkilileri ‘’özel işi için gelmiş’’ diye düşünerek yapmamışsa, Türkiye Cumhuriyeti devleti elinden geleni yapacak, kendisi ve zevcesini rahat ettirecek bütün önlemleri almalı.

Öyle de olmuş zaten…

Oğulları Mehmet Emre Gül'ün mezuniyet töreni için yaptıkları ABD ziyareti sırasında Harvard'da şok bir protesto ile karşılaşan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile eşi Hayrünnisa Gül'ün, bu şoku bir şekilde atlatması için tüm önlemler alınmış ve Gül çifti gerginliği unutturacak bir hayli "lüks" bir yolculuk

De Lux bir otel olan Mandarin Oriental Boston otelinde konaklamış Gül çifti. Kaldıkları odanın bir gecelik maliyeti, vergiler hariç 6 bin 800 dolar.

Ehhh, 11. Cumhurbaşkanı ve eşine lüks eşyalarla kaplı ve "jakuzi"li bir oda da yakışır hani…

Cumhurbaşkanı’nın zevceleri, israftan kaçınan bir yaşam tarzına taban tabana zıt bir davranış sergilemiş ve merkezi Paris olan Hermes isimli lüks bir mağazadan 195 dolarlık bir başörtüsü almış.

Ehhh, yakışmaz mı ?

Konu, medyanın önüne gelince bilgisine başvurulan Cumhurbaşkanlığı Danışmanı Yusuf Müftüoğlu, oteli ve alışverişi doğrulamış. Ama, diyerek, ‘’masraflar devletin kasasından değil, sayın Gül tarafından karşılandı’’ demiş.

Tabi, bu konaklama ve alışverişler sırasındaki güvenlik ve protokol giderleri yine devletin sırtına kalmış.

Merak ediyorum, Cumhurbaşkanı ve zevceleri, geceliği vergiler hariç 6 bin 800 dolar olan otel odasının masrafını karşılamak için, kaldıkları Dışişleri Konutu ya da Çankaya Köşkü’nde acaba kaç ay tasarruf tedbirleri uyguladı da para biriktirdi ?

Öyle ya, o düzeyde bir temsiliyet için cepten para harcamak için uzun süre tasarruf yapmak gerekir. Çünkü, her an başka bir yer ve zeminde temsil etme gereği ortaya çıkıyor ve buna can dayanmaz.

Cumhurbaşkanı ve zevceleri, her şeye rağmen, ülkemin yoksul ve çalışkan insanlarını onurlandırdı ve gereği gibi temsil etti.

Annelik ve babalık görevleri için kilometrelerce öteye giden ve neredeyse dünya değiştiren protokolün 1 numaralı ismi ve first lady öyle geceliği 1000 dolar olan düşük kalitede otellerde konaklayıp bizi rezil mi etselerdi ?

Hem, bütçelerini gerektiği gibi kullanmayıp devlete iade eden 1 numaralar çok mu makbul kabul ediliyordu ki, 11. Cumhurbaşkanı da öyle davransaydı !

Yakışmış, bir daha yakışır,

Devlet sizin, devletli de sizsiniz, en güzeline layıksınız…

Halkınızın yoksulluk ve borç içinde inlemesi, yanıt veremediğiniz o soruların öznesi olup demokratik yaşam haklarını kullanamaması sizi ilgilendirmez.

Çünkü, ne de olsa yetkisiz bir Cumhurbaşkanı değil misiniz ?

Siz görün sizden sonrakini,

Hele bir Başkan seçilsin, bu tür hareketleri, harcamaları v.s’yi bırakın eleştirmek, onların kamuoyuna yansıması bile olanaksız hale gelecek.

Bu yüzden, size minnettarız 11. Cumhurbaşkanı, hiç olmazsa eleştirebiliyoruz…