Susmayacağız, mücadeleye edeceğiz

Susmayacağız, mücadeleye edeceğiz

 

Sibirya üzerinden gelen soğuk hava dalgasına hazırlıksız olunması nedeniyle yaşanan olumsuzluklarda, ‘yok artık’ dedirtecekler de oldu.

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi, bu tarzdaki bir olayın yaşandığı yer oldu. Hastanedeki kaloriferin içindeki su önce dondu. Ardından suyun donduğu borular patladı. Boruların patlaması doktorlar ve hastalar için zor şatların oluşmasına neden oldu.

Konuyu, yereldeki Manşet Kocaeli Gazetesi, geçen hafta Cuma günü birinci sayfa manşetine taşıdı ve kent halkı bu garip durumdan haberdar oldu.
Bu olayda, en büyük kriz, birinci katta bulunan ameliyathanelerde yaşandı. Patlayan borulardan akan sular, ameliyathanelere sızdı. Bunun sonucunda ameliyatlarda kullanılan çok değerli elektronik cihazlar da arızalandı. Bu arızalar nedeniyle de ameliyatlar durdu.

Cihazlardaki arızalar giderilmeye çalışılırken, asıl mağdur olan su sızmasının yaşandığı sırada operasyon yapılan hastalardı. Doktorlar, ameliyatı yarıda kesemedi ve sedyede yatan hastalar şemsiyelerle korundu. Bir taraftan şemsiyeli ameliyat gerçekleştirilirken diğer yandan hastane çalışanları suları tahliye etmeye çalıştı.

Operasyon sırası bekleyen hastalara ise ileriki tarihlerde gün verildi.

Bu durumda susacak mıyız ?

Elbette ki hayır, şikayetçiyiz…

Ve bizlere, yani gazetecilere ilişkin bir değerlendirme…

Üç gün önce, Çalışan Gazeteciler Günü olarak bazı kutlamalar yapıldı. Aslında bir bayram olarak kutlanması gereken gün, ama 5953 sayılı yasa ile değişik 212 sayılı fikir işçisi yasasının kabul edildiği gün olan 10 Ocak’ı, artık bayram olarak kutlayamıyoruz.

Çünkü, gazetecilerin bu tarihte kazandığı hakların (başta sendika çatısı altında örgütlenmek olmak üzere) nerdeyse tamamı, süreç içinde ellerinden alındı.

Editöryel bağımsızlık tamamen ortadan kaldırıldı.

Cebinde sarı ve sürekli basın kartı taşıma hakkın kazanan binlerce gazeteci işsiz kaldı.

Yetmedi, gazeteciler yaptıkları haberler ve haber kaynaklarıyla yaşadığı ilişkiler fezleke edilerek yargılandı ve cezaevlerine tıkıldı.

O yüzden, 10 Ocak, artık Çalışan Gazeteciler Bayramı olmaktan çıkıp, Çalışan Gazetecilerin Mücadele Günü olmuştur.

Bu günün, tüm gazetecilerin örgütlü mücadeleye adım atacağı gün olması ve ondan sonra kutlanması gerekir.

Ve sonuç olarak,

 

Bu kez şikayetçi değil, bu alanda mücadelenin çağırıcısı olmak gerekir. Hem de vakit kaybetmeden…

Bu yazı toplam 189 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi