Aktan Uslu

Aktan Uslu

Reysaş ve emsalleri: 40 milyon bir Çayırovalı’dan değerli mi?

Reysaş ve emsalleri: 40 milyon bir Çayırovalı’dan değerli mi?

 

 

 

Şekerpınar’daki Reysaş Lojistik depolarının birinde Maksimum Lojistik işçilerinin bir aydır zehir soluyarak çalıştığı iddia edildi. Fotoğraflar iddiayı doğruluyor.

 

https://l24.im/UEAz

 

Reysaş Lojistik gazetemizin gündeme getirdiği ve gündeme oturan, “Zehir soluyorlar” haberine açıklama getirdi: Firmamızın sorumluluğu yoktur. Depoda temizliğe derhal başlanmıştır.”

 

https://l24.im/Bwn5NAV

 

**            

Maksimum Lojistik çalışanları, “Alatlı gerekli temizlik işlemlerine direk başladı diyen Reysaş Avukatı Abdulhamit Düzyol’u yalanladı

 

https://l24.im/E0k3Bv

 

 

Meselenin özü şu: Maksimum Lojistik, Reysaş’ın Şekerpınar yerleşkesinde kiracı. Sızıntı; Maksimum’un mallarını geçici süreyle depoladığı Alatlı Uluslararası Nakliyat ve Dış Ticaret Ltd.Şti’nin kimyasallarından meydana geldi. (idi)

 

**

 

DİSK Nakliyat-İş Sendikası'na üye olduktan sonra işten atılan Eskişehir'deki Tüvtürk Reysaş direnişçileri, direnişi Reysaş Lojistik'in Çayırova'daki merkezi önüne, 'Her yer Reysaş her yer direniş' sloganı ile taşıdı.

 

https://l24.im/7JXnwp

 

Çayırova Belediyesi'nden kiraladığı arsaya Şekerpınar Stadı'ndan elektrik çekerek kullandığını fotoğraflarla belgelediğimiz Ekol Lojistik açıklamasında gerçeği 'yalanladı' ama SEDAŞ belgesini hala ulaştırmadı

https://l24.im/7yYaomJ

 

Linkini bulamadığım bir diğer haberimin özeti:

 

Kocaeli Büyükşehir Belediye Meclisi’nde İbrahim Karaosmanoğlu döneminde, “Üretim ve istihdam artsın” diye imarda aleni pozitif ayrımcılık yaptığı “Muhafazakar” ve “Milliyetçi” kılıflı işverenlere ait  Namet’te sendikal örgütlülük sonrası Anayasa ve yasalar çiğnenerek atılan işçilerin sayısı bilinmiyor. Ama adamlar ona ne şüphe ki, “Vatan millet” için üretip gırtlaklarından da gram, haram lokma geçmiyor. Emekçinin hakkını alın teri kurumadan dahi veriyorlar, hatta! Yeter ki sendikalı olmasın…

 

**

Yani demem o ki..

 

Çayırova Belediyesi’nin yerinde izleyemediğim ama CHP Çayırova İlçe Başkanı Binali Eniş’in canlı yayınladığı…

 

Çayırova Belediye Basın Bürosu; belediye meclisine dair basına servis ettiği haberlerde muhalefetteki meclis üyelerinin de neler söylediğine yer veriyor ya, yüzü var aşağıdaki sözü söylemeye…

 

Çiftçi’nin bir ara, “Çekimi yanıt veriyorken de yapın. Eğer cesaretiniz yüreğiniz varsa! Halkı yanlış bilgilendirmenin bedelini ödeyeceksiniz. Cesaretiniz yoksa yayını kesebilirsiniz” dediği…

 

 

Eksik bilgilendirme olmasın. İlerleyen süreçte konuşması esnasında yayının sürmesinden sebep teşekkür lütfettiği Meclis toplantısında Reysaş vakası yeniden gündeme geldi.

 

Mevzuu: Reysaş’a kesilen 40 milyon TL tutarında ceza, üstelik kamusal ve kişisel rüşvet de teklif edildiği veya verildiğine dair yüz kızartıcı mahiyetle ilave iddialarla tartışılıyor.

 

Kamu; 40 milyon TL zarar uğradı mı, uğramadı mı?

 

İyi de…

 

Girizgâhta linkini verdiğim bütün haberler naçizane şahsıma ait.

 

Öncelikle; genel ve yerel yöneticileri ile AKP..

 

Sermayeye; sermaye ile emek çelişkilerinde tarafsız veya arabulucu olması gerekirken her şekilde sermaye yanlısı AKP…

 

AKP’nin Çayırova Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi meclis toplantısında özetle;

 

Kaçak olduğu iddia edilen yer Reysaş’ın değil kiracısınınmış…

 

Emek değil teknoloji yoğun üretiyormuş…

 

Bant sistemini ondan ötürü kurmuş. Kiracı gittiğinde bant sistemini de götürecekmiş..

 

Eeee…

 

Emek başta olmak üzere her türlü sömürüde sınır tanımayan Reysaş’ın orayı yeniden kiralamayacağı…

Yeni kiracının ne tür “teknolojik yenilikler” ile orayı donatmayacağı ne malum?

 

Yukarıda linkini verdiğim haber konularından yeni haberdarsanız…

 

Üstelik AKP Çayırova İlçe kurucu Başkanı idiniz, adayı idiniz, hali hazırda belediye başkanısınız..

 

Çayırova’da ne olup bittiğinden haberdar olmayarak bunca yıl, aktif siyaseti nasıl yürüttünüz yahu?

 

Çayırova’da onca evi haneyi gerek AKP gerek belediye ile gezdiniz, dolaştınız da bir kişi yahu sadece bir kişi..

 

Namet çalışanıydım. Sendikalıydım atıldım.”

 

Reysaş Depo’da taşeronun taşeronunda çalışıyorum. Zehir soluyoruz…” demedi.

 

Hep mi alkışladı hep mi bağrına bastı Çayırovalı da bir Allah’ın Çayırovalı’sı, “Kral çıplak” demedi.

 

Hadi CHP, muhalefet 7/24 yalan söylüyor.

 

Mecliste de söylediniz..

 

Yüzde 30’a yer verilir mi?” diyorda..

 

Çayırova’yı beldelik dönemi 2 + 5 yıl yönettim. Beş mahallede denizler deryalar gibi arsa vardı. Sanayi sitesine yer ayırmadım” dememiş o CHP’ki bence Çiftçi’nin bu çıkışında haklılık payı olduğu kanaatindeyim...

 

Encümendeki AKP’li Meclis Üyesi’nin şerhine..

 

Üstelik Halis Koç da, “Beş sayfalık raporu var. Ne düşünüyorsun?” diye aleni sordu da..

 

Her bir şeye not aldınız, yanıt verdiniz de bir orası mı “dikkatinizden kaçtı.”

 

Halbuki o raporda..

 

İş sağlığı ve güvenliği, var.

 

O raporda..

 

Kesin olası afet, kesin olası deprem var.

 

O raporda aleni yazılmamış ama..

 

Bir dönem Çiftçi’nin de yönetiminde yer aldığı…

 

TMMOB’a bağlı İMO’nun, Mimarlar Odası’nın Gebze Temsilcilikleri var. Bir danışsana yahu..” da..

 

Yazmıyor ama bence yazıyor..

 

Sözün özü..

 

Genel bir tarafa, buradan sözümüz yetişmez ama yerelde belediye başkanı, ilçe başkanıyla AKP sadece, “Burası sanayinin başkenti” dememeli. Arada bir, “Emeğin başkenti” demeyi de bilmeli.

 

Rakam verilirken sadece istihdamdır, ihracat rakamı, ürün giden ülke sayısıdır ile sınırlı kalmamalı.

 

Kaç iş cinayetinde kaç işçiyi kaybettik..

 

Çayırova’daki kaç fabrikada kaç işçi, sendikal örgütlülük sonrası işten atıldı gibi rakamların da varlığını hatırlamalı.

 

Sadece emeği değil depo kiralayarak, kiracısına raf kiralatarak kendi sektörünün de sömürgeni haline gelen Reysaş ve emsallerine biraz da böyle bakmalı..

 

Sus payı”, “Kamusal rüşvet” olduğu aleni bir okul, iki sağlık ocağına Valisi, Kaymakamı, milletvekili ile cümbür cemaat gitmek kolay..

 

Aynı heyetle arada bir sendikal örgütlülük sonrası atılan işçilere de, “Ne yapıyonuz devrimciler?” misali iki koli erzakla gidilmeli örneğin..

 

Reysaş’ta mevzuu kamunun 40 milyon TL zarara uğradı mı, uğramadı mı detayından öte..

 

Önce insan mevzuudur.

 

Çayırovalı şahsında hiçbir insanın, emekçinin değerine de değil 40 milyon TL, bedel biçemezsiniz bedel, diyorum.

 

Kelimesayar 800’lerde..

 

Başka da bişi, -şimdilik- demiyorum.

 

 

 

Bu yazı toplam 1791 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Aktan Uslu Arşivi