Mallarımızı verin

Mallarımızı verin

 

Yıllarca Sosyal Sigortalar Kurumu, Emekli Sandığı ve Bağkur’a prim ödemiş olan işçilerin, kamu çalışanlarının, serbest meslek sahiplerinin ile bunların emeklilerinin malı olan, bugün ise Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) devredilmiş olan değerli gayrimenkuller, gerçek sahiplerine sorulmadan peşkeş çekilmeye devam ediyor.

Bugünkü yazımın konusu, bu alanda değerlendirmeleri bulunan DİSK’e bağlı Tüm Emekliler Sensiksı’nın (EMEKLİ-SEN) ilgili açıklamasıdır.

O açıklama, şöyle:

‘’Geçmişte hükümetler, SGK’nın mali kaynaklarını değişik alanlarda kullanarak, bu kurumların içini boşalttıkları için, zamanla kurumların açık verdiği bunun ise hazineye yük getirdiği tartışmaları ile sosyal güvenliğin yok edilmesine zemin hazırlanmıştı. 1980’lerde başlayan ve AKP iktidarı ile doruğa ulaşan bu politika sonucu bu gün, sosyal güvenlik sistemi temel sağlık hizmetlerinden çekilmiş ve kurum sadece piyasaya kaynak aktarma aracına dönüştürülmüştür. Bu da yetmediği için, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları artık, sağlık gereksinim duydukları sağlık hizmetlerine ulaşabilmek için sistemin her aşamasında cepten para ödemektedirler. Bir yandan, Türkiye insanının sağlığı rant sağlamanın aracına dönüştürülürken diğer yandan ise geçmişte prim ödediğimiz, Sosyal Güvenlik Kurumlarının (SSK,ES, BAĞKUR) sözde birleştirildiği  Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) devredilen malları peşkeş çekiliyor.  

Kuşkusuz yatırımın yapıldığı dönemlerde birçoğu atıl olan bu yatırımların en önemlileri, gayrimenkul edinmek üzere yapılanlarıydı. İlk zamanlarda kentlerin kenar semtlerinde fazla kar getiren alanlarda olmayan bu yatırımlar, kentler büyüdükçe ve kentlerin en gözde yerlerinde kaldıkça sermayenin iştihanı kabarttığından, sermayeye peşkeş çekildi, çekilmeye devam ediyor.

Halbuki bu yatırımların önemli bir bölümü yapıldıkları dönemde kurumları yönetenlerin ileriyi düşünerek yapılmış olup, kuruma gelir getirmeleri amacıyla yapılmış yatırımlardır.

Satış yapılmadan önce verilen satış ilanlarında, gayrimenkullerin SGK’ya ait olduğunun belirtilmemesi ise düşündürücüdür. Bu çerçevede son olarak, İstanbul Şişli başta olmak üzere Ankara, Trabzon, Gaziantep, Kayseri, Samsun ve Manisa’da şehir merkezlerindeki değerli binaları ihaleyle satışa çıkarıldığına dair verilen ilanda satılacak olan malların SGK’ya ait olduğu belirtilmedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in yanıtlaması için TBMM başkanlığına verdiği soru önergesi ile konuyu Meclis’e taşıdı, 

Tanrıkulu soru önergesinde; “Satış ilanında binaların SGK’ya ait olduğu neden belirtilmemiştir? Satış ilanı için hangi gazetelere ilan verilmiştir İhale duyuruları neden bayram tatiline denk getirilmiştir, Binaların piyasa değeri nedir?” diye sordu.“Kurumun tasarrufu yok”
Soru önergesini yanıtlayan Bakan Çelik, ihale ilanlarının Emek İnşaat ve İşletme A.Ş. tarafından hazırlanıp yayınlandığını belirterek, SGK’nın ilanlarla ilgili herhangi bir tasarrufunun bulunmadığını belirtti.

Tanrıkulu’nun, binaların satışına dair ekspertiz raporlarının hangi kurum ve şirketler tarafından hazırlandığı yolundaki sorusuna ise Bakan, “Söz konusu raporlar, Sermaye Piyasası Kurulu lisanlı gayrimenkul değerleme firmaları olan Vakıf Gayrimenkul, Anreva Gayrimenkul, Lal Gayrimenkul tarafından hazırlanmıştır” cevabını verdi. 

Bakan Çelik, satılacak 11 gayrimenkulün toplam rayiç bedelinin 10.850.381.000,00 TL olduğunu da açıkladı.

Bugüne kadar satılan ve şimdide satılacak olan SGK mallarının tamamında bu kurumlara prim ödemiş olan emekçilerin ve emeklilerin alınteri vardır. Hükümet bizim olan SGK’nın mallarından elini derhal elini çekmelidir.’’

Bu tespitlere ekleyecek sözüm yok.

Hak, hak sahiplerine teslim edilmelidir...

 

Toplumun yarattığı değerler, bu kadar açıktan peşkeş çekilemez...

Bu yazı toplam 210 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi