İşsizlik kabusu büyüyor

İşsizlik kabusu büyüyor

 

Öyle bir kabus ki, olmayanın uykudan uyanma şansı yok. Olanın ise her gece karabasan sıkıntısıyla yataktan fırlayabileceği gerçeklik.

Evet, bu gerçekliğin adı, İŞSİZLİK…

Uzun yıllardır kentimizi ve ülkemizi saran bu kabus, çok sayıda insanın yaşamlarına son vermesi sonucunu da doğurdu.

Bu kabus yüzünden, toplumun sosyal dokusu bozuldu.

Bu kabus yüzünden, aile ekonomileri çöktü.

Kısacası, her şey olduğundan farklı hale geldi…

Bu bizim için böyle de, dünya için farklı mı ?

Elbette ki hayır. Dünya Çalışma Örgütü (ILO)’nün yıllık olarak yayınladığı “Küresel İstihdam Trendleri” raporunda, 2014 yılı işsizliğin ve güvencesizliğin arttığı bir yıl olarak tarif ediliyor. Önümüzdeki 5 yıl içinde, işsiz sayısının 212 milyonu bulacağı da bu raporun tahminleri arasında.

Farkında mısınız, kabus gittikçe büyüyor. Ama, birileri yeni evlenen çiftlere hala ‘’3 çocuk yapın’’, ‘’4 çocuk yapın’’ diye talimat içerikli temennilerde bulunuyor.

Dönelim ILO raporuna;

Raporda “zayıf ekonomik iyileşmenin istihdam” yaratmadığına vurgu yapılırken, dünya çapındaki işsizliğin, geçen yıl 5 milyon kişi artarak 202 milyonu aştığı belirtiliyor.

Rakamın ürkütücülüğüne bakar mısınız !

Veriler, söz konusu 212 milyonun üzerindeki işsiz sayısına 2018 yılında ulaşılacağını gösteriyor. Bu durumun tek nedeni, dünyayı saran ekonomik krizler. Yani, kapitalizmin iç krizlerinin yansıması…

Tabi, işsiz olan bu insanlarımızın profili de önemli.

Rapora  bakıldığında, 23 milyon kişinin iş aramaktan vazgeçtiği görülüyor. Ana problem ise ‘’genç işsizlik’’ olarak göze çarpıyor.

2013 yılı itibariyle 15-24 yaş arası işsiz sayısı 74.5 milyon kişiyi aşmış. 839 milyon işçi, 2 doların altında bir gelirle yaşamak zorunda kalmış.

Türkiye’de, 2014 yılı için beklenen işsizlik oranı yüzde 10 olarak tanımlanmış bu raporda. Ama, bilinen o ki, bu rakamın üzerine çıkılmıştır. 2015 yılı tahmini ise yüzde 9.7 olarak kodlanmış.

2014 için rakam tutmazken 2015 tahminine aldanmak pek olası değil. Kaldı ki, nüfus yoğunluğu olan bizim gibi ülkelerde, yüzde 10’nun üzerindeki bir işsizlik oranı gerçekten kabustur ve toplumsal felaketlerin habercisidir.

İşsizliğin giderilmesi için yeni politikaların düşünülmesinin zamanı geldi de geçiyor. ILO raporu buna da dikkat çekmiş. Ama, önerdiği yöntem, genişlemeci maliye politikaları ile kamu yatırımlarının arttırılması.

Oysa, Türkiye, kamu yatırımlarının istihdam yaratması ve bu yolla işsizliği azaltması yönündeki projeleri hayata geçirmek stratejisinden yıllar önce vazgeçti.

Öngörü iyi ama uygulayacak akıl ortaklığı yok…

Kafaları özelleştirmeye, talana çalışan siyasi kadrolar, toplum üzerindeki gerçek kabuslardır. İşsizlik sarmalı yırtılabilir ama toplumun üzerine kabus gibi çöken piyasacı siyasal anlayışları silkeleyip atmak çok kolay olmayabilir.

 

Dolayısıyla, Türkiye toplumu, yaşamsal kabuslardan sıyrılmak için vakit geçirmeden silkelenmelidir.

Bu yazı toplam 175 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi