Bir Yerel Gazetecinin Anıları: Köfteler Nerede?
Demokrat Gebze’deki üçüncü dönemimde yaşandı “Köfteler nerede” başlığıyla paylaşmayı uygun gördüğüm anım, hikayem. Çok sayıda gazete değiştiren, kimi gazetelerde birden fazla dönem çalışan bir yerel gazeteci olarak kısa süre önce tarihe karışan Demokrat Gebze Gazetesi’nde asla dördüncü dönemim olamayacak…
8 Sayfalık Gazetede 3.5 Sayfa Spor
Demokrat Gebze’de üçüncü dönemime spor muhabiri olarak başladım. Sahada çalıştığımdan, futbolda altyapı liglerinden salon sporlarının liglerini dahi takibe aldığımdan çoğu zaman 8 sayfalık gazetenin 3.5 sayfasını spora açtığımız oldu. Bir zaman sonra bir de köşe açılmasını önerdim. “Sporlitik” adı altında, ana fikir olarak sporun siyasetinin yapıldığı bir köşe şekillendi. İmzasız olarak yayınlanan ve her gün ortalama 3-5 konunun işlendiği köşede bir gün Gebzespor yönetimi ile taraftar ilişkisini de değerlendirdiğim bir yorum kaleme aldım. Kimi eleştirilerde bulunup o süreçteki Kocaelispor taraftar
Katılımcı Taraftar Modeli
O yorumda katılımcı taraftarlığın gerekliliğini, taraftarın zaten ağır maddi yük altındaki yönetimin yükünü arttırmamak adına deplasmana gidiş geliş giderlerini kendi bütçesinden finans etmesini savundum. Kesinlikle bütün camiayı kapsamadığını belirterek, yönetim kurulu üyelerinden köfte ekmek talebinde bulunanların dahi olduğunu vurguladım. Yorum 2 ayrı konuda biri hayli sert iki tepki aldı. Kocaeli’nin bir ilçesi olmamıza karşın malum Kocaeli antipatisinden ötürü Kocaelispor ile kıyaslanmak, bir de köfte ekmek tanımlaması.
Süreci Anlatan Slogan: Köfteler Nerde?
Yorum 2014 yılının aralık ayının ilk haftasında yayınlandı. Birkaç gün sonra, 7 Aralık 2014’te Gebzespor deplasmanda
O süreçte şahsımla bir şekilde diyalogda olan her taraftara köşede ismimin yer almamasına karşın, “Yorumun yazarı benim” dememe rağmen tepki kişiselle sınırlı kalmadı, kurumsala da yansıdı.
Sadece Gebzespor Maçlarında Sınırlı Kalmadı
Durumdan hayli rahatsız olan, üzülen Gebzespor Başkanı İlker Çakır tarafların bir araya gelmesinin, diyaloğun çözüm olacağından esasla bir girişimde bulundu. Bana söyledi, kabul ettim. Şüphe yok ki Eskiçarşı Taraftar Grubu içinde yer alan birilerine de aynı teklif gitti ancak o buluşma gerçekleşmedi. Yine devre arasında üç beş kişinin hafif fiziksel temasına da maruz kaldım. Gebzespor taraftarının arasının gerildiği ilk gazeteci değildim. Çeşitli zamanlarda farklı gerekçelerle çeşitli ama çok daha kısa süreli tatsızlıklar yaşandı. Sadece Gebzespor maçlarında değil örneğin Beylikbağıspor Kulübü futbol A takımının Süper Amatör Lig’e yükseldiği maçta Beylikbağıspor’a desteğe geldiler, beni gördüler, tepki gösterdiler. Yine aynı sezon Süper Amatör Lig’e yükselen Tayfunspor Kulübü futbol takımının Halıderespor ile iç sahada oynadığı çok kritik iç saha maçına geldiler, yine tepki. Mollafenarispor Kulübü’
Bence Yılın Ev Sahibi Kulübü Bekirderespor idi
Bu tepkilerin en masumu ise Gebzespor Kulübü U17 takımının bir maçında yaşandı ama çok takdir ettiğimden ötürü bir ayrıntıya yer vermek istiyorum: U17 Ligi’nde Gebze grubunu lider tamamlayıp yükselme grubuna kalan ve Türkiye Şampiyonası için vize arayan Gebzespor, İzmit deplasmanında Bekirderespor ta
Bekirderespor’da dönemin başkanı, 28 yaşındaki Sabri Yıldız idi. Sosyal medya üzerinden diyalog kurup maç öncesi sohbet ettim, demeç aldım. Gebzespor Başkanı İlker Çakır ve yönetimini de maça davet etti. Maça gitmeye niyetliydim. Gebze’de işlerim aksayınca, Cephanelik Stadı’nın da hayli sapa bir muhitte yer almasından ötürü ancak maçın 55’nci dakikasında stada gelebildim. Maç o esnada galiba 1-1 seyrediyordu. Gebzespor penaltıdan attığı golle 2-1 öne geçti, maç o skorla bitti. Tribünde önemli sayıda Bekirderespor taraftarı maç bittikten sonra Gebzespor’u alkışladı. Ancak kale arkasında içkili oldukları anlaşılan birkaç kişi sürekli küfür ediyordu ve içlerinden biri maç sonrası Gebzespor otobüsünü tekmeledi, bir polis tarafından uzaklaştırıldı. Bekirderespor Başkanı Sabri Yıldız maç bitiminde Gebzespor takımını ve teknik heyetini kutladı. Türkiye Şampiyonası’nda başarılar diledi. Gebzespor teknik heyetine, “Şampiyona için eksik gördüğünüz ve bizden gidermek istediğiniz mevkii varsa bonservisi gönüllü veririz” dedi. Cephanelik Stadı hayli kırsal bir yerde olduğu için söz konusu grubun varlığından, taşlanma riskine karşın Gebzespor otobüsüne, üstelik otobüsün içinde yer alarak 2 kilometre kadar eşlik etti ve uğurladı.
O Sürecin En Masum Tepkisi
Yine aynı maçın hemen ardından soyunma odasından da fotoğraf alırken içlerinden biri, “Köfteler nerdeee….” diye bir göndermede bulunurken teknik heyet müdahale etti. O tepki 16-17 yaşında, netice itibariyle bir çocuktan geldi ve o sürecin bence en masum tepkisiydi. Bir tepkiden ziyade ince ince eğlenmeyi, takılmayı, iğnelemeyi hedefliyordu ya da bana öyle geldi.
Bugünkü Aklım Olsa Yazmazdım
Demokrat Gebze’de son dönemlere doğru sporun yanı sıra diğer sayfalar ile de ilgilenirken mesaimin önemli kısmı ofiste geçmeye başladı. Gerek spor sahalarından, gerekse diğer sahalardan giderek çekilirken o tepkiler halen ince ince sürüyor. Yer yer canımı hayli sıkan bu tepki, yerel basında çalışmanın zorluklarından birinin önemli bir göstergesi oldu. Aynı yorumu ulusal basında bir gazetede yapsan ulaşılamaz kişisin ancak yerelde yazınca ve sokakta, kolaylıkla ulaşılabilir bir mesafede olduğundan ötürü tepkiyi alabildiğine ağır şekilde alıyorsun. O zaman diliminde meslekten genç bir arkadaş üzüntüsünü ifade edip o yorumu yazıp yazmaktan pişman olup olmadığımı sordu. Tepkilerin gereğinden fazla uzadığını düşündüğümden ve baydığımı belirttim. “Bugünkü aklım olsa o yorumda o ayrıntıyı yazar mıydım?” diye kendime sorduğumda ise, “Hayır, yazmazdım” diyorum.
10 Ağustos 2016