Çalışanların, ülke genelinde uzunca bir süredir en önemli, sorunlarının başında taşeron sistemi gelmektedir. İşveren, yasal çerçeveden kurtulmak ve daha ucuz işgücü yaratmak için taşeron sistemini tercih etmektedir.

İşçi de, ''en azından iş buldum'' diye sevinip, 'kölelik' sınırlamalarına sahip olan taşeron sistemine karşı mücadele etmeyi öncelikli görev olarak kabul etmemektedir.

Bu durumun herkes farlkında, özellikle de sendikalar. Ama, taşeron sişstemin çalışma hayatının dışına itilmesi için etkin bir mücadele biçimini ortaya koyan da yok. Yani, bence ölüm kalım meselesi sayılabilecek bu olayda bile üretimden gelen gücün kullanılmasından kaçınılıyor.

Eeeeee, peki o güç ne zaman kullanılşacak ?

İşçi sınıfı iyice gömüldükten sonra mı ?

Gerçi o zaman da,papaz fıkrasında olduğu gibi güç, kullanacak kimse kalmadığından güç olmaktan çıkacaktır.

Gebze İşçilerin Birliği Derneği de, bunun farkında olsa gerek. Farkındalık sonucu taşeron köleliğine karşı yürüttüğü çalışmaları yoğunlaştıran dernek, ''taşeron çalışmanın kapsamı ve mücadele deneyimleri'' üzerine konuşmak ve birliği güçlendirme için çağrı yapmış.

Çağrı önemli, konuşmanın yapılacağı alan da, çağrının öneminden bir kat fazla anlamlı. Tarih 19 Ekim Pazar, saat 14:00 ve yer olarak da Feniş Alüminyum Fabrikası Direniş Alanı belirlenmiş. Ve Gebze merkez ile taşeron çalışmanın yoğun olduğu fabrikalarda haftalardır duyurub yapılmış. Taşeron çalışmanın anlatıldığı broşürler ve etkinliğin el ilanları dağıtılmış, “Taşeron çalışma yasaklansın” talebiyle imza kampanyası ve “herkese iş, tüm çalışanlara iş güvencesi” talebi ile çalışmalar yürütülmüş.

Yani, altyapı çalışmaları eksiksiz yerine getirilmeye çalışılmış. Şimdi, duyarlı işçilerin yaşamsal bu soruna sahip çıkıp o alanı doldurması, yerel basının da bu can alıcı konunun işleneceği etkimliğe hak ettiği değeri vermesinin tam zamanıdır.

Fabrikalar, mahalleler, servis duraklarında biriken emekçi halkımızın kendi sorununa sahip çıkacağına kuşkum yok. Mesele, bu sorunun iyi kavranılması ve ülkenin geleceğinde köle topluluklar yaratılmasının önüne geçebilecek adımların şimdiden atılmasında.

O asdımlar için çağrı yapan Gebze İşçilerin Birliği Derneği diyor ki, “Taşeron köleliğine karşı birlik ve mücadele için buluşalım!''.

Var mısınız ?

Varasanız, oçağrının devamındaki paylaşımı okuma hakkınız da var. Şöyle diyorlar: ''Soma’da yaşanan katliamın ardından hükümetin İş Kanunu’nda yaptığı düzenlemeyle birlikte taşeron çalışma daha da kapsamlı hale getirildi. Son düzenlemeye göre madende taşeron çalışma yasaklanmış olsa da diğer iş kollarında (tersane, inşaat, lojistik, metal, plastik gibi) yasallaştırıldı. Bizim payımıza ise yine ölüm, düşük ücretler, hak gaspları düştü.

Taşeron çalışmanın işçi katliamlarıyla karşımıza çıktığı son günlerde Soma ve Torun Center’da yaşananlar ile birlikte Gebze’de yaşanan birkaç örnek bile taşeron çalışmanın ölüm demek olduğunu yeniden kanıtlanmış oldu. Patronlar için işçinin birçok hakkını gasp ederek sorumluluktan kaçmak anlamına gelen taşeron sistemi, biz işçilerin iş bulması için tek seçenek haline getirilmiş durumda. İŞKUR, hatta patronlar bile taşeron şirketlere yönlendiriyor. Düşük ücretlere çalıştırıldığımız gibi bir de her an işimize son verilmesiyle karşı karşıyayız. Taşeronluk sistemiyle aynı yerde çalışan, aynı işi yapan işçiler kadrolu-taşeron diye bölünüyor. Bu da örgütlenmenin, sendikalı olmanın engellenmesi anlamına geliyor. Taşeron işçilerin, birçok haktan mahrum bir şekilde çalışması sonucunu doğuruyor.

Taşeron çalışma birçok sonucuyla birlikte köleliktir. Taşeron çalışmanın yaygınlaştığı bir dönemdeyiz ve Gebze taşeronluk sisteminin uygulandığı ana merkezlerinden biridir. Ama taşeron köleliği kaderimiz değildir. Taşeronluk sistemine ve ücretli kölelik düzenine karşı birliğimizi güçlendirerek mücadeleyi büyütmeliyiz. Taşeron köleliğine karşı kadrolu ve taşeron Greif Çuval fabrikası işçileri, fabrikayı işgal ederek başkaldırdılar. DHL işçileri, taşeron işçilerin kadroya alınmasını sözleşmeye koyarak, patrona bu talebi kabul ettirdiler. Bu örnekleri çoğaltmak için taşeronluk sistemine karşı yürüttüğümüz çalışmalara katılmaya çağırıyoruz.''

'Taşeron köleliği ölüm demektir, çözümü birliği güçlendirmekten geçiyor!

Taşeron köleliği düşük ücret ve güvencesiz çalışma demektir, çözümü birliği güçlendirmekten geçiyor.

Haydi,emekçi kardeşlerim;

Çözüm için, ilk adımı pazar günü Feniş Alüminyum Fabrikası Direniş Alanı’nda atalım...