Neredesiniz ey halkım !
Türkiye’deki ekolojik yaşamın gündemi öylesine yoğun ki, sadece geçen hafta yaşananları alt alta koysak bile ‘vay anasını’ diye hayret içinde kalırız.
Ekolojik gündeme ilişkin hareketliliğin en az yaşandığı illerin başında ne yazık ki Kocaeli yer alıyor. Geçen yıl Yanıkköy’deki taşocaklarına karşı yaşanan kısa süreli direniş ve Sapanca Gölü’ndeki su seviyesinin düşmesine yönelik eleştirilerin yoğunlaştırıldığı dönem göz önüne alınmazsa, ekolojik dengenin korunmasına ilişkin bir hareketlilikten söz etmek pek olası olmayacak.
Bu yüzden, ‘’neredesiniz ey halkım’’ sorusunun yanıtını aramanın tam zamanı…
Bakın;
Bolu’nun Yeniceşıhlar köyünde kurulması planlanan taşocağı, bölge halkının direnişi ve açtığı dava sonucu yargı tarafından durduruldu.
Ankara’da, üzerine dev bir konut projesinin inşa edildiği, toprak kayması riskinin bulunduğu arazi için Büyükşehir Belediyesi’nce hazırlanan 10 plan ve plan değişikliği yargıdan döndü.
Zonguldak’ta Reis Enerji tarafından yapılmak istenen HES’e karşı çıkan köylüler suç duyurusunda bulundu.
Rize’de, belediyenin 9 belde ve 26 köye içme suyu sağlayan tesise yapmak istediği HES, köylülerin mücadelesi sonucu iptal edildi.
İstanbul Kadıköy Belediyesi, Haydarpaşa Garı’nın çatısına kafeterya, konferans salonu ve asansör ekleyen restorasyon projesine, Haydarpaşa Platformu’nun uyarılarını da dikkate alarak, ‘’garın orijinal hali bozulacak’’ gerekçesiyle yapı ruhsatı vermeyeceğini duyurdu.
İstanbul’un Sarıyer ilçesindeki bir grup hayvansever, Kısırkaya kesiminde inşası süren dev hayvan barınağının ‘’Barınak yerleşim yerlerine çok uzak, izlenemeyecek ve toplama kampına dönüşecek’’ diyerek durdurulması için dava açtı.
Artvin Cerattepe’de işletmeye açılması planlanan madenden çıkacak cevherlerin nakliyesinde kullanılmak üzere girişilen kaçak yol genişletme projesine yurttaşlar engel oldu.
Koza Altın Madeni’nin, Bergama Yerlitahtacı Köyü’nde açmak istediği maden ocağının ÇED toplantısı, Bergama Belediye Başkanı ve halkın itirazları sonucu yapılamadı.
Neredesiniz ey halkım çağrısına gelince…
Yakın geçmişte, PETLİNE Petrol Ürünleri Ticaret A.Ş. nin, Dolfen Açık Platform ve Denizaltı Boru Hattı projesi için, Mers Çevre Madencilik şirketi tarafından hazırlanan ÇED toplantısını yaptırmayanlar,
Derince ilçesindeki limanda bulunan akaryakıt tanklarına ilave yapılmasını içeren ÇED toplantısını tepkileri sonucu iptal ettirenler,
Dilderesi’ne kükürt içerikli kimyasallar bulunan çuvallar atıldığında,
Tuzla Tersanesi’nde yat imalat alanında faaliyet gösteren bir firmanın, Gebze’deki ormanlık alana kaçak atık dökerken,
Organize Sanayi Bölgesi nedeniyle hava kirliliğinin yaşamı ciddi olarak tehdit ettiği Dilovası’nda 50 bin dönümlük ormanlık alan organize taşocağı bölgesi ilan edilirken,
Ve daha benzeri çok görülen bu yaşanmışlıklar sırasında,
Neredeydiniz ey halkım ?
Kent, yaşanası olmaktan çıkartılıyor, ama sesini yükselten yok denecek kadar az.
Ses çıkartmak, yaşamın değerlerini ve yaşanılan çevreyi, doğayı savunmak için illa ki insan mı ölmesi gerekiyor ?
Bu duyarsızlıkların sorumlusu olan bürokratlar acaba ne düşünüyor ?