Taşeron sisteminde çalışma, emeğiyle geçinenlerin baş belasıdır. Ve ne yazık ki, AKP’nin çalışma yaşamına ilişkin düzenlemeler içerisinde son 10 yılda dayatarak yaygınlaştırdığı bu sistem, çalışma barışını bozmuştur.

İşte, bu yüzden, taşeron sisteminin karşısında kazanılacak her mevzi önemlidir. Atılan her adım önemlidir. Belediye-İş Sendikası da, bu açıdan önemli bir kazanım elde etti. Tam da bu yüzden ‘’kutluyorum’’ dedim.

Daha önce Devrimci Sağlık-İş’in örgütlü bulunduğu hastanelerdeki sağlık işkolu tanımlaması, torba yasa değişikliğiyle birlikte sağlık alanından hizmet alanına aktarıldı. Böylece, Genel-İş ve Belediye-İş arasında örgütlenme yarışı başladı.

Yarışın bir etabı için adım atan Belediye-İş Sendikası, örgütlenme çalışmalarını tamamladığı Kocaeli’ndeki Devlet Hastaneleri’nin temizlik işini yapan Gökkuşağı Temizlik Şirketi için Çalışma Bakanlığı’na yetki başvurusu ve yetki tespit yazısını aldı.

Anlayacağınız, Belediye-İş, taşeron çalışanlar için sözleşme masasına oturacak.

Toplu İş Sözleşmesi süreci yakın zamanda başlayacak. Bu konuda bir değerlendirme yapan Belediye İş Sendikası Eğitim ve Basın-Yayın Genel Sekreteri Bayram Özkan, şunları söylüyordu:

“Sendika olarak temel ilkemiz, taşeron işçiliğin kaldırılmasıdır. İşçilerin insanca yaşayacakları ücretler almalarını istiyoruz. Hastanelerde temizlik personeli olarak çalışan taşeron çalışanı arkadaşlarımız kendi işleri dışında her işi yapıyor. Bazen dikiş atıyor, bazen hemşirelerin işini yapıyor. Çalışma barışı bu şekilde sağlanamaz. Toplusözleşme taslağında çalışma koşulları ve ücretlerin iyileştirilmesine yönelik maddeler yer alacak.’’

Bu gelişme, gerçekten önemli ve çaba sarf edenler alkışlanmayı da hak etti. Artık, hastane hizmetlerinde çalışan taşeron işçiler, daha bir güvenli çalışma olanağına kavuşacak. Kendi işinin dışında hiçbir işte çalıştırılamayacak ve insanca yaşamak için gereken ücreti almak için mücadele edebilecek.

En azından, alt sınır talepleri yerine getirilecek.

Bundan sonrası, işçilerin, örgütlülük gücünü artırmasına, sendikasına sahip çıkmasına, sendikanın da ekonomik taleplerin dışında diğer yaşamsal taleplerin kazanımı için sistemli ve kararlı adımlar atabilmesinde.

Belediye İş Sendikası, Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi, Kocaeli Devlet Hastanesi, İzmit SEKA Devlet Hastanesi, Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Körfez Devlet Hastanesi, Dilovası Devlet Hastanesi ve bağlı dispanserlerde yetkiyi aldı. Yani, bu hastanelerdeki taşeron çalışanlar, diğer hastanelerin aynı durumdaki personelinden biraz daha fazla nefes alabilecek.  

Bursa’daki işçi direnişi dolayısıyla havanın döndüğü, rüzgarın işçiden yana esmeye başladığı konjektürel kazanımlar için yeterli iklimin olduğu bir dönemde elde edilen kazanım, bence kalıcı olur. Yanı sıra iyi de bir örnek olur.

Gerisi, işçiye yani diğer sağlık tesislerindeki taşeronlarda çalışan işçilerin kararlılığına bağlıdır. Varsa karar, uygulanır ve elde edilir. Yoksa, her şey boş laftan öteye gidemez.

Görüyorum ki, rüzgarı kendilerine çevirmek isteyenler, her zamankinden biraz daha istekli ve kararlı.

Yoları açık olsun…