Kobane’de çatışmalarda yaralanan ve sınırlı sayıda Suruç’a geçebilenler, burada gönüllü sağlık personelinin desteğiyle tedavi ediliyor. Yaralıların tedavi edilmesinde canla başla çalışan hekimler arasında, Gezi Parkı direnişi sürecinde revirlerde yaralıları tedavi edenler de var. 

Türkiye’nin birçok noktasından Suruç’a giden hekimler ve sağlık emekçileri, canla başla hayat kurtarmaya çalışıyor. Her gün en az 20 kişilik gönüllü ekibin çalıştığı hastaneye götürülen yaralılara hızla müdahale edilerek gerekli işlem yapılıyor.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) ve Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) girişimleri sonucu, isteyen sağlık emekçilerinin idari izinli sayılıp gönüllü olarak çalışmalarda yer alabileceğini Sağlık Bakanlığı’nca kabul edildi.

Gönüllü ekip sürekli değişiyor ama sayı 20’nin altına düşmüyormuş. Gönüllülerin koordinasyonu SES, TTB ve DTK Sağlık Komisyonu ortaklığıyla sağlanır olmuş.

Konuyu yakından takip eden TTB’nden ‘acil’ koduyla uyarı geldi. ‘’Her koşulda insan yaşamını ve onurunu savunmaya devam edeceğiz’’ diyen TTB açıklamasında, insan yaşamının siyasi pazarlık, sağlık hizmetinin de baskının aracı olamayacağı uyarısı da yer aldı.

Uyarıda, Devlet Hastanesi’nin yoğun bakım ünitelerinde ve ameliyathanelerinde eksiklikler olduğu ve personelin artırılması gereğine yer veriliyor. Ayrıca, plastik cerrahı, genel cerrah, beyin cerrahı, anestezi uzmanlarına acil ihtiyaç olduğu da yer alıyor.

O yüzden, TTB’nin öneri ve talepleri önemli. O öneri ve talepler şöyle:

-Etkili bir sağlık hizmetini sağlayabilmek için bölgede bir kriz masası (TTB, SB, AFAD, yerel yönetimler, sendikaların temsilcilerinin koordinasyonunda) oluşturulmalıdır.

Ambulansların yönlendirilmesi, hastaların sevk edilmesi için 112'nin etkin kullanımına ihtiyaç vardır.

-Suruç Devlet Hastanesi'nin mevcut kapasitesi ile bu yükün üstesinden gelmesi mümkün görünmemektedir. O nedenle hastanenin yanındaki geniş araziye hızla sahra hastanesi benzeri geçici bir sağlık tesisinin kurulmalı.

-Bölgede geçici görevlendirilecek personelin konaklayabilmesi için kamu misafirhaneleri ve özel konaklama tesisleri tahsis edilmeli.

-Şanlıurfa başta olmak üzere Gaziantep, Adıyaman, Diyarbakır devlet ve eğitim araştırma hastanelerindeki yataklar acil hastalar için muhafaza edilmeli. İlgili hastanelerde cerrahi branşlarda geçici görevlendirme düşünülmeli.

- Dil sorunu da dikkate alınarak, Kobane'den gelen hekimlerin ilçede çalışması sağlanmalı.

-Bölgedeki tüm hastanelerin ihtiyaç listesi öğrenilerek acil müdahale için gerekli cihaz ve malzemenin hızla temini sağlanmalı.

-Kan ihtiyacı ve ilçede geçici kan merkezi oluşturulmalı.

-Suruç'taki iki özel tıp merkeziyle Şanlıurfa'daki özel hastaneler acil hizmet havuzuna katılmalı. Benzer şekilde çevre illerin üniversite hastanelerinin de ameliyathanelerinde ve servislerinde acil vakalar için yer ayırmaları düşünülmeli.

-Hastaların sınırdan itibaren güvenli ve hızlı bir şekilde hastaneye ulaşımını sağlamak üzere sınırda hekimli 5 ambulans hazır bulundurulmalı, bölgede tedavi edilemeyeceği görülen hastaların hızlı sevki için bir helikopter ambulans ilçede, bir uçak ambulansın ise Şanlıurfa'da bulunmalı.

-Sınırın diğer tarafında varlığı bilinen sağlık ekiplerine sağlık malzemesi ve ilaç ulaştırılabilmelidir. 

Üstüne söylenecek söz yok. İhtiyaçlar sağlık-yaşam hakkı için acilen karşılanmalı.