Futbol sahalarının en önemli unsurlarından biri taraftarlardır. Devlet, o taraftarları zapt-u rapt altına almak, tamamını fişleyerek tuvalete kadar takip etmek için, Futbol Federasyonu eliyle Passolig Kartı uygulaması getirdi.

Türkiye Barolar Birliği, Passolig Kartı uygulamasının kişi hak ve özgürlüklerinin ihlali anlamına geldiğini duyurarak, uygulamadan vazgeçilmesini istiyor. Meselenin özü de burada. Haziran ayaklanmasında alanlardan kopartılamayan taraftar gruplarını (özellikle de Beşiktaş’ın Çarşı taraftar grubunu) daha bir kontrol edilebilir, engellenebilir noktaya çekmek için gündeme getirilen Passolig Kartı uygulaması, gerçekten de bireysel hak ve özgürlüklerinin yok edilmesi, bireylerin açıktan fişlenmesidir.

Bu uygulamanın, stadyumlardaki kötü tezahüratı (olanlarında) engellemesi söz konusu değildir.

Bu uygulamanın, stadyumlarda yaşanacak gerginliklerin önüne geçmesi de olası değildir.

Bu uygulamanın, kulüplerinin gelirlerini artırıcı bir sonuç doğurması da düşünülemez.

Öyleyse, birilerinin söylemesi lazım, Passolig Kartı uygulaması kulüplere ve taraftara ne gibi avantaj sağlayacaktır ?

Ya da soruyu şöyle sormak mı gerekir;

Passolig Kartı yeni bir rant kapısı mı ?

Taraftar, bu maniyi dinlemeyecek, bu zokayı yutmayacaktır. Görülen odur ki, Passolig Kartı uygulaması tutmayacak ve (hangi zaman diliminde olacağını bilemem) uygulama kaldırılacaktır. Ama, bu arada, olan, maç uğruna fişlenmeyi kabul eden sessiz yığına olacaktır.

İsyanımdır;

Çünkü, tribünde de olsa bireysel ve toplumsal haklarını korumakta kararlı olan taraftar grubu Çarşı’nın onurlu duruşunu kutluyor ve tavra katılıyorum. Çarşı içindeki önemli birikime sahip Halkın Takımı ekibinin aylık dergisinde de yazılar yazarken, futbolun endüstrileştirilmesi üzerinden insanların bağımlı, sonrasında da kulüpler eliyle tepkilerini dillendiremez hale getirilmesine karşı çıkıyordum. Passolig Kartı uygulamasına da aynı perspektiften dolayı karşıyım.

Eh, ne de olsa ‘’Çarşı, Passolig Kartı’na karşı’’…

Evet, yanılmadım, Çarşı taraftar grubu, bu yeni gelişme karşısındaki net tavrını koymakta gecikmedi. e-bilet ve Passolig Kartı uygulaması nedeniyle önümüzdeki hafta sonu oynanacak Fenerbahçe derbisine gitmeme kararı aldı.

Grubun kararı resmi Twitter hesabından kararını duyururken, şu ifadelere yer verildi: "Beşiktaş’ımızın Fenerbahçe ile yapacağı maça gitmiyoruz. 'Kombinelerimiz' olduğu halde tribündeki yerimizi almayacağız. Olimpiyat Stadyumu'nun dışındayız, bekleriz."

Anlaşılan o ki,

Olimpiyat Stadyumu’nun dışı, içinden daha şenlikli olacak. Çarşı taraftar grubunun çağrısına uyacağını düşündüğüm önemli orandaki Beşiktaş taraftarının boş bırakacağı tribünler, futbol tarihinde ‘’tek kale oynanan maç’’ türünden benzetmelere neden olabilecektir.

İsyanımın etki alanı, elbette ki çarşı grubununki kadar olamayacaktır. Ama, isyanımızı birleştirerek, futbolu idare etmek yerine rant yaratma peşinde koşan ve halkının fişlenmesine zemin hazırlayan sözde futbol federasyonu yöneticilerini normal fabrika ayarlarına dönüştürebiliriz diye düşünüyorum.