“Teröriste terörist diyemeyen bir muhalefet anlayışından, ‘Teröristtir fakat serbest bırakılmalıdır’ diyen bir muhalefet anlayışına geldik.

Herkes bir şekilde bulunduğu yerin rengine bürünüyor, yazıklar olsun.

Ağır ol Ali.

Haştag işareti: Rezil muhalefet.

Recep KAYA

Günümüz:

AKP Gebze İlçe Başkanı

Dünümüz:

Refah Partisi İstanbul Kâğıthane Gençlik Kolları Başkanı (1992-1997)

Saadet Partisi Gebze Gençlik Kolları Başkanı (2001 – 2004)

Saadet Partisi Gebze İlçe Başkanı (2004 -2010)

HAS Parti Gebze İlçe Başkanı (2010 – 2012)

**

Recep Kaya’nın 27 kelimelik söz konusu paylaşımına İYİ Parti Gebze İlçe Başkanı Avukat Burak Uluköylü, “Ağır ol molla desinler Recep Başkan” başlıklı bir sosyal medya paylaşımı ile yanıt vermiş: 417 kelime.

Bence Uluköylü’nün açıklamasında, 26 kelimelik şu bölüm yeterli:

‘Herkes bir şekilde bulunduğu yerin rengine bürünüyor yazıklar olsun’

Cümlesinin asıl muhatabı;

‘Harun olmaya geldiler, Karun oldular. Biz AKP gibi firavunlaşmayacağız.’

diyerek duruma göre duruş değiştirenlerdir.’

Geri kalan 391 kelime, İYİ Parti Gebze İlçe Başkanı Avukat Burak Uluköylü şahsında muhalefetteki bir partinin ilçe başkanı için vakit kaybı ve günümüz AKP yerel iktidarının istediği bir siyaset tarzı.

Yani şunun altını çizerek ifade etmek isterim.

Uluköylü’nün yanıt vermesi doğru ve yerinde ancak meseleyi bu derece uzatıp detaylandırması zaman kaybı.

**

Recep Kaya’nın söz konusu paylaşımındaki zamanlamaya dikkatinizi çekerim:

Kocaeli genelinde 48 saatlik su kesintisine gösterilen olağanüstü tepki sonrası İSU yeni düzenlemeye gitti, malum.

Toplumun salağa yatması istenircesine kesintide ikinci planlama ve açıklamayı, “Su kesintisinde merak edilenler” başlığıyla yaptılar.

Yeni düzenlemeye göre kesintinin yine 48 saat gerçekleşeceği üç ilçe de Gebze Bölgesi ilçesi ve biri de Gebze.

2002, 2004 yılından beri yere göğe sığdırılamayan bir “başarı” hikâyesinde halkın nasıl kandırıldığı, nasıl da çuvallanıldığı ortada.

İktidar partisinin sadece oyunu alarak yalan dolanlarla oyaladığı Gebze’de pandemi sürecinde halka 48 saat su verilmeyecek.

Recep Kaya şahsında iktidar partisinin günümüz ilçe başkanı, ilçedeki muhalefet İSU’nun Gebzeli’ye yönelik adeta “hizmet” diye pazarlanan “işkence”sinden kendini soyutlasın diye,

üstelik dününü dahi nerede inkar edercesine,

“Malkoçoğlu Cüneyit” misali söz konusu paylaşımıyla kendisini,

iktidar partisine yönelik hiçbir zaman yalanlanamayacak somut gerçeklikler üzerinden eleştirilere adeta siper etmiş..

Burak Uluköylü bence, 391 kelimesi vakit kaybı, 417 kelimelik yanıtla boğuşup duruyor.

Yine Kaya’nın ilgili paylaşımı yaptığı zaman diliminde Gebze’nin gündemine Çayırova, Şekerpınar’daki Baldur grevi de var.

Firma, yüzde 100 İspanyol sermayeli.

Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz izah etti ki; İspanya’da diktatör Franco dönemi beslenen firmalardan.

Firma grev gününe kadar ülkemizde Anayasa, yasa ve pandemi yasası adına ne var ne yoksa çiğnemekten aleni sabıkalı..

Grev günü de bildiğiniz grev kırıcılığına oynuyor.

BMİS Gebze 2 No’lu Gebze Şube Başkanı Necmettin Aydın ile fabrika önündeki dört direnişçi emekçi önce sabah 05.00’te gözaltına alınıyor.

Öğlen suları serbest bırakılıyor.

Ardından tekrar gözaltına alınıp bu sefer tutuklanmaları istemiyle hâkim karşısına çıkartılıyor ve adli kontrolle, serbest bırakılıyorlar.

Şimdi AKP ile Cumhur İttifakı’nın küçük bileşeni MHP liderinin söylemlerine bakalım.

Tam bağımsızlar, yerliler, milliler!

Gebze’de yaşanan gerçekliğe bakalım:

Bu mu tam bağımsızlık, yerlilik, millilik.

Bu gerçeklik üzerinden AKP Gebze İlçe Başkanı Recep Kaya’nın söz konusu paylaşımındaki ifadeye bakalım:

“Teröriste terörist diyemeyen bir muhalefet anlayışından, ‘Teröristtir fakat serbest bırakılmalıdır’ diyen bir muhalefet anlayışına geldik.”

Yani Gebze’deki yaşanmış örnek üzerinden Erdoğan ve Bahçeli’nin söylemleri ne kadar doğruysa, Kaya’nın söz konusu paylaşımı da o kadar “doğru” ve “gerçekçi”dir.

Bence..

Aktif siyasette koskoca ve sadece 10 yılını AKP’ye muhalefet yaparak geçiren Recep Kaya o yıllarda sadece siyaset yaptığı parti tabanında değil Gebze aktif siyasetinde de farklı bir yer ve konuma sahipti.

Günümüzde ise ona ne şüphe ki iktidar partisinde de bir yeri vardır. Ne de olsa iktidar partisi ilçe başkanıdır!

Ama gün gelir, bu zamanlar da biter.

Biz AKP Çayırova’da Zafer Kılıç dâhil olmak üzere AKP içinde yere göğe sığdırılamayan ne ilçe başkanları gördük, parti içinden olsun çevresinden olsun kürküne gösterilen hürmetin kendisine gösterildiğini sanan.

Aktif siyasetteki varlığı; “Vatan millet topluma hizmet…” teraneleri altında Zafer Kılıç gibi ne başkanlar gördük: “Benzin istasyonu işletmeciliği ile yetinmeyip tavukçuluktan hazır yemekçiliğe, beton ticaretine, kafeteryacılığa her işi saldırıp oradan aldığı işleri ‘Başarı iş adamlığı’ sanıp kürkü sırtından alınınca borç batağıyla bir süreliğine olsa da sırra kadem basan..

Restaurant kafe işletmelerinde çalışan çok sayıda emekçi dahil çok sayıda kişiyi mağdur edip, ardından bir de mağduru oynayan…

Bu arada, Recep Kaya’ya dair Zafer Kılıç’tan sebep bu tür ithamlarım yoktur. Sadece bir detaya dikkat çekmeye çalışmış oldum.

**

700 kelime bandına doğru gelirken..

Gebze’de askeri kışla projesi onayına iki gün kala Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz’ün gündemi değiştirmek için düzenlediği basın toplantısı da vakadır.

İktidar asıl gündemi dağıtmak için benzer hamleleri sıklıkla, üstelik dününü unutmak pahasına dahi yapacaktır.

Özgeçmişini bile neredeyse yok sayıp, “Herkes bir şekilde bulunduğu yerin rengine bürünüyor, yazıklar olsun” dahi diyecektir.

Gebze’de de muhalefet, iktidarın bu tuzaklarına düşmemelidir diyorum..

Gebzeli’nin gerçek gündeminden kopmamalıdır diyorum.

İktidar sık aralıklarla, “Maymuna bak” demeyi sürdürecek. Bakmamalı diyorum.

Şimdilik, başka da bi’şi demiyorum.