Faşizm genelgesi
Başbakan Ahmet Davutoğlu, terör olaylarını gerekçe göstererek 5 Ağustos tarihinde tüm yurt genelinde ‘’olağanüstü hal’’ anlamına gelecek kararlar aldı ve uygulamaya soktu.
81 il valiliğine gönderilen genelgede, terör örgütleriyle mücadele kapsamında “devlet otoritesini pekiştirmek için” Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyaç duyulan her yerde görevlendirileceği kaydediliyor.
Genelgeye göre, “terör olaylarına yapılacak müdahalelerin etkinliğini arttırmak, kurumların arası işbirliğini arttırmak” amacıyla Başbakanlık Koordinasyon Merkezi kurulmuş.
Bu merkezin görevi nedir biliyor musunuz ?
Herkesi fişlemek…
Merkez, il ve ilçelerdeki üyeleri olan güvenlik birimlerine, “terör örgütlerinin illegal yapıları ile teröre müzahir legal görünümlü yapılara ilişkin bilgileri” toplama adı altında tüm yurtta “fişleme” yapma talimatı veriyor.
Gerekçe ne ?
‘‘Otorite pekişsin’’…
Her koşulda devletin otoritesi pekiştirilecek, bütün kolluk kuvvetleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri birlikleri ihtiyaç duyulan her yerde görevlendirilecek, ülke sınırlarımızın güvenliği sağlanacak, hiçbir terör örgütünün vatandaşlarımız üzerinde tehdit ve baskı kurmasına asla izin verilmeyecek, terör örgütlerinin finansmanının önlenmesi için gerekli tüm tedbirler alınacak yollar güvenli bir şekilde ulaşıma açık tutulacak, herkesin kurallara uyulması sağlanacak ve önceden belirlenmiş yerler ve güzergâhlar dışında toplantı ve gösterilere kesinlikle izin verilmeyecektir.
Yani, anayasal hakları kullanmak yasaklanacak.
Bunun adı, seçim yoluyla ele geçirilen iktidarın FAŞİZM uygulamasına zemin hazırlamaktır.
Terörle mücadele edilmelidir,
Terörle mücadelede halk desteği sağlanmalıdır,
Terörle mücadele ederken kamu düzeninden taviz verilmemelidir,
Ama, terörle mücadele ederken, insanların özgürlükleri askıya alınmamalıdır. Yasal haklarını kullanmalarının önüne engeller konulmamalıdır. Ötesinde, terörden sıkıntı duyan insanlar muhbir olmaya özendirilmemelidir.
Şehirler, tüm yerleşim yerleri, mücavir ve kırsal alanlar terör unsurlarından arındırılacak diyerek, her bölgede adeta olağanüstü hal uygulamalarına gidilmemelidir.
Aksine, özgürlüklerin alanı genişletilmeli,
Özgürlüklerin demokratik yaşam ve zeminler gözetilerek kullanılması teşvik edilmeli,
Ve, devlet taraf olmaktan vazgeçmelidir.
Devletin taraf olarak değerlendirdiği her toplumsal gelişme, sonunda ülkenin bütününe ayakbağı olmuştur.
Onun için, düzenli orduya rağmen 40 yıla yakın süredir terör yaşanmasının önüne geçilememiştir.
Binlerce gencin kaybı ve kaynak tüketimi engellenememiştir.
FAŞİZM GENELGESİ’ni, bütün bunları bir daha değerlendirerek çöpe atmalı, yerine nefes alacak alan yaratan yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
Daha güvenli bir ülkede yaşamanın başka bir yolu da yoktur…