Hizmet sektöründe faaliyet gösteren bir firma sahibi olarak, vaka artışlarında yüzde 10 bile bu kongrelerin etkisi var ise, ben bu kongrelere gidenlere değilde izin veren ve gerçekleştiren parti yöneticilerine, partilere, eğer var ise ki muhtemelen vardır…Devamını gör

Abdurrahman SARITOPRAK

Düğün salonu işleticisi/esnaf

Facebook paylaşımından

Emojisi: Rahatlamış hissediyor

**

Abdurrahman Sarıtoprak’ın jpeg formatı ile paylaşımında, “Devamını gör” denilen bölümün devamı yok.

Çünkü olası devamı yüksek olasılıklı Kandıra veya Silivri, soğuktur şimdi!

Olası devamında vahşi kapitalist sistemin “muhafazakar” soslu sürdürücüsü AKP’nin tabanını rahatsız eden ifadeler de yer alabilir.

Geçenlerde Korona’dan ötürü eşiyle hemen aynı zamanda vefat eden bir AKP İl yöneticisinin ardından vakti zamanında, iddia sahibinin iddiasına göre olmadık eziyet çektirmediği partilisinin aleni sosyal medya paylaşımını haberleştirdiğimden biliyorum.

İslam’a ama vahşi kapitalizm ve emperyalizm çıkarları doğrultusunda güncelleştirilmeyen gerçek İslam’a hiçbir aykırılığı olmayan paylaşımın haberleşmesi, manevi duygularını incitmişti.

Bu işler böyle..

Aynı zamanda 28 Şubat’ın mağdurlarının son Gergerlioğlu vakasındaki tutumunu da ekleyince 28 Şubat sürecinin sürdürücülerine rahmet okutan uygulamalarını da göz ardı etmeden..

Her zamanki tavırla: Rabbena, hep bana… yaklaşımlarıyla işte.

Vahşi kapitalizmin ve neo liberalizmin gereği de bu değil mi?

**

Farkındayım. Gazetecilik mesleğimden sebep Partili Cumhurbaşkanı ve aynı zamanda AKP Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın dün akşamki konuşmasını dinlemeli idim ama olmuyor…

Şahsım adına…

Öncelikle, “Herkesin Cumhurbaşkanı” diyebileceğim bir Cumhurbaşkanı asla görmediğim gibi..

Yurttaş kimliğimle bu derece, “Aptal” yerine konmak ağırıma gidiyor.

Son yaşanan, “Pudra şekeri” vakasında da gördük.

Öncelikle bu tür durumların, kişinin siyasi kimliğiyle özdeşleştirilmesine, hangi partiden olursa olsun karşıyım ama..

“Pudra şekeri” vakasındaki kişinin geçmişine, titrine baktığımızda şöyle bir gerçeklik var:

“Pudra şekeri” buzdağının sadece görünen yüzü oldu.

AKP’de daha kimin neler götürdüğü, Fikri Işık’ın mal varlığının teşhir edildiği bir habere getirilen yayın yasağından belli değil mi?

Altını çizerek söylüyorum:

Habere yalanlama, tekzip gelmedi.

“Bağımsız yargı” marifetiyle halkımızın; sistemin ve AKP’nin aslında ne olduğunun bilinmesine yayın yasağı getirildi.

**

AKP’nin çok tartışılan..

Artık bir klasik hale gelen..

İktidar sarhoşluğu ve güç zehirlenmesi vakalarına yakalandığı kesin AKP’li aymazlığında..

Maskesiz, mesafesiz, koltuk arasız otobüs yolculukları fotolarının sosyal medyada paylaşılmasında dahi maruz görmedikleri kongresine dair bir iki gün önce bir zevat, bir televizyon kanalında duruma izah getiriyor.

Böyle şeyler bana illaki denk gelir, geldi. Neyse ki televizyon işlevini koruyor.

Şahsım adına, şöyle salak yerine konmak istedim bu sefer:

Aslında o kongrelerde mesafe ve maske kurallarına alabildiğine uyulmuş da, kameraların yatay çekmesi veya yatay kameralardan sebep, öyle bir görüntüler oluşmuşmuş..

Yani yine patlama gösteren ve yükselişi önlenemeyen Covid-19 vakalarının o tür kongrelerle ilgisi yok.

Velhasıl kelam..

Tek adam döneminde Cumhurbaşkanı’nı mı iktidar partisi liderine şikâyet edeceğiz, diğerini öbürüne mi çok kestiremedim ama

Galiba Cumhurbaşkanı olan Erdoğan tarafından dün akşam yapılan açıklamaya göre..

İlimizde de cumartesi yasaklarının yeniden geri dönmesinin AKP kongrelerinin sona ermesiyle uzaktan yakından ilgisi yok.

Ve yine bir sosyal medya paylaşımında denk geldim. Cumhurbaşkanı olan Erdoğan konuştuysa dün akşam, “Bay Kemal…” dememiş. Galiba, “Eyyy CeHaPe…” de hiç dememiş.

Şöyle yorumladım:

Birkaç dakikalığına olsun, Cumhurbaşkanı olduğu aklına gelmiştir!

**

Adaletin gücün değil gücün “adaleti”nin uygulayıcısı bariz erime halindeki AKP’nin kendisini toparlaması için görsel bir gövde gösterisine ihtiyacı vardı.

Vahşi kapitalizm için insan, sayıdan ibaret canlı sürüsüdür. O kongreleri üstelik kendisini destekleyenleri dahi ateşe atarak yaptı ama vahşi kapitalizm söz konusu bakışıyla kendisini oyuyla besleyenler ve varlığını sürdürenler dahil, herkese eşittir.

Söz konusu zevatın sözünü ettiği “yatay kamera”lar gerekçesiyle yine ve yine gördüğümüze değil anlatılana inanmamız isteniyor. Oldu!

Dünyanın ölümlü olduğuna dair bir paylaşımı dün Petrol-İş Şube Sekreteri Şivan Kırmıziçiçek yaptı. Ben de paylaşmıştım:

İlimizde fabrikasını kapattıktan sonra çalışanlarına hiçbir hakkını ödemeyen zevatın cenazesine katılanlar avaz avaz, “Hakkımızı helal etmiyoruz” dedi.

Yorumun başında yer verdiğim, Abdurrahman Sarıtoprak’ın, “Devamını gör” yazan ama devamı görülmeyen paylaşımında, ne yazıyor olabilir ki…

Ne “yatay kamera” imiş arkadaş ya..

Bunu da mı görmedi veya nasıl gösterdi!