16 Aralık günü gazetemizde yer alan Yavuz Selim mahallesi sağlık ocağı haberi tabir uygunsa “dağ fare doğurdu” denecek türden.

İlk haberimiz de sağlık ocağının iç kısımlarında ve temelinde çatlaklar oluştuğunu yazmıştık.

Mahalle sakinleri sağlık ocağının yapımı sırasında inşaatı yapan taşeronu uyarmıştı, nereden çıktı bu taşeron demeyin...

Binayı taşeron firma yapmış, ortada müteahit yok.

Vatandaşların iddiası zeminin bina yapmaya elverişli olmadığını ısrarla söylemişler.

Bunun üzerine ilgililer vatandaşları “burnunuzu her yere sokmayın” diyerek azarlamıştı.

Yavuz Selim sağlık ocağı üç yıl önce Kocaeli Valiliği Özel İdare tarafından ihale edilmişti.

Ancak şuana kadar binayı yapan müteahit ortaya çıkmış değil.

Ancak ortada taşeron bir firma olduğu söyleniyor.

Devleti zarar ettirmek, vatandaşın can güvenliğini tehdit etmek ağır suç kapsamına girer!

Bu suçu işleyenler ve bu suça göz yumanlar hakkında cezai işlem yapılır.

Bunu ben söylemiyorum, bizim ceza yasalarımız söylüyor.

16 Aralık da ve 17 Aralık da üst üstte Yavuz Selim mahallesi Sağlık ocağı hakkında iki kez haber yaptık.

Bu haberlerin doğruluğu konusunda her hangi bir tereddüt yok.

Öyle ise bu konuda Kocaeli Valiliği neden suskun kalmayı tercih etti.

Yoksa ortada hatırı sayılır birileri mi var!

Bu süre içerisinde bir başka önemli gelişme yaşandı.

Gazetemizin Haber Müdürü Mustafa Arslan Yavuz Selim mahallesinde ikamet ediyor.

Mahalle sakini olarak BİMER’e Başbakanlık İletişim Merkezine Yavuz Selim Mahallesi Sağlık Ocağı ile ilgili şikayette bulundu.

Bunun üzerine BİMER arkadaşımızın şikayetine cevap yazısı gönderdi.

Eğer doğru ise sağlık ocağı belediyeden ruhsat almadan yapılmış!

Bu yüzden binanın yapımı sırasında kontrol ve denetim işlemleri yapılmadığı öne sürülmüş.

Bu bilgiler muhtemelen Başbakanlık Bilgi İşlem Merkezine Gebze Belediyesi tarafından gönderilmiş olmalı.

İyi güzel de Gebze Belediyesi kaçak yapılan sağlık ocağı konusunda hiç ihmali yok mu...!

Peki bundan sonrası ne olacak...!

Kaçak sağlık ocağı mühürlenecek mi, yıkılacak mı, yoksa onarılacak mı?

Bütün bu soruların cevabı Kocaeli Vali Hasan Basri Güzeloğlu’ndan yapılacak açıklamayı bekliyor.

Bir de bu işin hukuki tarafı var.

Acaba Cumhuriyet savcıları bu konuda nasıl bir yol izleyecek, merakla bekliyoruz.