“Büyükgöz’ün Sesi” Dergisi Bile Basılır!
Yorumlarımda başlığın içeriğini ve temasını genelde sona bırakırım. Bu sefer başa alacağım. Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, 11 Aralık’taki basın toplantısında bir ara konu olarak diyor ki…
“Bilgilendirme, reklam, PR çalışmasında yetersiz kaldık. Halkımız, ‘18 park yaptınız, haberimiz yok. Başkaları en basit çalışmalarını duyuruyor’ diyor. Bu konuda bütçemiz kısıtlı. Ancak bundan sonra ağırlık vereceğiz. Çünkü maalesef sağduyulu değerlendirme yargısı toplumumuzda gelişmiş değil. Toplumumuz sadece duyup gördüklerine inanır hale gelmiş. Hâlbuki vatandaşın nihai bilgiye ulaşması için soru sorması lazım. Bir asparagas haber (Gebze EML yıkılıyor!) atılıyor ortaya ve herkes doğru imiş gibi yaygınlaştırıyor. Doğruluk payı sorgulanmıyor. Biz de bu konuda kısmen mutevazılığı bir tarafa bırakıp insanlara yaptıklarımızı anlatmak için çaba göstereceğiz.”
Çok ayrı bir yorum konusudur ama özetle; belediyelerin bulundukları kentin yerel basınının yaşaması için bütçesinden belli oranda bir maddi kaynağı ekseri ilan üzerinden aktarmasının yerel yönetimler yasasında yeri vardır.
Ancak kentindeki tüm yerel basına eşit, adil oranda aktarım ve yayın politikalarına dokunmamak; bu desteğini özellikle aleyhinde haber ve yorumlarından sebep geri almakla tehdit ettiği bir silah olarak kullanmamak; ahlaki ve etik değerleri korumak kaydıyla.
Söyleyeceğim durum kesinlikle 2002 öncesi de var ama 2002 sonrası var oğlu var..
Kaldı ki belediyenin Büyükgöz’ün sözünü ettiği PR çalışmasını aslında başlattığını bir süre önce Hürriyet/Yavuz Selim merkezli tapu vakasında bir haber takibi için belediyeye gittiğimde gözlerimle gördüm.
Kendi iş kolunda rakibi olmayan, aslında şirket değil hizmet kurumu olan bir yapının, özelde Gebze Belediyesi’nin günümüzdeki başkanının o, veya bu gerekçe ile “PR’a ağırlık vereceğiz” demesini önce yurtttaş, sonra gazeteci kimliğimle yadırgadım.
Ancak başta bir önceki dönem olmak üzere benzer örnekleri tekrarlanacaksa siz yeter ki aktarılacak kaynaktan söz edin.
Gebze’de
“Zinnur Haber”…. “Gazetesi” de basılır.
“Büyükgöz’ün Sesi”…. “Dergisi” de…
Ve Başkan Büyükgöz şahsında iktidar partisinin belediye başkanı üstelik günümüz “Yeni Türkiye”sinde “Söylediklerimiz, yaptıklarımız duyulmuyor” diyorsa..
Yani öyle bir cümlesi yok ama o manaya da gelir!
Ana muhalefetinden muhalefetine…
Bütün siyasi partiler kafasına sıksın!
**
Büyükgöz’ün bu söylemi üzerine iki tezatlığa da dokundurmadan edemeyeceğim.
Sonradan öğrendim ki basın toplantısı belediyenin sosyal mecralarından canlı yayınlandı ancak soru cevap kısmında canlı yayın, kesiliverdi.
Biraz ağır olabilir ama..
Bu bir Büyükgöz talimatı ise öncelikle, mesleğimi merkeze alarak şahsım adına şiddetle kınarım.
Bir işgüzarın, şakşakçının..
Gebze Belediye Başkanı’nı gazetecilerin sorularından korumaya çalışan bir “Malkoçoğlu Cüneyit” pratiği ise
Önce Büyükgöz’ü dinleyip ne söylediğini anlayabilmeli.
Soru cevap öncesi, “Dediklerimiz duyulmuyor” diyor.
Soru cevap bölümünde yayın kesiliyor.
Özünde ise Büyükgöz’ü kesinlikle bağlar.
Sayın Başkan..
“Dediklerimiz duyulmuyor” deyip dedikleriniz bitmeden canlı yayını kesiyorsunuz.
Kesen de sizsiniz.
“Bu ne yaman çelişki”nin zirve yaptığı nokta, işte bu nokta.
Defalarca size, partili meclis üyelerinize, diğer partilerin meclis üyelerine…
Gebze Bölgesi’nin diğer üç ilçesinin aynı şekilde belediye başkanlarına, tüm meclis üyelerine anlattık.
Yazdık, çizdik, nafile!
Dört ilçenin ocak ayı belediye meclis toplantısı bırakın aynı günü ufacık bir istisna hariç aynı saatte. Darıca’da 14.00; diğer üç ilçede 15.00’te.
Bu söylediğim “Eski Türkiye”de olsa idik Gebze Bölgesi yerel basınının büyük kısmını ifade ederdi.
Günümüz; “Yeni Türkiye” dönemi Gebze Bölgesi yerel basınının büyük kısmı için, fark etmiyor..
Ama bu konuda en ufak bir çaba sergilemeyip sonra, “Dediğimiz yaptığımız yeterince duyulmuyor…”
Basın toplantısında ne kadar gözlemlediniz, bilmiyorum.
Ben kahvaltı esnasında geldim.
“Tencere kapak” misali en “ateşli” masaya denk geldim.
Toplamda 12 civarı sorunun 8-9’u bizim masadan geldi Sayın Başkan.
Bizim masa haricinde; yılların deneyimi Adalet Bora’dan bence “A Kalite..” bir adet soru.
Bir de bir sürü methiyenin ardından -ikinci fırsatım olsaydı ona sakladığım Alaettin Kurt’un zeminin değişimine dair- bir soru parçası..
Ötesi..
Tüm masalarda kuzuların sessizliği.
Geldiler, göründüler ve katıldıkları basın toplantısının haberini..
Gebze Belediyesi Basın Bürosu’ndan bekleme haline geçtiler!
Arkadaş anlayamıyorum yaa.
Büyükgöz’ün aktardığı verilere göre gerçek nüfusu 460 bin olan Gebze’de..
İlçenin belediye başkanına aktaracak bir sorunuz dahi yok mu idi…
Memleket ve Gebze; bu kadar mı güllük gülistanlık.
Büyükgöz, “Hâlbuki vatandaşın nihai bilgiye ulaşması için soru sorması lazım” diyor.
Basın toplantısında, gazeteci vatandaş bile sormuyor ki!
**
Toplantıda Büyükgöz’ün diğer söylemleri üzerinden değerlendirmeye gelince..
Veya bugün itibariyle gelmeyip..
Kelimesayar 600 bandını geçti…
Arkası yarına da bağlamıyorum. Devamı yarın olacak ama yorum başlığı değişecek malum sona bıraktığımı öne almış oldum.
Başkan Büyükgöz toplantıda bazı konularda çok fazla, ikiden bile fazla tekrara gitti. Bence önemli bir eksisiydi.
1.5 saat kesintisiz konuştu. Bu dinleme bilimine aykırı bir durum. Dinleyenin dikkati dağılır.
Uyuyan bile olur ki gazetecinin biri, ismi bende saklı, bir ara kestirdi de.
Bence konuşmasından kesintiye asla gitmemeliydi çünkü şehir plancılığına dair akademik deneyimini aktardığı detaylar..
Askeri kışla mevzusundan bağımsız haliyle..
Konuşmayı cep telefonumdaki ses kaydından bir kere daha dinlemiş biri olarak söylüyorum ki, öğretici ve aydınlatıcı nitelikte idi.
Ama 45’nci dakikadan sonra, 5-10 dakika süreli bir ara..
Okullarda teneffüs diyorlar..
Teneffüs arası vermeliydi.
700 bandını geçti.
Yorumu tekrarla bağlıyorum..
Ancak başta bir önceki dönem olmak üzere benzer örnekleri tekrarlanacaksa siz yeter ki aktarılacak kaynaktan söz edin.
Gebze’de
“Zinnur Haber”…. “Gazetesi” de basılır.
“Büyükgöz’ün Sesi”…. “Dergisi” de…