Şahinel Soba’yı Anlamazsa TKP Maçoğlu ile İzmit’i Alır
Gebze Belediye Kültür Merkezi’nde Gebze Belediye Meclisi kasım ayı olağan toplantısı…
Meclis toplantısı değil.
Tavla da olamaz, aslında bir satranç…
Ve galiba Büyükgöz aynı zamanda iyi bir satranç ustası.
Satrancı tercih ediyor çünkü işi tavladaki zar faktörünün sonuca direk etkisinden ötürü şansa da bırakmak istemiyor.
İlk hamlesi; gündem dışı konuları gündem maddelerinin dışına ötelemesi.
Hatta öyle ki
“Oturumu kapatalım” dedi. Galiba duyulmadı.
Ama futbol tabiriyle o esnada CHP’ye golünü attı.
“Hiçbir önergeniz kabul edilmeyecek. Çünkü oturum kapandı!”
Aralık ayı meclisinin tarihini de belirledi…
Bitmiş meclis toplantısında ek gündem tartıştırdı!
**
Zaten gün içinde sitede, yarın Yeni Haber Gazetesi’nde yer alacak haberlerdeki bilgilerden ötürü diğer detayları geçiyorum.
Ama bir iki hatırlatma lazım..
Hürriyet Mahallesi’ndeki malum toplantıda Gebze Belediyesi CHP Meclis Üyesi Erhan Bölük’ün biri genel siyasi, diğeri tapu vakasını bağlayan iki söylemi oldu..
Bölük o toplantıda halkı özetle, meseleye yeterince sahip çıkmadıkları gerekçesiyle kınadı.
Günümüz itibariyle bir CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun çabası ve söylemlerine bir de Bölük’ün tavrına bakın.
Uyum bunun neresinde?
Daha da ötesinde:
Dünkü toplantıya atfen halka; “Şayet CHP Grubu’nun önergesi kabul edilmezse meclis salonunda en azından alkışla, kınayın.”
Tek kelimeyle bir gaftı.
Bu çağrıyı bir CHP üyesi veya CHP seçmeni söylerse sırıtmaz.
Ama CHP’de aktif siyaset yapan, hele ki belediye meclis üyesi olan, söyleyemez.
Yasa maddesinin numarasını okumadım bilmem.
Ama belediye meclislerinde belediye meclis üyeleri bile meclise başkanlık eden belediye başkanının oluru ile konuşur..
Harici konuşmalarda da yetki ve onay, başkandadır.
Bir belediye meclisi halkı bir yasaya veya meclis hukukuna karşı, kaldı ki bence de doğru bir yasa veya hukuktur, bir BMÜ halkı yasa dışı bir pratiğe sevk edemez.
“Meclis öncesi veya sonrası binanın önünde protesto edin…” diyebilir. Meclis için aynı şeyi öneremez.
Dün Facebook sayfamdaki paylaşımımda
“Güvenilir kaynak ihbarıma göre Bölük o konuşmada sadece o çağrısından ötürü değil, "Halkı protesto..." ettiği için de eleştirildi veya uyarıldı..” yazdıydım.
Yanıt hakkını gece kullandı:
Öte yandan Bölük kendisini uyaran olmadığını açıkladı:
"Beni partilim ve parti dışından kimse bu konuda eleştirmedi her hangi bir uyarıda bulunan da olmadı Aktan Bey. İl başkanı orda ilçe başkanı orda sorabilirsiniz biri yanlış bilgi vermiş size.
Özgürsünüz biz basına saygı duyuyoruz asla da özgürlüğünüzün kısıtlanmasını istemeyiz ama bilgiyi kim vermiş ise sizi yanıltmış."
Peki.. Hatta düzeltir ve özür dilerim.
Madem uyarılmadın..
Aferin o CHP’ye! İyi ki uyarmamış!
Bir dahaki benzer toplantıda halkı bir daha Meclis salonunda tepki göstermeye davet edersin. Hatta düdük, tencere, tava gelsinler diye de söyle.
**
Gebze Kültür Merkezi’nin vakanın tartışıldığı..
Salonun “yangın yeri” olduğu zamanlarda
AKP’liler Kasım Yağcıoğlu’na niye kızdı, anlamadım.
Yağçıoğlu, Hürriyet’te geçen hafta gerçekleşen toplantıda yoktu.
Yağçıoğlu söz aldığında Büyükgöz yukarıda izahını verdiğim yetkiden ötürü daha konuşmasına başlamadan Yağçıoğlu’nu engelleyebilir, baktı konuşmayı sürdürüyor, zabıtayı devreye sokup dışarı çıkartabilirdi.
Çok çok ne olurdu..
Ben asla öyle bir yanlışa düşmezdim ama ola ki sistem veya AKP muhalifliği ile bilinen bir başka arkadaş, “Skandal: Büyükgöz halkı meclisten kovdu” başlıklı haber yazsa..
Kimin neresiyle güleceğine ben karışmam.
Büyükgöz ilk başta biraz sert cümlelerle susturmaya çalışır gibi oldu ama baktı şartlar lehine gelişiyor.
Akışına bıraktı.
Bir süre sonra da Yağcıoğlu’ndan sebep zaten bence bir süre önce bitmiş toplantıyı, yine bitirdi.
CHP Grubu da özenle hazırladığı önergelerle kala kaldı.
Ben bundan ötürü anlam veremedim.
AKP’liler Yağcıoğlu’na niye kızdı..
Hele ki biri..
Ses kaydını henüz dinlemedim. Tespit edebilir miyim, bilmiyorum.
Yağcıoğlu bir arada salonda Meclis’i izleyen Avukat Recep Dursun’u konuya müdahil olmaya davet edince o biri, o AKP’li bunu..
“Deşifre oldular…” diye yorumladı.
İşte bir aktif siyasetçi vakası.
Gebze ile ilgisi yok. Gebze’den kopuk ve her kim olursa olsun bence hiç hak etmediği bir yerde, belediye meclis üyeliği koltuğu işgalcisi.
O toplantılara istediğiniz tanımı verin.
Mahalle derneği düzenledi, CHP düzenledi, CHP’li Dursun düzenledi..
Mesele de doğru yapıyorlar, yanlış yapıyorlar değil.
Ama hücre toplantısı gibi de yapmıyorlar.
Sosyal medyadan canlı yayınla.. Basını davet ederek yapıyorlar.
Zaten Hürriyet ve Yavuz Selim ile benzer mahallelerde tapu mücadelesi veren halk ile CHP/CHP’li Dursun ilişkeri alabildiğine aleni.
Neyin deşifresi..
Dikkatinizi çekerim..
Bu gazeteyi okuyun demiyorum..
Aktif siyasetçisiniz. Yerel basını okumak, takip etmek zorundasınız diyorum.
Yoksa..
Kusura bakmayın ama komik oluyorsunuz.
**
Nihayet başlığa ve sonuca doğru gelince..
Bir iki yorumumda naçizane ifade ettim. Özetle tekrarlayayım.
İzmit Belediyesi’nin ve Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in her pratiği diğer 11 ilçenin CHP’lilerini bağlar, seçmenini etkiler.. dedim.
Ekşiler’in malum çok katlı vakası..
Hala sağlıklı sonuca bağlanmadı örneğin.
O sonuç her ne olursa olsun şöyle bir durum olacak.
Ya diğer 11 ilçede CHP’li, “Bak. Böyle yaptık. Burada da iktidara gelirsek aynısını yapacağız” diyecek.
Ya da 11 ilçede AKP’li, “Bak. ‘CeHaPe’ zihniyeti. Şöyle böyle diyor. Böyle şöyle yapıyor..” diyecek.
Dünkü tartışmalar esnasında AKP İlçe Başkanlığı da yapmış AKP’li Belediye Meclis Üyesi Hasan Soba, İzmit’te Hürriyet’in tutumundan söz ediyor.
CHP’li Şahin Yılmazel, “Bize ne İzmit’ten. Siyaset yok” diyor.
Şimdi bunu yazdığımdan ötürü Hasan Soba muhtemelen o lafı söylediğine söyleyeceğine yüksek ihtimalle pişman olacak ama..
Soba benim tezimin pratiğini sergiliyor.
Yılmazel kızıyor..
**
Son yerel seçimler öncesi Kocaeli Denge..
“Fısıltı Gazetesi” adlı bölümde yazdıydı.
https://www.kocaelidenge.com/fisilti-gazetesi/iste-chpnin-buyuksehir-adayi-h599.html
CHP’nin Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkan Adayı.. Kulislerde yer alan konuşmalara göre Komünist Başkan… Fatih Mehmet Maçoğlu idi.
Velhasıl kelam..
Fatma Kaplan Hürriyet.
Tam bir ego..
Hürriyet egolarından vazgeçmez ise..
Önümüzdeki yerel seçimde CHP’nin İzmit’i; Hürriyet’in yeniden adaylığı veya başka bir CHP adayı ile kazanma olasılığı, bence hayli zayıf.
Bu AKP veya Cumhur İttifakı’nın elini güçlendirir mi..
Diğer olasılıklara bakmalı.
İzmit vahşi kapitalizm ve neoliberalizmi hiç olmazsa yerelinde sildi, süpürdü.
CHP’ye kızıp da tekrar aynı sisteme döner mi, çok zayıf ihtimal.
TKP’nin bu aşamadaki hamlesi çok önemli.
TKP’ye Maçoğlu ile Tunceli’yi kazandıran, Maçoğlu’nun Ovacık pratiği idi.
Artı parantez, her iki seçimde HDP’nin de aday çıkardığını hatırlatırım. Bazı “aklıevveller”… seçime giren partilere dahi bakmadan saçma sapan atarlanıyor.
Tunceli’de de fena gitmiyor ve hala sempatiyle izleniyor.
TKP bu zeminde ve bu işleyişte İzmit için Maçoğlu’nu aday gösterirse..
TKP… Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı’nın gireceği seçimlerde..
Abartayım biraz.. O iki ittifak birleşse dahi seçimi alır.
“Yok mu artık…”
Kabul ediyorum. Çok abartmış olabilirim.
İzmit’te Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı partilerinin birleşmemesi halinde
TKP Maçoğlu ile İzmit’i alır…