Başlıktaki soruyu sordum, çünkü gerçekten verilecek yanıtı çok merak ediyorum.
   Ne de olsa bu sessizlik görece kabul edilen mutluluk deyimiyle örtüşebilir.
   Ama, unutulmamalıdır ki, bireysel mutluluklar asla kalıcı olmuyor. Diğeri, yani toplumsal mutluluklar da, bu durumdan rahatsız olanlarca her koşulda bozulmaya çalışılıyor. Ve, toplumsal mutsuzluklar kalıcı kılınıyor.
   Günümüz dünyasında, kapitalizmin dünya halklarına reva gördüğü de, bu kısır döngünün mutsuz yüzü.
   Bunu söylerken, dünyaya şöyle bir bakmanın yeterli olacağını düşünüyorum.
   Irak'ta, 'yoksulluk ve yolsuzluklara' karşı sokaklara dökülen halkın protestoları  üçüncü ayında. Bu süreçte, devleti var etmek ya da devletin yaşamını yoksulluk ve yolsuzluklara endeksli varlığını sürdürmek için kullandığı yöntemler sonucu 460 kişi hayatını kaybediyor.
   Irak halkının bu durumdan memnun olduğunu düşünebilir misiniz ?
   Kolombiya, Haiti ve Şili'de de halk sokaklarda...
   Kolombiyalı emekçiler, insani hak ve talepler (Taleplerin ilk sırasında, bizim için çok tanıdık olan bir talep, özelleştirmelerden vazgeçilmesi yer alıyor) için üçüncü kez genel greve başvurdu.
   Soru şu;
   Kolombiya halkının bu durumdan memnun olduğu düşünebilir mi ?
   Güney Amerika'nın yoksul ülkesi Haiti'de, halk işsizlik, yolsuzluk ve kamu hizmetlerine erişimdeki aksamalara karşı sokaklarda tepkisini yükseltiyor.
   Nedeni çok basit, Haiti halkı mevcut durumdan hiç memnun değil.sibel
   Bir Latin Amerika ülkesi olan Şili'de ise kadınlar erkek şiddetine karşı sokakları inletiyor.
   Kadınların bu eylemi hükümet karşıtı protestolarla bütünleşiyor. Nedeni ise Latin Amerika'da geçen yıl 3 bin 500'den fazla kadının katledilmesi.
   Ve Türkiye...
   Yoksulluk ve yolsuzluklar, 17 yıllık AKP iktidarları döneminde, cumhuriyet tarihinde görülmemiş boyutlara ulaştı.
   Bir de kadın cinayetleri var elbet...
    CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun hazırladığı “2018 Türkiye’de Kadın Yaşam Hakkı İhlalleri” raporuna göre, AKP'nin iktidara geldiği günden Mart 2019 tarihine kadar toplamda 15 bin 34 kadın öldürüldü.
    Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun sadece bu yılın Mart-Temmuz ayları arasında yaşanan kadın cinayetlerine ilişkin hazırladığı rapora göre ise Mart’ta 27, Nisan’da 36, Mayıs’ta 37, Haziran’da 40 ve Temmuz’da 31 olmak üzere toplamda 171 kadın erkekler tarafından öldürüldü.
   AKP'li dönemlerde, toplamda işlenen kadın cinayeti sayısı 15 bin 205 olarak biliniyor.
   Aile içi, yakın çevre ve toplumsal cinsel tacizleri hesaba bile katmıyorum. Hal böyleyken, tavan yapan yoksulluk ve yolsuzluklara bir de bu kadar kadın cinayeti eklenmişken, bu toplumsal sessizliğin anlamı ne ola ki ?
   Memnun musun ey halkım !..