Hafta başında, iki gün üst üste aynı konu üzerine yazmak pek sevimli bir durum değil, ama bölgemizde yaşatılan kavganın boyutlarını çeşitlendirmek adına zorunlu olduğumu hissediyorum.

O yüzden de, dün kaldığım yerden devam ediyorum.

Kavga büyüyor demiştim, evet gerçekten de büyüyor.

Kavgayı sürdürmenin ne yararı var demeyin, çünkü, AKP dönemlerinde her alanda sıkıştırılıyor ve faşizme teslim olmaya zorlanıyoruz.

Geçmişi de unutmayan, geçmiş mücadele yıllarından gelen birikimlerin yarattığı olumsuz havayı (iktidar açısından) dönüştürmeyi hedefleyen o faşist zihniyet, yargı eliyle cezalar yağdırmayı sürdürüyor.

Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla açılan davaların hesabını tutmak bile zor hale geldi.

Bu suçlamayla kaç kişi yargılanıyor, hesabı tutulamaz oldu.

AKP kadroları, şimdilerde aldıkları talimatlar gereği, koro halinde suç duyurusunda da bulunmaya başladılar.

Siyasi rakiplerini sadece siyaseten sıkıştırmayı amaçlamıyorlar. Kendilerinin de çok rahat gerçekleştirdiği fiiller, yöntemler ve kullandıkları terminolojiler yüzünden rakiplerinin mahkum edilmesine yönelik çalışmalar yürütüyorlar.

İbretle izliyoruz…

Son olarak, Mart 2014 yerel seçimleri için İzmit’te düzenlenen AKP mitingi öncesi ‘’Hırsız Katil Erdoğan’’ pankartı astıkları gerekçesiyle yargılanan TKP üyesi 6 kişiye hapis cezası verildi.

Yani, kavga, yargı eliyle de büyütülüyor…

Sermayenin, kavgayı büyüttüğü başka bir alan ise yasalara uygun davranılmadan hayata geçirilmek istenen yeni projeler oluyor.

Kandıra Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi Projesi de onlardan biri.

Kent halkına, ‘’Yaklaşık olarak 2000 dönüm arazi üzerinde 62 Gıda firmasının yer alacağı bir İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’’ olarak sunuldu. Bölgesel anlamda işsizliğe çare projelerden biri diye de reklamı yapıldı.

Ama, söylenilmeyen bir şeyler de vardı.

Bölge, Namazgah Barajı havzası içine yapılıyordu. İdare Mahkemesi bu iddiayı ciddiye aldı ve projeyi durdurdu.

Ama, sermaye, bu kavgayı bu kadar basit kaybetmeme kararlılığındaydı. Ve, AKP’nin tercih sorunu bu olayda da bir kez daha ortaya çıktı ki, hukuktan yana alınacak tavır sermayeyi zora sokacağı için, hukuku devre dışı bırakacak yeni yasal düzenlemeler yapılabilirdi.

Kavgayı başka boyuta taşıyacak olan bu yeni durumu da, bölgenin imar planlarını onayladıklarını, kamulaştırmaların bitme noktasına geldiğini söyleyen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık oldu.

Fikri Işık’ı, AKP politikalarının önemli figürlerinden biri olarak kabul ediyorum. Çünkü, AKP kuruluşundaki önemli kadrolardan biri, sonrasında da kadro çalışması içinde önemli yere sahip olduğunu biliyorum.

Işık, bakanlığının yanı sıra aynı zamanda AKP Kocaeli Milletvekili, yani bu kente ilişkin bütün projeksiyonlarda parmağı var.

Eğer, büyüyecek olan kavganın fitilini yeniden ateşlemekte sakınca görmüyorsa, hukuktan yana olup halkın çıkarlarını koruyan anlayış sahipleri de, bu kavga davetini yüreklilikle kabul edecektir.

Anlayacağınız, kavga hep büyüyor, büyüyerek sürüyor…