Bugünlere nasıl gelindiği biliniyor.

Önemli olan bu zor ve sıkıntılı süreçten çıkmaktır.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki görüntüler bize uzlaşmadan ne denli uzak olunduğunu açıkça gösteriyor.

Olası bir referandum sonucu %45 hayır, %45 evet bloğu olduğu araştırmalar gösteriyor.

Bu şartlar altında düğümü çözecek olan sandık başına gitmeyen %10’luk seçmen kitlesidir.

Bu seçmen kitlesini sandığa gitmesi için ikna etmek gerekecek.

Herkesin vereceği hayır oyu geleceğimizi, demokrasimizi, eşit yurttaş olmamızı güçlendirecek.

İnsanlar inanmadıkları hiç bir şeyi başarma şansı yoktur.

Anayasalar elbette değişebilir, ancak toplumsal mutabakatla bu iş olur.

Tek kişinin olduğu bir rejim ya mutlak monarşidir veya diktatörlüktür.

Bunu hangi düşünce hangi siyasal görüş talep ederse etsin sonuçta denetimi olmayan her yönetim biçimi kontrol edilemez.

15 Ocak pazar günü Gebze Birleşik Haziran Meclisi ve Cumhuriyet Halk Partisi tarafından “Laiklik - Demokrasi ve Cumhuriyet” konulu panel yapıldı.

Paneli Eğitim Sen Gebze Şube Başkanı Güngör İrdem yönetti.

Konuşmacılar ÖDP Başkanlar Kurulu Üyesi aynı zamanda Haziran Hareketi Yürütme Kurulu Üyesi Alper Taş ve CHP Parti Meclis Üyesi Canan Kaftancıoğlu.

Her iki konuşmacının ortak yanı ise ikisinin de Birleşik Haziran Hareketi yürütme kurulu üyeleri olmalarıydı.

Havanın yağışlı olmasına karşılık panele katılımcı sayısı beklenenin üzerinde oldu.

Önce Canan Kaftancıoğlu’na söz verildi.

Kaftancıoğlu sandığa gitmeyen %10’luk seçmeni ikna ederek oylarını hayır yönünde kullanmaya ikna etmek gerektiğini ifade etti.

ÖDP Genel Başkanı aynı zamanda Birleşik Haziran Hareketi yürütme kurulu üyesi Alper Taş ise iktidarın bu denli yasakların arkasına gizlenmesinin en önemli nedeninin korkuları olduğunu söyledi.

Şöyle devam etti; “En küçük eleştiriye tahamülleri yok. Muhalefet eden televizyon kanallarını, gazeteleri kapatıyorlar.Sabah akşam ekranlarda hep kendileri konuşsun istiyorlar, herkesin kendilerine yalakalık, şakşakçılık yapmasını istiyorlar” dedi.

Ayrıca referandum ile ilgili konuşan Alper Taş “yargının, yürütmenin ve yasamanın bir elde toplandığı rejimin adı faşizmdir. Bu yetkiler  kime verilirse verilsin bunun adı açık faşizmdir. Bu yüzden referandum süreci içerisinde tek tek insanların kapılarını çalalım, yaşam alanlarımızı savunalım, haziran meclislerinde yanyana gelelim”çağrısı yaptı.

Samimi bir ortamda geçen panele ilgi oldukça yoğundu.

Karşılıklı sorulan soruların ardından panel sona erdi.

Açlığa, yoksulluğa, yolsuzluğa, işsizliğe, parasız eğitime, parasız sağlığa, can güvenliği talebi olan herkes “hayır” da birleşmeli...!

Bize sorulmadan, görüşümüz bile alınmadan  hazırlanan bir anayasa değişikliği bizim talebimiz değildir.

O yüzden oyumun rengi HAYIR olacaktır...!