HAYALLER VE GERÇEKLER
10.07.2018'de bakan olarak atandığında çok sevinmiştik.
Nihayet işinin ehli biri geldi diye.
Tam bir nokta atışıydı bu isim.
Yap-boz oyununa dönmüş sistemde, deneme tahtası olmaktan kurtulacaktı çocuklar.
Liyakatle seçilmiş bu etkin yetkili ile zarardan dönülecekti.
Saçma sapan 4+4+4 , güya zorunlu-kesintili eğitimin yarattığı yıkım son bulacaktı.
Umutlarımız ve hayallerimiz yeniden gelmişti.
Çünkü bir akademisyendi. Her ne kadar siyasi bakımdan her şeyi değiştirme iradesine sahip değilse de yeni kısıtlamalar, yeni engellere mani olacağını düşünüyorduk. Bazı konularda hafifletici uygulamalar yapabilecek diye . Ama hiç bir şey düşündüğümüz gibi olmadı. O sadece tenefüs saatleriyle, ara tatillerle ilgili düzenlemeler yaptı. düşünmüştük. Tarikatlar, dernek, vakıflar ve Diyanet’le yapılan bütün protokolleri yeniledi.Çocukların insan hakları ve demokrasi bağlamında özgür iradelerini kullanmalarına fırsat verecek eğitimler yapılmalıydı , olmadı.
Derken bu Covid illeti sardı dünyayı.
13 Mart Cuma günü eğitime ara verildi.Öyle beklenmedik bir durumdu ki ne olacağı öngörülemiyordu. Önce Mart ayı sonu dendi. Virüsün yayılma oranı hızla artınca ,uzaktan eğitime başlandı. İlk gün yarım saat olacağı söylenen dersin süresi 10 dakikaydı. İkinci,üçüncü gün bir hafta bu şekilde devam etti. Sonra süre biraz daha uzadı. Bu arada Nisan ayı sonuna gelindi. Baktılar böyle olmayacak, zoom ile canlı yayın yapmalarını istediler öğretmenlerden. Öğrenciler hem Eba'dan,hem zoom'dan eğitim almaya başladılar. Ekran değil akran eğitimi diyorduk,bu durum çoğunluğunun ekran bağımlısı olmalarına sebep oldu.Ahob denediler sonuç olumsuz... Eba, istenilen verimi sağlamadı. Nasıl sağlasın? Bu ülkede bilgisayarı,interneti olmayan evler var. Eğitimde fırsat eşitsizliği zaten vardı, bu sistem sayesinde açık ara farkla zirveye ulaştı. Özel okullara giden çocuklar şanslıydı zira eğitimleri düzenli olarak devam etmekte...Egitim, 'parayı veren düdüğü çalar ' zihniyeti ile ticari ranta dònüştü.Kim kime dum duma serbest ticaret piyasası! Uzaktan eğitim, tam anlamıyla bir fiyasko... 19 Haziran'a dek sürecek. Ondan sonra da okullar resmi olarak yaz tatiline girecek. Eylül ayında, yeni eğitim öğretim yılı başlayacak .
20 Haziran 'da Lgs sınavı yapılacak. 4+4+4 eğitim sisteminin kurbanı olan 1.8 milyon öğrenci, bu sınava katılacak. Onları bekleyen sıkıntı sadece Lgs değil. Aynı zamanda açıklanan yeni müfredat ile liseye başlayacaklar. Bu müfredat seçmeli derslere ve okul dışı alınacak sertifika programlarına dayanıyor . Bu eğitim modeli hakkında yeterli bilgileri, öngörüleri olduğunu düşünmüyorum. Deneyecekler... Sözün özü, 4+4+4 çocuklarını belirsiz, her an değişebilme ihtimali yüksek olan bir eğitim süreci bekliyor. Güvendiğimiz dağlarda deprem oldu anlayacağınız.
Sağlıkla ve umutla kalın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.