Salı akşamı geç saatlerde çok sevdiğimiz ailemizden biri olarak gördüğüm Necla Şafak’ın ölümü hepimizi derinden üzdü.

Üç hafta önce Koşuyolu hastanesine kendisini gönderdiğimiz günü anımsıyorum.

Cenazesi çarşamba günü Mustafapaşa Camiinde kılındı, oradan Mustafapaşa mahallesindeki evinde helallik alındı.

Vasiyeti üzerine doğup büyüdüğü Balıkesir Manyas’da bugün öğle namazında sonsuzluğa uğurlanacak.

Necla Şafak’ı ilk tanıdığım günü bugün gibi anımsıyorum.

Gebze Mal Müdürlüğünden  emekli oldu.

Eşimin ve ailemizin bireyi olarak gördük.

Biricik oğlu Temel Şafak’ı evladım gibi severim.

Necla Hanım, iki güzel evlat yetiştirdi, genç yaşta aramızdan ayrıldı.

Hayatımda Necla Şafak gibi en zor anında bile gülmeyi başaran nadir insan gördüm.

Cenaze dönüşünde eş dost  ziyareti yapmayı ihmal etmedim.

Her gittiğim yerde farklı insanlar ve farklı görüşler ile sohbet ettim.

İnsanları geleceğe dair çok fazla umutlu görmedim.

Bu ifadeleri kullandığım için bazıları yine siyaset yapıyor diyebilir...!

Varsın olsun kimin ne söyleyip söylemediği çok fazla umrumda değil.

Doğruları söylemeye ve doğruları yazmaya devam edeceğim...

Yeni çarşıya girmişken berber Ahmet’e de uğramadan geçmek olmazdı.

Berber Ahmet’in en güzel tarafı haber bülteni gibidir.

Herşeyden haberdar olur.

Epeyi zamandır sohbet etmemiştik fırsat bu fırsat dedim, hem traşımı oldum hem de geçmişten günümüze konular üzerine biraz geyik sohbeti yaptık.

Sohbet uzadıkça uzadı, buarada Eski Gebze Belediye Başkanı Mehmet Emin Akın sohbetin üzerine geldi.

Biraz da siyasetten konuştuk, iyi de oldu.

Ofiste oturmaktan sıkılmıştım, benim için de bir değişiklik oldu.

Bir kaç eş dost ile söyleştik, gazeteye geldiğimde bekleyenlerin olduğunu gördüm.

Gün dediğin göz açıp kapayınca gelip gidiyor.

Ömür dediğinde böyle birşey...

Bazı insanlar güç ve para uğruna tüm dostluklarını, değerlerini elinin tersiyle iteliyor.

Hiç kimse öbür tarafa birşey götüremiyor.

Bir hoş seda, güler bir yüz, kimseye muhtaç olmayacak kadar imkan oldumu yeterli.

İnsanlar Dünya’ya vezir olmak için değil güzel anılarla hatırlanmak için gelmeli...!

Gerisi laf-ı güzaf...!