Önceki gün İstanbul’un tamamını etkisi altına alan yağmurun ortaya çıkarmış olduğu görüntü sürpriz olmadı.

Her doğal felaketin ardından ilgili ilgisiz insanlar çıkar açıklamada bulunur.

Yapılan açıklamalarda kimse yaşananlardan ders çıkartmaz.

Ya olup biten Allah’a havale edilir veya yağmurun fazla yağması gerekçe gösterilir.

Bunun üzerinden kimse kendi sorumluluğunu kabul etmez.

Durum böyle olunca bir sonraki felaket daha büyük yıkımla gelir.

Halbuki Allah insanlara akıl fikir vermiş doğru iş yapınca hiç kimsenin aklına Allah’ın adını anmak gelmez.

Çünkü insanlar kendi suçlarını ve ihmalkarlıklarını Allah’ın ismini kullanarak bu şekilde tartışılmasının önüne geçmiş olur.

Halbuki biz tartışamadığımız, konuşamadığımız her felaket bize daha büyük acı ve yıkım getireceğini bir türlü hesap etmeyiz.

Çünkü bu felaketler birilerine çok büyük kazançlar elde etmelerine imkan sağlar.

Önemli bir insan kitlesini de felaket ve yıkım olarak döner.

Yandaş televizyon ve gazeteleri görünce neredeyse bu işin sorumlusu 1994’ten beri büyük kentleri yöneten siyasilerin hiç bir sorumluluğu olmadığı ima edildiğini gördük.

Çok afedersiniz ama şehrin alt yapısı berbat...

Özür dilerim de gayet net ki, çok yol yapıldı ama doğru düzgün dayanıklı alt yapısı olmayan, su giderleri yeterli olmayan yollar yapıldı.

Kusura bakmayın ama elbette metroyu su basmaması lazım.

Tabiki betonu plansız programsız dikip, yeşil alanları yok ederseniz doğal denge alt üst olur ve bozulur.

Buraya kadar anlattıklarımın hepsi doğruyken “bunlar konuşulmasın, bu olay abartılmasın, belediyeler eleştirilerin hedefi olmasın” diye haber yapılmadı.

Şimdi sonuç ortada.

Yaşanan bu durumdan bizler ders çıkartmalıyız.

Çünkü hızla betonlaşıyoruz.

Yeşil alanlar talan ediliyor, yok ediliyor.

Plan program yok dere yatakları kimsenin umrunda değil.

Yağan yağmurlar toprakla buluşabileceği alan kalmadı.

Bu denli büyük göçlerin getireceği felaketler bunlarla sınırlı kalmaz.

Yakın bir geçmişte depremi yaşadık.

Doğayı ve çevreyi tahrip ettiğimiz sürece benzeri sıkıntılarla hep karşılaşırız, ancak sonuçtan ders çıkartmayız.