Halil Yeni

Halil Yeni

Çirkinliğe ve Karanlığa Karşı Bir Ressam Abidin Dino

Çirkinliğe ve Karanlığa Karşı Bir Ressam Abidin Dino

 

 

Sovyet yönetmen Sergey Yutkeviç; Cumhuriyet’in 10. yılı dolayısıyla “Türkiye’nin Kalbi Ankara” belgeselini çekmek için Türkiye’ye geldiğinde Abidin Dino ile bir sergide tanışmış ve onun çizimlerine hayran kalmıştı. Mustafa Kemal ATATÜRK, Yutkeviç’e sinema alanında eğitmesi için bir kişiyi Sovyetler birliğine götürmesini rica ettiğinde Yutkeviç’in aklında tek bir isim vardı. Böylece Abidin Dino 1934’de sinema eğitimi almak için gittiği Leningrad’da dekoratör ve ressam olarak Yutkeviç’in çalışmalarına katıldı ve onun yönettiği ‘’Madenciler’’ adlı filmde çalışma imkânı buldu. Fakat geçen üç yılın ardından, 2. Dünya Savaşı’nın çıkmasıyla oradan ayrıldı.

 

 

Paris’te bir süre kaldıktan sonra ülkesine dönen Abidin Dino Yazdığı yazılarında faşizme ve ırkçılığa karşı çıktı. Türkiye Komünist Partisi’nin önde gelen üyeleri arasında yer alan Dino, resimlerinde İşçi ve köylü tiplerini özgün çizgilerle yansıttığı ve balıkçıları konu alan bir sergi açtığı için İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı tarafından ilk Çorum Mecitözü’ne, ardından da Adana’ya sürgüne gönderildi. Sürgün yıllarının ardından İstanbul’a dönen Dino, ülkesinden ayrılmak zorunda kalarak 1952 yılında tamamen Paris’e yerleşti. Ülkesinde yaptığı seramikleri Paris’e taşımak istedi, fakat binbir emekle üretilen seramikler gümrük polisleri tarafından parçalanarak yok edildi. Paris’te Pablo Picasso ile yakın arkadaşlık kurdu. Birlikte çalıştı.

 

 

Kimler kapısını çalmamış, sofrasında oturmamış, fikirleriyle hayatlarına yön vermemişti ki? Yaşar Kemal’de onlardan biriydi. Kendisiyle yapılan bir röportajda Adana’ya sürgüne gönderilen Abidin Dino ile 15 yaşındayken tanıştığını, bildiği her şeyi kendisinden öğrendiğini anlatan Yaşar Kemal, ''O ve ağabeyi Arif Dino olmasaydı Yaşar Kemal de olmazdı.’’ diyerek Ressamın hayatında ki yerini ve önemini dile getirmişti.  Bu yıl vizyona giren, yönetmen Aydın Orak’ın belgesel filmi ‘’Bir Yaşar Kemal Efsanesi’’nde ise Yaşar Kemal, Abidin Dino’nun kendisine okuması için ‘’Donkişot’’ kitabını vermeseydi, ‘’İnce Memed’i asla yazamayacağını söylemekteydi.   

 

 

Nazım Hikmet’le de yakın ilişki içindeydi. Gençlik yıllarında Nazım Hikmet’le tanışmış ve aralarındaki büyük dostluk bir ömür boyu sürmüştü. 1961 yılında Dünya Barış Komitesi adına, Fidel Castro’ya Barış Ödülü vermek üzere, Havana’ya giden Nazım Hikmet, Küba devrimi için yazdığı ve ‘’çok şükür bugünü de gördüm ölsem de gam yemem’’ dediği ‘’Saman sarısı’’ şiirinde öyle güzel seslenmişti ki ona, hepimizin diline ezber olmuştu şiiri…

 

 

‘’Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin / 1961 yazı ortalarında Küba’nın resmini yapabilir misin / çok şükür çok şükür bugünü de gördüm ölsem de gam yemem gayrının / resmini yapabilir misin üstat / yazık yazık Havana’da bu sabah doğmak varmışın resmini yapabilir misin’’

 

 

Ressam Abidin Dino ise Nazım Hikmet’e cevabı resimle değil şairin diliyle şiirle verdi.

‘’Kokusu buram buram tüten / Limanda simit satan çocuklar / Martıların telaşı bambaşka / İşçiler gözler yolunu. / İnebilseydin o vapurdan / Ayağında Varna’nın tozu / Yüreğinde ince bir sızı. / Mavi gözlerinde yanıp tutuşan / Hasretle kucaklayabilseydim / Seninle, bir daha. / Davullar çalsa, zurnalar söyleseydi / Bağrımıza bassaydık seni Nazım, / Yapardım mutluluğun resmini / Başında delikanlı şapkan,/ Kolların sıvalı, kavgaya hazır / Bahriyeli adımlarla düşüp yola / Gidebilseydik meserret kahvesine, / İlk karşılaştığımız yere / Ve bir acı kahvemi içseydin. / Anlatsaydık / O günlerden, geçmişten, gelecekten, / Ne günler biterdi, / Ne geceler… / Dinerdi tüm acılar seninle / Bir düş olurdu ayrılığımız, / Anılarda kalan. / Ve dolaşsaydık Türkiye’yi / Bir baştan bir başa. / Yattığımız yerler müze olmuş, / Sürgün şehirler cennet. / İşte o zaman Nazım, / Yapardım mutluluğun resmini / Buna da ne tual yeterdi; / Ne boya…’’

 

 

Abidin Dino Zaman zaman ülkesine gelerek sergiler açtı fakat uzun süre kalamadı. Taki 80 yaşındayken Paris’te gözlerini hayata yumana kadar. Dino’nun cenazesi İstanbul’a getirildi ve Aşiyan Mezarlığı‘nda toprağa verildi. 7 Aralık onun ölüm yıl dönümüydü. Anısına saygıyla…

Bu yazı toplam 5100 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil Yeni Arşivi