Cumartesi günü gerçekleşen CHP İl Kongresi’ne gitmekten, kongreye birkaç gün kala Bülent Sarı şahsında iki adaydan birini işaret eden ilimiz geneli tüm ilçe başkanlarından sebep caymış, cumartesi günkü yorumumda da naçizane tepkimi ifade etmiştim.

Kongreye dair hepi topu üç haberi; adaylar Bülent Sarı ile Uğraş Çiftçi’nin listelerini ve seçim sonucunu yayınladık.

Masa başı takibi diye tanımlanan habercilik biçiminde kaynağımız, emeklerini sömürmek zorunda kaldığımız il merkezi refik ve meslektaşlarımız oldu. Sömürmek için çok uğraşmadık. Siteleri tarayıp, rastgele sömürdük. Ama…

Uğraş Çiftçi’nin listesinin basına sızması bir gerekçeyle biraz gecikince 2002-2003 Bizim Kocaeli yıllarımdan mesai arkadaşım, En Kocaeli’nin sahibi Engin Şahin’i arayıp; “Uğraş Çiftçi’nin listesine ulaşır ulaşmaz mail ile yollar mısın?” deyip kongreye gelmekten niye caydığımı izah ettim.

“Duygusal tepki vermişsin?” dedi. İnceden de, örtülü şekilde mesleki bir eleştiride bulunduğu kanaati edindim ancak çok sıkışırsam savunma gerekçem gerçekçi ve belli: “Çalışma saham belli. Sınırlı sorumlu kooperatif misali Gebze, Darıca, Çayırova, Dilovası ile sınırlı, genelde iç saha takılırım. İzmit dahil her tür deplasman haberciliğini, duruma göre yaparım. Mecburiyetim yoktur.”

Ama tepkimin duygusal olduğu doğrudur. Şöyle ki;

Şahsım dahil olmak üzere iki turlu seçimin ikisinde de Kemal Kılıçdaroğlu’na oy veren kitlenin tek beklentisi; “Biraz olsun nefes alabilmek” üzerine oldu…

**

Anti-şimdi göz attım dört- parantez;

Öte yandan; kongreye dair başka her türlü kopyala yapıştır veya “Takla attır bari, az çal ki az ayıp olsun” türü “Habercilik” adındaki aleni emek sömürüsü, hırsızlık, ahlaksızlık bir yana okura yönelik saygısızlığa..

Mesleğimizin çıbanları arasında yer alan ancak Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti’nin mevcut yönetiminin hala seyirci kalıp etkili şekilde üzerine gitmediği

Bugüne kadar ismini bilmediğim iki, üçüncüsü naçizane şahsımın teşvikiyle üç aday adayı çekildi. Ola ki kasımdaki kongreye yine Cemal Kaplan başkanlığındaki tek listeyle gidilecekse aynı aymazlığın süreceği..

Bir emek hırsızlığına, hele ki başında KOGACE yöneticisi Ahmet Zeki Ayar’ın olduğu gazetenin imza atması, “Yuh artık. Pes yahu…”nun ötesinde bildiğiniz skandal olurdu.

**

…Bir tekrar bilgi; Sanat Meclisi’nin ağustos ayına dair sanatta hak ihlalleri raporunda 10 maddeden 9’unu ülkemizin değişik il, ilçelerinde tiyatroya, konsere, festivallere getirilen yasaklar oluşturdu.

Yerelimizde; hepi topu iki EYT’li emeklinin Gebze’den Ankara’ya yürüyüşü yasaklandı.

Örnekleri çoğaltmak mümkün…

Şunu öngörmek mümkün.

28 Mayıs’ta Kılıçdaroğlu’nun sandıktan çıkma olasılığı bir yana..

Kılıçdaroğlu’na Cumhurbaşkanlığı için oy veren tarif ettiğim seçmenin ben dahil kuvvetle muhtemel çok büyük bir kısmının 14 Mayıs’daki milletvekilliği seçimlerinde oy tercihi, kendi partilerinden ve partilerinin ittifakından yana oldu.

Ama ola ki; 14 Mayıs’ta da sandıktan Millet İttifakı çıksaydı, bugün yaşadığımız zamların belki tamamı ya da bir tık düşüğü yaşanacaktı.

Ama Kılıçdaroğlu, 14-28 Mayıs aralığında ülkemiz siyasi tarihi rezaletleri arasında yer edindiğini düşündüğüm, Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ’a Millet İttifakı’ndan yana tavır koyması halinde gizli kapaklı taahhüt ettiği biri İçişleri diğeri Milli Eğitim olmak üzere üç bakanlıkla o kitlenin önemli kısmına o oyu verdiğine pişman etti, ayrı mesele.

Bu yorum sitede bugün (02 Kasım Pazartesi), gazetede gerek zaman zaman yaptığı habercilik, gerek halen sürdürdüğü sayfa tasarımcılığı ile mesleğimizin gelecek vaat eden genç yeteneklerinden Tuğçe Yakıcı’nın öngördüğü gün yayınlanacak.

Malum, iş günleri. Bugünlük uzatmayayım.

Köşe yazıları da kendi çapında edebi eserlerdir ve özellikle yorumlarda “Girizgah” önemlidir. Kısa tutulması tavsiye edilir. Benim ana konuya giriş girizgâhım, bir yorum boyutunda oldu. Özeleştirimi de vermiş olayım..

Elbette haber hırsızlığı dâhil her tür emek sömürüsüne hayır ancak o haberleri kaynak göstermek, doğal ve ahlaki.

Konuyu yarın, “…Ve CHP kongresinde antiçarşafçı aday” başlıklı yorumumla irdelemeyi sürdürecek daha doğrusu, başlayacağım..