Referandum başlamadan karpuz gibi ikiye bölündük.

Birinin beyaz dediğine diğeri siyah diyor.

Referandum zaten böyle birşey.

Birinin hayır dediğine öteki evet der.

Bunun dışında başka şık yok.

En önemli konu hayır diyenlerin de özgür ortamda fikirlerini rahatça söyleyebilmeleri.

Eşit koşullarda yarış ortamı olmalı.

Referandumun temel kuralı budur.

Ancak bu kurala uyan yok.

Evet diyenler Türkiye’nin daha demokratik rejime kavuşacağını, kuvvetler ayrılığının yerleşeceğini, yargının bağımsız ve tarafsız olacağını, yasamanın güçlendirileceğini, ülke yönetiminin daha dinamik olacağını, milli gelirinin artacağını, terörün biteceğini savunuyor?!

Hayır diyenler ise tek adam yönetiminin geleceğini, kuvvetler tek elde toplanacağını, yasama ve yargının tek adamın kontrolüne geçeceğini, yabancı sermayenin tedirgin olup kaçacağını, yatırımların azalacağını, işsizliğin ve terörün bitmeyeceğini savunuyor !

Sandıktan evet çıkarsa bir süre sonra evet diyenlerin beklediği Türkiye olmazsa tam tersi olursa Türkiye otoriterleşirse, özgürlükler kısıtlanırsa, ekonomi rayından çıkarsa, terör bitmezse kısacası evet diyenler yanılmışsa sadece hayırcılar kaybetmez evet diyenlerde kaybeder.

Sandıktan hayır çıkarsa hayırcılar kazanır ama evet diyenler kaybetmez.

Çünkü hayat ve yaşam tarzı değişmeyecek.

İktidar yerinde kalacak, Cumhurbaşkanı aynı Cumhurbaşkanı olarak göreve devam edecek.

Değerli okurlar sizce bu şartlar altında evet mi daha riskli yoksa hayır mı?

Bir başka önemli konu pek çok yerde hayır diyenlere devletin güvenlik güçlerinin kullanmış olduğu şiddet insanın yüreğini acıtıyor.

Eğer amaç demokrasiyi, özgürlükleri genişletmekse bırakın insanlar düşüncelerini, hayırlarını rahatça söylesin.

Nereden çıktı hayır demek devlet büyüklerine hakaret sayılması!

Madem “eşit”şartlar altında yarışılacak öyle ise herkes birbirine hakaret etmeden yalan yanlış söylemlerle bilgi kirliliği yaratmadan fikirlerini söylesin.

Bu korku bu telaş neden?