Yüzyıllardan bu bugüne dalgaların dağlara vurmasıyla oluşan Karadeniz sahilini, ticari kârları uğruna otoyola çevirip Karadeniz halkının sahil ile olan bağını kopardılar. Sonra çaya kota koyup insanların emeklerini, tokluklarını, geleceğe dair umutlarını hiçe saydılar. Yetmedi dağlara, ağaçlara gözlerini diktiler. Akan derelerimize, dağdan kazma vurup getirdiğimiz suya el koymaya çalıştılar. Hidroelektrik santral yapağız diye doğamızı, deremizi, suyumuzu sattılar. Yetmedi doğasına sahip çıkanların yürüdüler üzerine, panzer ile cop ile biber gazlı silah ile… Yer Artvin Cerrattepe…

Bir gün önceden duyum alınmış gece nöbetçi sayısı artırılmıştı. Beklenen oldu. Sabahın erken saatlerinde maden şirketi yetkilileri, iş makineleri ve konteynırlarıyla birlikte Artvin, Rize, Trabzon, Giresun, Gümüşhane ve Erzurum'dan gelen çevik kuvvet ve jandarma ordusu eşliğinde Kafkasör Yaylası'na doğru yola çıktı. Yanlarında TOMA, zırhlı araçlar ve 2 çekici de vardı. Yolları 3 bin dolayında Artvinli tarafından kesildi. Çevik kuvvet polis ekipleri konvoyla vatandaşlar arasında barikat kurdu. Vatandaşların maden şirketinin araçlarına yaklaşmasına izin vermedi. Maden şirketinin dozerleri geçemesin diye yöre halkı yola büyük iş makinelerini yerleştirip, keskin virajların olduğu kentte her viraja barikatlar kurmuştu. Polisin araçları çekmeye çalışmasıyla başlayan müdahalede her yer yine gaza boğuldu. Ve Şirkete ait iş makineleri ve kamyonlar jandarma-polis koruması altında Cerattepe'ye ilerledi.

Saldırı sonrası Artvin esnafı kepenkleri açmadı. Hayat durdu. Artvin sokaklarında tencere tava sesleri duyuldu. Valilik önünde eylem yapan kalabalık artıkça arttı. Cerattepe'deki zorbalığa tepki gösteren Hopa halkı, direnişe destek olmak için uluslararası yolu trafiğe kapattı. İstanbul da Ankara'da düzenlenen eylemlerde "Cerattepe geçilmez, Artvin halkı yenilmez" sloganları atıldı. Samsun, Trabzon, Bursa, Antalya ve birçok kentte eylemler yapıldı. Kocaeli’nde yürüyüş yapmak isteyenlere polis saldırdı.

Artvin’in madenle imtihanı 25 yılı aşkın bir tarihe sahip. Artvin'de halkın ve çevrecilerin Cerattepe bölgesinde başlattıkları nöbet eylemi ise 21 Haziran 2015’den bu yana devam etmektedir. Uzun bir süreden beri çadır nöbeti tutarak yaşam alanlarına sahip çıkan, şiddete başvurmaksızın demokratik haklarını kullanan Artvin halkı, hükümet müteahhidi Mehmet Cengiz için baskı ve zorla yıldırılmaya çalışılmaktadır.

Şimdi 1700 metre yükseklikte 1 metre karın altında eylemler devam ediyor. Artvin'de gecenin karanlığı, doğaya zarar gelmesin diye isyan ateşleriyle aydınlatılıyor. Ve dağların soğuğuna rağmen bekleyiş devam ediyor. Ayağında kalın patikleri, ellerinde değenekleriyle ninelerimiz bile direniyor, insanlar ‘Altın bizim doğamızdır’’ diyor. Ve ağzından ‘’Biz halkımızın hizmetindeyiz’’ diyenler ‘’halk maden istemiyor, halkın istemediği şeyi yapmayalım' diyemiyor.