“Bugün sessizlik ile büyük bir ses yükselteceğiz. Bugün derinliklerin ışığa yükseldiği günün başlangıcıdır. Yaşı kaç olursa olsun 17 veya 27. Katil kim olursa olsun, bir zamanlar bebek olduklarını biliyorum. Bir bebekten bir katil yaratan karanlığı sorgulamadan hiçbir şey yapılamaz kardeşlerim.”

Rafael Dink

23 Ocak 2007

Eşi, emperyalizm ve faşizm tarafından katledilen gazeteci Hrant Dink’in cenaze törenindeki konuşmasından..

**

Doktor Ömer Faruk Gergerlioğlu

HDP Kocaeli Milletvekili veya eski milletvekili olmak üzere.

Bir haber linkini paylaştığı gerekçesiyle Kocaeli 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nin 21 Şubat 2018’de “PKK/KCK propaganda yapma” suçlaması ile verdiği iki yıl altı ay hapis cezası Yargıtay 16’ncı Ceza Dairesi tarafından oy çokluğu ile onandı. Kararın Yargıtay tarafından TBMM’ye bildirilmesiyle, TBMM Genel Kurulu’nda okunmasıyla birlikte milletvekilliği düşecek.

Gergerlioğlu’nun paylaştığı haber linkinde iki tabutun, iki tabutun başında ağıt yakan kadınlar. Tabutların biri Türk Bayrağı diğeri terör örgütü bayrağı ile örtülü ve, “Bu fotoğrafa bakıp niye bu savaşın bitirip tüketmekten başka anlamı olmadığını anlarsınız. Analar aynı, bayraklar farklı” yazılı.

**

Toplumda oluşturulmaya çalışılan algı üzerinden aslında hayli riskli bir yorumu kaleme aldığımın farkındayım.

“FETÖ’cülerden Gergerlioğlu’na destek mesajı yağdı” başlıklı bir haberin spotunda, “Terör örgütü PKK’dan sonra bir başka terör örgütü FETÖ’nün de sesi soluğu olan Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun cezası onanınca FETÖ’nün ve PKK’nın trolleri sosyal medyadan kampanyaya başladı” yazılı.

Bunun gibi 10’larca örnek sıralamak mümkün.

Ancak toplum olarak şöyle bir ruh halindeyiz..

Gerek örneklediğim haberde gerekse emsallerinde Gergerlioğlu’na verilen cezaya dair herhangi bir yorum yok..

Varsa yoksa, kim destekledi?

Öte yandan sorgulanması gereken bir detay daha var..

Madem destek mesajı atanlar FETÖ’cü..

Negatif şekilde ele alınsa dahi onların söylemlerini kullanıp meşrulaştırmak, terör örgütü sempazitanı veya üyelerinin artık her neyse, söylemleri üzerinden terör örgütü propagandası yapmak değil mi?

“Reklamın iyisi kötüsü olmaz” misali..

**

Maziye herhangi bir atıfta yok. Sorgulama yok..

Örneğin açılım sürecinde..

“Hendek” süreci öncesi o hendekler kazıldıydı. İHA diye tanımlanan İnsansız Hava Araçları dağlarda tarama yaparken neredeyse uçan sineği cinsiyetiyle birlikte teşhis ediyordu da o kazılan hendekleri mi, görmedi.

Yine aynı süreçte PKK terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın çağrısı Diyarbakır Meydanı’ndan okunduktan sonra sınırlarımıza kurulan mahkemeler için hâkimi, savcıyı kim gönderdi.

İkilenen İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerinin ikincisi öncesi kırmızı bültenle arandığı da öne sürülen, Abdullah Öcalan’ın kardeşi Osman Öcalan’ı TRT Kürdi’de konuşma yapması için kim davet etti?

“Devlet terör örgütü ile irtibata geçti” iddialarının ardından “İspatlamayan şerefsizdir” diyenler, daha sonraki süreçte evrim geçire geçire, alıştıra alıştıra o görüşmenin gerçekleştiğini ifşa etmedi mi?

Bugün ilimiz basını tarafından da terör örgütü propagandası yaptığına dair hüküm biçilen Doktor Ömer Faruk Gergerlioğlu..

İlimizde görev yaptığı yıllarda yıllarca süren ve her hafta tekrarlanan, “Başörtüsüne özgürlük” eylemlerinin düzenleyicisi Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu’nun da başkanlığını yapmıştı.

Kendisiyle geçtiğimiz aylarda Ankara’da yaptığımız röportajın birçok kısmını zaten içinde röportaj tipinde haberleştirdim. Hala tamamlayamadığım ama güncelliğini hiç kaybetmeyen konulara dair görüşlerini biliyorum.

O görüşmede daha yakından tanıma fırsatı buldum. Milli Görüşçü bir ailenin Milli Görüşçü bir evladı.

Günümüzde Milli Görüş artık iki farklı parti, iki farklı kulvardan varlığını sürdürse dahi 10’ncu ölüm yıldönümüne girmek üzere olduğumuz Milli Görüş Lideri Necmettin Erbakan’ın da FETÖ’nün “Hocaefendi” olduğu süreçte..

Üstelik aynı zamanda siyasi anlamda muhafazakâr bir hareketin lideri olarak söyledikleri, tavrı malum.

Biz henüz bir bebekten katil yaratan sistemi, karanlığı Hrant Dink’in ölümünün katlinin 14’ncü yıldönümünde de sorgulayıp aşamamışken..

Gergerlioğlu’ndan, bir güzel insandan terör örgütü propagandacısı türettik.

Memlekette hep uçlardayız.

Ya yere göğe sığdıramıyor, ya ta dibine gömüyoruz.

İzmit’teki türbana özgürlük eylemlerinin öncüsü o süreçte kimi çevreler tarafından –her ne kadar o eylemleri ben de yürekten desteklesem de-  hayli abartılı şekilde lanse edilip Gergerlioğlu kahramanlaştırılırken..

Bugün aynı çevreler aynı Gergerlioğlu’nu terörize etmekte.

Yazık, güzel ülkeme diyorum.

Yorumu bağlamakta hayli zorlandım.

Başka da bi’şi diyesim var da,

Klasik tanımla, “Silivri soğuktur şimdi” diyorum.

Başka da bi’şi demiyorum.