Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti’nin 16 Ocak Basın Onur Günü’nü bu yıl da Türkiye genelinde duyurduk.

Hedefimiz, Mustafa Kemal Atatürk’ün 16 Ocak 1923’de ilk ve tek basın toplantısı yaptığı ve bu toplantıda Cumhuriyet’in ilanı ile ilgili bilgiler verdiği bu anlamlı günün sadece Kocaeli’de değil tüm Türkiye’de kutlanmasını sağlamak.

16 Ocak, sadece gazeteciler ve Kocaeli için değil tüm Türkiye için önemli bir tarih. 16 Ocak Basın Onur günü mutlaka tüm Türkiye’de resmi kutlama takvimlerine alınmalı. Bu yüzden son 2 yıldır Türkiye’nin dört bir yanından cemiyet başkanlarını kutlama programlarına davet ediyoruz.

Bu yıl yine 15-16-17 Ocak tarihlerinde şehrimizde ağırladık, bu gurura ortak ettik. 16 Ocak’ta Basın Onur Günü’nü, Atatürk’ün ilk ve tek basın toplantısı yaptığı yerde yani Av Köşkü’nde kutladık. Yer darlığı ve protokol bölümünün kısıtlı olması nedeniyle sorun yaşadık, bazı misafirlere mahcup olduk ama sağ olsunlar pirinç tenceresinin içindeki küçücük taşı görmediler.

30’uncu kuruluş yıldönümümüz için hazırladığımız dergi sayesinde elde ettiğimiz gelirle sahibi olduğumuz mülkün tapusunu üyelerimiz ve misafirlerimizle paylaştık. Kendi yağımızla kavrulma yolunda önemli bir adımdı.

Aynı törende, geleneksel gazetecilik yarışmasında dereceye giren meslektaşlarımıza ödüllerini verdik. Gözlerindeki sevince, yüzlerindeki gurura biz de ortak olduk ve aynı heyecanı yaşadık.

Gebze bölgesindeki meslektaşlarımın 5 kategoride 3 birincilik, 2 ikincilik, 2 üçüncülük ve 2 mansiyon ödülü kazanması beni ayrıca mutlu etti.

Yine aynı gün Türkiye’deki diğer cemiyet başkanları ve federasyon yöneticilerinin katılımıyla Anadolu Zirvesi adıyla yerel medyanın sorunlarını konuştuk.

Yine aynı akşam tüm kentteki meslektaşlarımızla Basın Onur Günü balosunda bir araya gelerek günün yorgunluğunu keyifli bir ortamda çıkardık.

Bir gün sonra, Darıca Medya Evi’nin açılışını yaptık. Bu mutluluğa da Türkiye’nin diğer illerindeki cemiyet başkanlarını ortak ettik. Misafir cemiyet başkanları bu projeyi çok beğendiler ve kendi şehirlerinde uygulayacakları bir proje olarak kabul ettiler.

Aynı gün misafirlerimizi bölgemizde gezdirdik, yemek ikram ettik en sonunda da memleketlerine uğurladık.

Bu misafirlerimizin gerek bize ilettikleri gerekse sosyal medyadaki düşüncelerini görünce inanın çok mutlu olduk ve doğru yolda olduğumuza inandık.

Daha bir yılı yeni geride bıraktık. 2 tane ulusal çapta büyük organizasyona imza attık. Üyelerimizin tüm ihtiyaçlarına yönelik var gücümüzle çalışıyoruz. Üyemiz olmasa da, tüm muhabirlere ücretsiz ulaşım imkanı sunuyoruz, aracı olanlara ücretsiz otopark imkanı sağlıyoruz, hiç reklamını yapmasak da çeşitli dönemlerde ihtiyaç sahibi meslektaşlarımıza erzak ve çeşitli yardımlarda bulunuyoruz. İyi ve kötü günlerinde hep yanlarındayız, iç içeyiz. Cenazeleri beraber kaldırıyoruz, düğünlerde oynuyoruz, hastalıklarında çözüm arıyoruz. Mesleki gelişimleri için eğitimler veriyoruz, sponsorluk anlaşmalarıyla indirim olanakları sağlıyoruz. Ziyaretlerde bulunup birlikte neler yapabileceğimizi konuşuyoruz.

20 yıllık konut hayalini gerçeğe dönüştürüyoruz. Dile kolay geliyor, bu gerçekten de önemsiz bir proje mi?

Biz bu kadar çalışırken karşılığında manevi haz dışında bir beklentimiz olmadı. Alkış da istemiyoruz, madalya da.

Yarın öbür gün, ‘iyi çalıştılar’ demesi yeter. Bu hizmetleri yapan yönetim kurulunda ismimizin yazılacak olması bize verilen en büyük ödüldür.

…

Bardağın boş tarafını görmek isteyenler mutlaka bir eksiklik bulacaktır. Elbette eksiklikler olacaktır ama pireyi deve yapanların iyi niyetli olduğunu düşünmüyorum.

Törenlere AKP’li belediye başkanları ve milletvekillerinin katıldığı ama CHP ve MHP’lilerin katılmadığı konuşuluyor. Aynı gün CHP’nin kurultayı ve MHP genel başkanının da ameliyatı vardı, nedense muhalefet partilerimiz Basın Onur Günü’ne temsilci göndermeyi düşünmediler. Kaldı ki 13 belediyenin içinde CHP ve MHP’li belediye yok.

Gazetecilik yarışmasının jürisi de Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi’ydi. Eğer jüri yönetim kurulu ya da gazeteciler olsaydı yine eleştirilecekti. Gebze bölgesi ilk defa bu kadar ödül alıp damga vurmuşken, 5 kategoride 3 birincilik, 2 ikincilik, 2 üçüncülük ve 2 mansiyon almışken bence bunun gururu yaşanmalıydı diye düşünüyorum.

Dediğim gibi, bardağın dolu tarafından bakmak isteyenler de olacaktır, bardağın boş tarafını da. Eleştirilere de saygı duyarız, hakaret ve karalama olmadığı sürece…

Son söz: Benim ve yönetimdeki birçok arkadaşımın sarı basın kartı var. Bu kart ile tüm Türkiye’de ücretsiz ulaşım hakkına sahibiz ama Kocaeli’de otobüslere para ile biniyoruz çünkü sarı basın kartı olmayan ama sokakta muhabirlik yapan birkaç arkadaşımız daha bu olanaktan yararlansın diye. Umarım ne demek istediğimi anlamışsınızdır.