Zor günler
Öyle bir süreçten geçiyoruz ki, rejimde yaşatılan değişiklik girişimi, ister istemez yaşamı da altüst ediyor.
Hele ki, sisteme ve de mevcut iktidara muhalifseniz...
Son birkaç haftadır Suriye topraklarında devam eden İdlip gerginliği, Libya'daki operasyon girişimi, görevini yapan gazeteciler üzerindeki baskılar ve tutuklamalar ile mülteciler.
Bu başlıklar toplumsal psikolojiyi bozmaya yetecek sonuçlar doğurunca, zaten gergin olan iç siyaset, iktidar ve ana muhalefet arasında onarılamaz yaralar açtı. Yazmaya bile utanacağım sözcükler önce muhalefet lideri için sonra da AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı için kullanıldı.
Doğal sonuç olarak da, TBMM'de görülmemiş kavgalar yaşandı.
O yüzden zor günlerden geçiyoruz...
İdlip gerginliği doruğa tırmanınca gencecik askerleri toprağa vermek zorunda kalan ülkemdeki siyasal atmosfer doğal olarak sertleşti.
Libya’daki operasyon henüz istenilen sonuç vermezken, istihbaratçı bir subayın yaşamını yitirmesinin kamuoyundan gizlenmesi ve cenaze töreniyle ilgili haberler sonrası başlatılan soruşturma nedeniyle ODA TV'den 3 gazetecinin tutuklanması başka bir gerginlik başlığı oldu.
Bu gelişmeler, bize "Faşizmin klasik taktiği SÜREK AVI'nın hukuk tanımaz yaklaşımını" anımsattı.
Yaşananları belki de en iyi özetleyen Ataol Behramoğlu'nun şiiri oldu.
Benim nikah şahidim olan sevgili şairimiz Behramoğlu, SUÇLUSUNUZ başlıklı şiirindeki şu dizelerle bir kez daha ölümsüzleşti...
"Suçlusunuz, umudun cellatları
Katilleri iyiliğin, merhametin,
Ellerinizde çocuk kanı
Ruhunuzda küf, Nefret, irin
Suçlusunuz savaş dostu, silah sevici,
Tedirgin olan yaşamak sözcüğünden
Acımasızsınız ölüm gibi
Karanlıksınız, en karanlık geceden
İblissiniz, şeytan, azrail, deccal
Ocak söndüren, kan emici, günahkar, gaddar
Fıtratınızda düşmanlık, kin
Mayanızda lanet var
Cehennem daha az ürkütücüdür
Saraylarınızın heyulasından
Din tüccarları, anahtarını zindanlarının
Cennetin anahtarı diye pazarlayan
Suçlusunuz, ölüm kapıyı çaldığında
Mirasınız çürümüşlük olacak
Dünyayı kefen gibi örten bir gökyüzü
Bereketini yitirmiş bir toprak
Sonra hiç yokmuş gibi unutulup
Silineceksiniz dünyanın belleğinden
Bir korku ve ibret öyküsü kalacak
Gelecek kuşaklara sizden...
Bu zor günleri ne kadar yalın ve özlü olarak anlatıyor değil mi ?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.