ZAMANSIZ ÖLÜMLER ÜLKESİ
Ayşe Bilgilioğlu ile eşi Bahattin Bilgilioğlu el ele bekliyorlardı Güvenpark durağında binecekleri arabayı. Cenaze arabası Ayşe’yi, Ambulans Bahattin’i aldı. Çermik Ailesi’nden anne baba ve kız olmak üzere üç kişi durağa birlikte gelmişlerdi. Birlikte gittiler. Dorukhan Yusuf Özdemir, bir basketbol takımının kaptanıydı. Kaptanlık pazubandı kolunda takılı kaldı. Gazi Üniversitesi öğrencisi Sümeyra Çakmak, bineceği arabanın gelmesini bekliyordu. O araba o durağa o akşam gelmedi.
Anne ve babasını erken yaşta kaybeden Oğuzhan Dora’nın kızı da babasını erken yaşta kaybetti. Murat Gül, Fazla mesaiye kalmıştı, fazla görüldü yaşaması. Berkay Baş: ODTÜ öğrencisiydi, ağaç dikmeyi seviyordu. Fidanlara kıyanların ülkesiydi burası. Mehmet Alan tarihi bir müzede çalışıyordu ve katiller onun canını alarak tarih yazdıklarını zannediyordu. Mehmet Emre Çakar, karaciğer hastalığını yenmek için ailesiyle birlikte Ankara’ya taşınmıştı. Babası karaciğerini verecekti. Aldığı haber sonrası babanın ciğeri parçalandı.
Kulağında kulaklığı durakta beklerken ve ‘’ "Yaşamdan çok ölüme yakın olduğun için / Seni bu denli yıktıkları için / Yeni bir isim verdim sana / Destina’’ şarkısını dinlerken hoşça kal diyordu Destina Peri Parlak’a hayat. ‘’Beni hep sev olur mu dedi’’ Nusrettin Can, Zeynep Başak Gülsoy’a, Zeynep gülümsedi seni ölene dek seveceğim dedi beklerken durakta. Yakın arkadaşı Ali Deniz’i Ankara’da 10 Ekim gerçekleştirilen intihar saldırısında kaybetmişti Ozan Can Akkuş… Ardından “O temiz adam her zaman sizin yakanızda bizim kalbimizde kalacak” demişti.
Elvin Buğra Arslan Takımı Gençler birliğinin maçını izlemiş, maç berabere bitmiş Elvin Güvenpark’a doğru gitmişti. 15 yaşındaydı Atakan Eray Özyol. Dershaneden çıkmış evine gitmek üzere durağa gelmişti. 2,5 ay sonra doğacak olan bebekleri için alışverişe çıkan 42 yaşındaki Songül Bektaş, Güvenpark’ta bulunan banklara soluklanmak için oturmuştu ve suçsuz, emekçi insanları katledip ‘’T.C. ‘ye’’ gününü gösterdiğini sanan zavallılar yüzünden o gün buna benzer otuz yedi yaşam hikâyesi son bulmuştu.
28 Aralık 2011 Uludere Roboski Katliamı‘nda 34 yoksul köylü bombalanarak öldürüldü. 11 Mayıs 2013 Reyhanlı Katliamı‘nda 54 kişi öldürüldü. 13 Mayıs 2014 Soma Katliamı‘nda 301 maden işçisi öldü. 5 Haziran 2015 Diyarbakır Katliamı‘nda 5 kişi öldürüldü. 20 Temmuz 2015 Suruç Katliamı‘nda 33 kişi öldürüldü. 10 Ekim 2015 Ankara Katliamı‘nda 100 kişi öldürüldü. 12 Ocak 2016 Sultanahmet Katliamı‘nda 10 kişi öldürüldü. 17 Şubat 2016 Ankara Merasim Sokak Katliamı‘nda 29 kişi öldürüldü. 13 Mart 2016 Ankara Katliamı‘nda 37 kişi öldürüldü. 19 Mart 2016 İstanbul İstiklal Caddesi Katliamı‘nda 5 kişi öldürüldü.
Bir tarafta cennete gitmek için yeryüzünü cehenneme çevirenler, diğer tarafta savunmasız, suçsuz insanları katledip intikam aldığını düşünenler, öteki tarafta sarayın saltanatı için tüm insanlık dışı savaş uygulamalarını sergileyenler. Ve tüm bu ablukanın içinde hayatta kalma savaşı veren bizler. Ölen, acı çeken, üzülen, ömrü mahvedilen, yaşamı kahredilen anbean birbirlerine düşman edilen bizler...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.