Anayasaya göre, seçimlerin hangi sürede, ne zaman ve nasıl yapılacağı açıkça belirlenmiştir.

Ayrıca, ülkeyi kim yönetebilir, hükümet nasıl kurulur, kimler belediye başkanı olur, Cumhurbaşkanı nasıl seçilir, hepsi yasalarla güvence altına alınmış.

Anayasamız, hukuk devleti olduğumuzu açıkça ifade etmiştir.

17 Aralık sonrası ortaya saçılan iddialar  dört bakanı koltuğundan etti.

Bugün TBMM olağanüstü toplanacak.

Bu toplanmanın gerekçesi, istifa eden bakanların suçlandıkları fezlekeler mecliste görüşülecek.

Eğer görüşme sağlanabilirse tabi.

Hükümet büyüklerimiz ve Ak Parti’nin ileri gelenleri yolsuzluk ve rüşvet suçlamalarından kurtulmak için “sandığı” işaret ediyorlar.

30 Mart seçimlerine şurada 11 gün kaldı.

Yapılacak seçimlerde yüzde şu kadar oy alabilirlerse; kendi anlayışlarına göre temize çıkmış olacaklar.

Israrla bu konu üzerinde duruyorlar.

Geçen gün bir dostum şaka yollu şöyle bir ifade kullandı:

“Bu ülkede yüzde kaç oyla aklanmış olunur?”

Şimdiye kadar hiç hesapta olmayan bir konuydu.

Siyasetin olaya bakış açısını esas alırsak, yerinde ve zamanında bir soru.

Sahi, yüzde kaç oyla tüm yanlış işlerden kurtulunur?

Acaba vatandaşların kafasında bu tür soru işaretleri doğrultusunda Anayasa değişikliği olma ihtimali var mı?

Mesela yüzde otuzun üzerinde oy alan bir iktidar kamu ihaleleri üzerinde istediği tasarrufu sağlayabilir mi?

Veya yüzde 45’in üzerinde oy alırsa milyar dolarlık suiistimal serbest olur mu?

Dahası var…

Yüzde 60’ın üzerinde oy alan bir iktidar protesto gösterilerine katılan yurttaşlara istediği davayı açıp, istediği şiddeti uygulayabilir mi?

Hatta daha yüksek oy almak suretiyle insan öldürmek, sakat bırakmak gibi insani olmayan yöntemlere baş vurabilir mi?

Tabii ki, bunlar bizim gibi demokrasi ile yönetilen ülkelerde yaşanmaz!