YENİ DEMEKLE YENİ OLUNMAZ
Her gün yaşamımıza yeni sözcükler ilave ediliyor.
Buna yeni dönemin mühendislik harikası demek daha doğru olur.
Yeni Türkiye’de inşaat asansöründen 32 kat aşağıya çakılarak ölenlerin ardından Fatiha okumaktan başka bir şey yapılamadı.
Yeni Türkiye işçi ölümleri üzerinde yükseliyorsa, harç karıyorsan genç ölülerinle; beton döküyorsun denizine, çayırına, toprağına, yeşil alanına.
Farkında mısın olup bitenlere.
Yeni Türkiye’de üniversite okuyan fidan gibi çocuklar harçlıklarını çıkartmak için ölüyorsa inşaatlarda, bunun bir cevabı olmalı elbet.
Her yer 4+4+4, her yer imam hatip, her yerde itaat sesleri yükseliyor.
Bak Soma hala duruyor orada!
Gencecik ölülerine insanlar ağıt yakmayı sürdürüyor.
“Yoksulun yaktığı kömürü zengin mi çıkartır” demeye geliyor bazı açıklamalar.
Harç karma makinesi, TOMA, biber gazı ve beton, şantiye ve mezarlık.
Hepsinin derin bir anlamı var.
Göğsümüzün üzerine dökülen beton yığınları, bütün bunlar yetmezmiş gibi vicdanların üzeri toprakla kapatılıyor.
Gencecik çocuklara ağıt yakan anneleri unutmadık bile.
Birileri çok kazanması için ille de anneler gözyaşı mı dökmeli.
Yeni Türkiye’den kasıt bu mu yoksa.
Daha ne kadar acı çekecek bu topraklar üzerinde yaşayan insanlar.
Bugün 12 Eylül’ün yıl dönümü.
Aradan geçen onca zaman içerisinde değişen bir şey yok.
Hala acı çekiyor insanlar kapı önlerinde.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.