Dev bir billboard, üzerinde genç bir bayan fotoğrafı...
Altında kocaman harflerle yazıyor:
"Canımın istediği her hastaneye gidebiliyorum."
Genelde hastane mağduru olan ben, bunu görünce ne tepki vereceğimi bilemedim.
Gülsem mi, ağlanacak halimize?
İkileminde gidip geldim bir an...
Karşında bir afiş nihayetinde, muhatap almam mümkün değil.
Kardeş sen nerede yaşıyorsun?
Nereden bahsediyorsun?
Ne içtin? falan diye soracağım da, biliyorum cevap veremez...
Yer : Hani herkesin canının istediğinde girebildiği özel hastanelerden biri.
İçeri girince, solda danışmanın üstüne kocaman yazmışlar:
"Bu hastanede % 200 üzerinde ücret alınabilmektedir."
Yani  demek istiyor ki ;
Sen SSK, Bağkur; Emekli sandığına güvenme.
Onların bize ödediği devede kulak.
Bu yüzden, onların bize ödeyeceğinden % 200 fazlasını senden alacağız.
Neyse, hadi verdik. İçeri girdik, muayene olduk ama net teşhis konulamadı.
Hadi kan, idrar tahlili ve olmuşken garanti olsun röntgen çektirin.
Önce vezneye kayıt açtırın.
Yani para ödeyin demenin diğer ifade şekli
Hadi onları da yaptık, sıra ilaçlarda, eczaneye gittik.
İlaçlarınızın muadili yok, piyasada bulunmuyor.
Ama bir tane muadili var, onu da SGK ödemediği  için siz alacaksınız.
Mecbur alacaksın, başka alternatifin yok ki, ilaç bu.
SGK'nın ödediği diğer ilaçlara katkı payı ekle.
Ortalama bir hesaplamayla,  158 TL tutarı.
Devlet hastanesine gideyim desen, muayene ücretini düş, tutar 118 TL.
Sağlıkta reform projesinin sonuçları bunlar, tam  rezilliğe dönüştürdüler.
İnsan sağlığını önemseyen yok...
Bir de dahiyane buluşu olan, genel sağlık sigortası (gss) var.
Yani gelire göre .
Ayrıca piyasada 7 bin civarı ilaç mevcut ve bunlardan en az 500 tanesinin bu kurumlarda mutlaka bulunması gerekiyor. Bunun yanında fiyatları ilaçlara göre çok daha yüksek 200-300 malzemenin de olması lazım.
Özellikle ortopedi, nöroşirurji alanlarında binlerce ytl’ye varan malzemenin, ilaçlarla birlikte 
hastanede bulundurulması bu koşullarda maddeten mümkün değil.
Tebliğin uygulanma şansı yok. Sistemin mutlaka gözden geçirilmesi lazım. 
Tarafların yan yana gelerek bu işin nasıl çözüleceği konusunda soğukkanlılıkla, birbirini suçlamadan
 kurumlar arası gerginliğe yol açmadan meseleyi gözden geçirmeleri lazım.
Lafla yürütülen peynir gemisi yürümez.
Asgari ücret alan vatandaş, gitsin bakalım canının istediği hastaneye de muayene olsun.

Hepsi  yalan dolan, gösteriş.

Yok öyle sağlıkta  reform falan...

Ama şu bir gerçek ki, sağlıkta dönüşüm kesinlikle var...

Sağlıcakla kalın...