Öğrenmenin sınırı yok.

Her gün bir şeyler öğreniyoruz.

Öğrendiğimiz konular uzun süreli olmuyor.

Çünkü sürekli kurallar değişiyor.

Geçtiğimiz yıl eğitimde önemli sıkıntılar yaşandı.

Bu yıl ise hem okullardaki fiziki şartlar hakkında bilgi sahibi olamadık hem de öğretmen ve yönetici eksikliği sır gibi saklanıyor.

Şimdi aklıma şöyle bir soru sormak geldi.

Eğitim yavaş yavaş adım adım hem ticarileşiyor hem de siyasi iktidarın eline geçiyor.

Bu yüzden ticari ve siyasi sır kapsamına girmesi muhtemel olabilir.

Hangi okulda kaç öğretmen açığı var, hangi okulda kaç derslik ihtiyacı var bilgilere sahip değiliz.

Milli Eğitim’de pembe tablolar çiziliyor.

Öğrenciyi eğitecek öğretmen sıkıntılı, sorunlarını konuşamıyor.

Okul müdürlerinin nasıl nereye atanacağı belli değil.

Milli Eğitim müdürlükleri karpuz seçer gibi müdür seçmeye zorlanıyor.

Görevden alınan müdürlerin akıbetleri son güne bırakıldı.

Anlaşılan Milli Eğitim’in görevden alınan müdürlere ihtiyacı kalmadı.

Pazartesi günü eğitim ve öğretimin başlamasına rağmen görevlerine son verilen öğretmenlerin nerede çalışacağı Pazartesi geç saatlerde belli oldu.

Gebze’de görevden alınan lise müdürleri İmam Hatip Lisesi’ne toplanmış burada gidecekleri okullar belirlenmiş.

Bu işi son güne kadar bırakmanın anlamı neydi.

İlköğretimde görevden alınan müdürler ise Mehmet Akif İlköğretimde toplanmış.

Bütün bunlar sır gibi saklanıyor.

Sonuçta hiçbir şey gizli kalmıyor.

Orada neler konuşulduğu bir şekilde kamuoyuna yansıyacak.

Bu gerçekleri nereye kadar gizleyeceksiniz.

Bu eğitim sistemi kaliteli insan yetiştirmesi olanaklı değil.

Sanırım hedeflenen tek amaç okulların iktidarın kontrolüne geçmesini sağlamak.

Bu durum gösteriyor ki adım adım AKP Devletine doğru gidiyoruz.

Bir eğitim yılı daha sorunlarla başladı.