BARBAROS TANTAN

BARBAROS TANTAN

Nereden nereye !..

Nereden nereye !..

Eğitim, bir toplumun temeline konulan en önemli harçtır. Bu bizim için de böyle, dünya için de...
   Ülkemiz, cumhuriyetle birlikte kazandığı demokratik, laik ve bilimsel eğitim perspektifini ne yazık ki aradan geçen 96 yıla rağmen koruyamadı ve koruyamıyor. Bu eksendeki karma eğitim modeli de yavaş yavaş terk ediliyor.
   Bu alandaki değişimin geldiği noktayı daha iyi anlamak için eğitimin geçen yılki karnesine bakmak yeterli olmasa bile önemli veriler sağlayacaktır.
   Mesela, okullardaki şiddet. En aktüel örneklerinden biri akademisyen Ceren Damar’ın öğrencisi tarafından öldürülmesidir.
   Atama bekleyen öğretmenler başka bir başlık.
   400 binden fazla öğretmen adayı atama bekliyor. Ama, şubat ayında yapılacak olan atamalarda kontenjan 20 bin olarak belirlenmiş.
   Diyelim ki KPPS’den yeterli puan aldınız ve atanacaksıniz. Bu kez de önünüze sözlü mülakat çıkıyor. İşte o mülakata katılan yüzlerce aday, sözlü ortalaması düşürülerek atanmıyor.
   Bunlar yetmiyormuş gibi laik-bilimsel eğitimin köküne "anaokullarındaki Kuran protokolü" ile dinamit koyuluyor.
   Türkiye’den hiçbir devlet üniversitesi uluslararası derecelendirilmelerde başarı sıralamasında ilk 500’e giremezken, akademide ‘örtülü kadro’ dönemi başlıyor.   Akademik norm kadro yönetmeliği YÖK’ten üniversite yönetimlerine devrediliyor.
   AKP iktidarının İmam Hatiplileştirme politikasının gerçeklerle bağdaşmadığı, bizzat MEB’in yayımladığı faaliyet raporuna yansıyor. Buna göre, imam hatipler devamsızlık ve yılsonu başarısızlığında diğer okul türlerini geride bırakarak ilk sıraya yerleşti.
   Hal böyleyken, Hazine ve Maliye Bakanlığı 2018 yılı tasarruf tedbirleri kapsamında MEB bütçesinden de milyarlarca liralık kesinti yapıyor.
   Bu kadar karmaşa içerisinde başarı oranı nedir diye bakınca da, tamamen flu ve başarısız bir fotoğraf görülüyor.
   YÖK, 2018-2019 eğitim öğretim yılında üniversiteye giriş sınavın da en başarılı olan lise türlerini açıklarken, dikkatimiz doğal olarak imam hatiplerin elde ettiği sonuçlara yöneldi.
   O da ne ?
   YÖK istatistikleri, imam hatip liselerinde üniversite sınavına başvuran107 bin 626 öğrenciden yalnızca 16 bin 285’inin dört yıllık bölümlere yerleşebildiğine işaret ediyor.
   Böylece, bakanlık bütçesinin büyük bölümünün aktarıldığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’ne bağlı imam hatip liselerinin lisans bölümlerine yerleşme oranının yüzde 15’te kaldığını görüyoruz.
   Bir de zorunlu derslerdeki değişim var. Zorunlu derslerin sayısı azaltılıp seçmeli derslerin sayısı artırılırken sistem deyim yerindeyse başarısızlığa mahkum edildi.
   Çünkü, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi zorunlu ders olurken, Felsefe alanı dersleri seçmeli oldu.
   Başlıktaki soruyu sormanın tam zamanı.
   Net yanıt verip toplumu ikna edecek bir tek yetkili bile bulunamayacağı o kadar aşikar ki, bunu bakan Ziya Selçuk bile gizleyemiyor...

Bu yazı toplam 2238 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
BARBAROS TANTAN Arşivi