Fatoş Özut Kırtay

Fatoş Özut Kırtay

Müjde ! Müjde!

Müjde ! Müjde!

Müjdeligimi peşin isterim.
Tarihe not düşmek gerek.
Büyük bir devrim gerçekleştirildi.
El yazısı kaldırıldı.
Çocuklara yapılan çin işkencesi bitti.
E tabi , ebeveynler ile öğretmenlerin de gözü aydın.
Kurtuluş günü gibi, özel bir gün 
Davul zurna çalınsa az gelir.
Yıllardır süren çilemiz bitti.

Yıllardır bu öğretinin yanlış olduğunun altını çizerek dile getirdik.
Dört artı dört zırvalığı yüzünden,  okul olgunluğu oluşmayan oyun çocukları, sıralara erken oturtuldu.
Bahçede oyun oynama çağında olduklarından, kalemi-kagıdı bir şeye benzetemediler de, silgiyi araba, kalemi roket yaparak güya ders dinlediler.
Küçücük parmaklarının kas gelişimi tamamlanmadığı dan, ağrıyor, yoruldum diyerek ağladılar.
İlim ve bilime hizmet için yapıldı bunlar, birilerinin deyimiyle.
Eğitim sistemini laboratuvar arenasına çevirenlerin, kobay denekleri oldu çocuklarımız.
En başından beri,bu uygulamaların yanlışlığı aşikârdı.
Görünen köy kılavuz istemez.
Köy  ortadaydı, görmediler, göremediler.
Koltuk sevdasına kapılıp, statü aşkları vicdanlarını kör etti.
Sonuç ortada...Yine fiyasko...
Bir sürü mutsuz çocuk, yolun başına döndürüldü.
Hani rahmetli Kemal Sunal'ın bir filmi vardı.
İki deli tımarhaneden kaçıp,bir köye kaymakam ve yardımcısı olmuşlardı.
Ancak o köylüler şanslıydı çünkü deliler vicdanlıydı.
Köye, huzur,adalet getirmişlerdi.
Bu meselden, basit bir sonuç cümlesi çıkıyor.
Akıllının vicdansızı kayıplar verdirir.
Vicdansız akıllıların şerrinden korusun tanrım.
Egitim sektöründe olduğum için, yapılan yanlışların ceremesini bire bir yaşadım.
Yapamıyorum,elim ağrıdı, yoruldum diyen miniklerimin göz yaşlarını çok sildim.
Bırak yapma diye haykırmak istedim, karşıma 'müfredat' denilen gardiyan çıktı.
Dolu dolu yedi yaşında okula başlaması gereken çocuklar, altı hatta beş yaşında sıralara oturtuldu.
Yaratılışa aykırı olarak davranıldı.
Gelişim tablosunu bilmeyenlerin hazırladığı belli olan bu yap-boz eğitim sisteminin sonuçları ortadaydı zaten.
Daha en başından...
Olan, ilim ve bilim neferleri yerine konulan çocuklara, dolayısıyla geleceğe oldu.
Kimin umrunda!
'Ölen ölür,kalan sağlar bizimdir' mantıksızlığı hâlâ devam etmekte.
Eğitimdeki değişimleri takip edemiyoruz artık.
Bilgi almak için danışanlara, emin olarak bilgi verilemiyor.Bir bakayım detaylı olarak, dönerim size diyoruz.
Akşamdan sabaha bir şey değişmiştir mutlaka düşüncesi yerleşti zihinlere.
Egitimde ne yazık ki sonlardayız.
Gelişmemiş ülkeler ile aynı sıralarda.
Papua Yeni Gine,Uganda, Mozambik'den ilerideyiz şükür.
Eskilerin deyimiyle,  'alem gitti aya,biz gideriz hâlâ yaya.,
Kelimeler mizahı gelse de, yaşananlar aslında son derece trajikomik.
Bir ülkenin gelişiminin mihenk taşı, eğitimdir.
Eğitim iyi olursa, geleceğe yönelik sağlam temeller oluşturulur.
Akıllı tahtalar, tabletler vermek  eğitimde reform değildir.
Bu uygulamalar ile , çocukların yaratıcılığının yok ediliyor,hayal kurma yetileri azalıyor.
Eğitimde alınan yeni karara göre,el yazısı, güzel yazı dersi olarak işlenecek.
Bizim jenerasyonun eğitim döneminde de böyleydi.
Doğru karar verilmiş.
Zararın neresinden dönülürse kârdır.
Darısı diğer hataların başına...
Umutla kalın...

Bu yazı toplam 1070 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatoş Özut Kırtay Arşivi

NESİL

18 Eylül 2024 Çarşamba 07:02