İYİKİ VARSIN CUMHURİYET...!
Cumhuriyetimiz 93 yaşında.
Bugün laik, devrimci cumhuriyetimizin 93. kuruluş yılını kutluyoruz.
İçeriden ve dışarıdan yürütülen onca saldırılara rağmen Cumhuriyet’in düşünce sistematiği dimdik ayaktadır.
Onun için Cumhuriyet “fazilet”tir.
Yıl 1930, çıkartılan bir yasa ile önce kadınlara belediye seçimlerine katılma daha sonra köylerde muhtar olma, ihtiyar heyeti meclislerine seçilme hakkı tanındı.
İlerleyen tarihte kadınlarımızın milletvekili seçme ve seçilme hakları 5 Aralık 1934’de anayasa ve seçim kanununda yapılan yasa değişikliği ile yer buldu.
Aradan geçen 93 yıl içerisinde köylü çocukları kent soylu ve toprak ağalarının çocukları ile eşit koşullarda yarışır hale geldi.
Yaşadığımız coğrafyada Türkiye dışında eğitimli, çağa uygun kaç ülke sayabiliriz.
Önemli olan sadece okur-yazar olmak değildir.
Yetişmiş insan gücü ile bilgi toplumuna ulaşmaktır.
Bugün birilerinin hakaret ettiği laiklik sayesinde büyük başarılar elde edildi.
Sadece eğitim alanında Cumhuriyet öncesi ve sonrası kıyaslama yapacak olursak sanırım elde edilen başarıları daha iyi bir şekilde görmek mümkündür.
Örneğin Cumhuriyet öncesi kadın ve erkekler nüfusunda okur-yazar oranı çok düşüktür.
Bu rakam %5 ile %8 arasında sınırlıdır.
Osmanlı Türkiyesi’nin üretim gücü kendine yeterli değildi.
Cumhuriyet’in kurulması ile birlikte tarımda, sanayide, eğitimde kısa sürede önemli başarılar elde edildi.
Her gelişmeyi din kurallarına göre yorumlayan bazı istismarcılar en son olarak Farabi ile İbn-i Sina’yı inançları üzerinden sorgulamaya başladı.
Kadını aşağılayan siyasal anlayışa iktidar çevreleri sessiz kaldı.
Cumhuriyet kadına vermiş olduğu değer giyim-kuşam üzerinden sorgulanmaya başlandı.
Hiç bir dönem kadın bu denli aşağılanmadı, şiddete maruz bırakılmadı...!
En son evlilik yaşı 12 yaş sınırına çekilmek istenmektedir.
Cinsiyetçi politikalar kadını toplumsal yaşamdan ve üretimden hızla kopardı.
Eğitilmiş kadın sağlıklı bir nesil yetiştirir!
Cumhuriyet eşit yurttaşlık temelinde kuruldu.
Bilgiye, bilime önem verildi.
Bu ülkenin aydınlık yüzünü karartmaya çalışanların hiç biri şeriatla yönetilen ülkeleri tercih etmiyor.
Türkiye dışında başka bir ülkede yaşamak zorunda kalsalar ilk tercih edecekleri ülkeler laiklikle, demokrasiyle yönetilen ülkeler olduğunu görüyoruz.
Demek ki, bu konuda bile samimiyetsizlik var.
Suudi kadınları Türk kadınlarının elde etmiş olduğu hakları 80 yıl sonra elde etmek için imza kampanyası yürütmekte.
Bütün bu olup bitenlerin bir anlamı olmalı.
Hayat bize bir gerçeği gösterdi, kadını değersizleştiren bir toplum her türlü kötülüğü içinde barındırır.
Yaşanan bunca gerçeğin ardından iyi ki Cumhuriyet var diyebiliyoruz...!
İyiki bu topraklarda Mustafa Kemaller, İsmet İnönüler, Nazım Hikmetler, Hasan Ali Yüceller yaşamış...
Vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetişmesine imkan sağlamış...!
İyiki birilerinin kulu olmamışız.
İnsanların cehaleti üzerinden saltanat sürenlerin elbet birgün saltanatı son bulacaktır...!
Karanlığın saltanatına inat yaşasın demokratik, özgürlükçü, barışcıl, eşitlikçi CUMHURİYET...!
İyi ki varsın...!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.