AKP bütün eğitim sistemini kendi iktidarını güçlendirmenin ve geliştirmenin bir aracı olarak kullanıyor. Resmen bürokrasinin bütün katmanlarını arkasına alarak, eğitim sistemini kendi anlayışı doğrultusunda, piyasacı ve Sünni İslam şeklinde örgütlemeye çalışıyorlar. AKP Türkiye’nin hemen her yerinde, her gün bu doğrultuda bürokrasi ile iç içe çalışmalar yapıyor. Projeler geliştiriyorlar. Valilikler, Kaymakamlıklar, Milli Eğitim Müdürleri vb AKP’li gibi tutumlar alabiliyorlar.

Dilovası’nda yaşanan İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Kaymakamlık ve AKP Gençlik Kolları’nın, birlikte yürüttüğü çalışmada bunlardan biri.  

AKP Dilovası Gençlik Kolları’nın düzenlediği “Kariyer ve Gelecek Planlaması” konulu seminer için Dilovası İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü okullara yazı yazarak katılımın sağlanmasını istedi. Yazıda Şube Müdürü Songül DERELİ imzası ile şu ifadeler kullanıldı: “AKP Dilovası Gençlik Kolları Başkanlığı’nın 26.02.2016 tarihli Dilovası Belediyesi Kültür Merkezi’nde saat 14:00’da Gebze Teknik Üniversitesi Rektörü Prof Dr Haluk GÖRGÜN tarafından lise öğrencilerine yönelik -Kariyer ve Gelecek Planlaması- konulu seminer düzenlenecektir. Söz konusu seminere ekte gönderilen kaymakamlık onayında, belirlenen okul ve öğrencilerin katılmaları, ayrıca ilgili okul müdürleri, rehber öğretmenler ve refakatçi öğretmenlerin hazır bulunmasının gereğini rica ederim”

Bu rica hemen hemen herkes tarafından emir gibi algılanmıştır. Kaymakamlık tarafından yazılan bu yazı resmen öğretmenler ve öğrenciler üzerinde bir tahakküm oluşturma halidir. Bu panelin örgütlenmesine destek vermek, görevimidir, onu bilmiyorum. Seçime giren bütün siyasi partiler, Dilovası’nda Sayın Kaymakamımızdan böyle bir destek isteseler, herhalde bu desteği esirgemez.

Son olarak Dilovası’nda “Kariyer Planlaması ve Gelecek” adlı piyasacı AKP Gençlik Kollarına uygun bir panel yapılıyor. Bu AKP Gençlik Kolları’nın bileceği bir iş. Ben kendim 8 yıl Dilovası’nda çalıştım. Dilovası’nda kamu okulları içler acısıdır. Okullarda müzik odaları, görsel sanatlarla ilgili atölye, laboratuarlar, spor salonları vb yoktur. Hatta; Dilovası İlkokulu’na gidin halini görürsünüz. Dilovası’nda gençlerin sosyal anlamda var olacakları hiçbir yer yoktur. Dilovası’nda gençler hayatın tüm alanlarından dışlanan yoksul öğrencilerdir. Fakirlik diz boyudur. Eşitsizlik her yerde görülür. Öğrenciler yeni desteklenen özel okullara ve dershanelere gidemezler. Çok büyük bir kısmı imam hatip liseleri ve açık lise ve çok programlı lisede kendilerini bulurlar. Bu şartlarda hangi kariyerden, hangi gelecekten bahsedilebilir. Bu gençlerimiz, kendileri ile ilgili olarak, bu toplumsal şartlarda neyi planlayabilirler?

Çoğu genç yaşta hakları ellerinden alınmış şekilde, güvencesiz çalıştırılarak, işsizlik tehdidiyle, azgın bir sömürü altında hayata başlarlar. Bu şartlar altında Dilovası’ndaki gençler sıkışmış durumdadırlar. Çalıştığım 8 yıl boyunca iyiliklerinden başka hiçbir şey görmediğim, misafirperver, öğretmeni seven bu şirin ilçe hükümetten ve yerel yönetimlerden  daha büyük destekler bekliyor. Gençlerin geleceği ise, ancak özgürlük ve eşitlikle sağlanabilir. Bu da ancak başka bir dünya ile mümkündür.