Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım Gebze-Halkalı arasında yolcu taşımacğılığı yapacak   banliyö hakkında yeni bir tarih verdi.

Biz de inandık...

İnanmaktan başka çare var mı acaba!

İyi güzel de siz Gebze-Halkalı’yı bırakın, Gebze-Pendik-Haydarpaşa’yı önce açın daha sonra da Halkalı konusunda inandırıcı olun.

Kime inanacağımızı şaşırmış durumdayız.

Bunun nedeni ise banliyö tren hattı kapatıldığı gün ne denilmişti “2 yılda tamamlanacak” aradan kaç yıl geçti ben de unuttum.

Herkes umudunu kestiği sırada yeni bir tarih verildi.

Ne demiş atalarımız umut fakirin ekmeğidir ye Memed yee...

Nasıl olsa bir kaç aydının dışında bu konuları takip eden yok.

Bu yüzden 2017 yılının sonuna kadar beklemekten başka çözüm kalmadı.

Başka bir ülkede olsa kıyamet kopardı.

Hatırlayın bakalım Körfez Köprüsünde bir halat kopması sonucu kendisini sorumlu tutan japon mühendis intihar etmişti.

Biz kimsenin intihar etmesini istemiyoruz.

Ancak verilen sözlerin yerine neden getirilmediğinin bir açıklaması olmalı.

Verilen bu sözler AKP iktidarının en hızlı olduğu dönemde olmuştu.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırımdı.

Sadece değişen Ulaştırma Bakanlığı müsteşarı oldu.

Buna rağmen Sayın Bakan verdiği sözlerin neden zamanında yerine getirilmediği konusunda tek bir cümle etmedi.

Güzel bir atasözü var, söz uçar yazı kalır...

İnsanlar layık olduğu gibi yönetilir.

Galiba biz bunları fazlasıyla hak ediyoruz.

İnsanlık bizde kalsın verilen sözleri tarihe not düşelim.

Günün birinde bizden sonraki kuşaklar  yaşadıklarımız konusunda bilgi sahibi olmuş olur.

Böyle günlerde soru sormak galiba zorlaştı.

Bu durum her yerde böyle belediye başkanları bol bol yazılı açıklama yapıyor.

“Şunu yaptık, bu konuda şu kadar başarılıyız” gibi sözleri sıkça duyuyoruz.

Bir gün de çıkın kamuoyunun önüne bizde bir kaç soru sorma fırsatımız  olsun.

Yoksa çok mu şey istedim.

Yaşadığımız şehirlerin yöneticileri hiç ilgisi olmayan konularda gündem oluşturuyor.

Belediyeler ticari işletme değil.

Reklam ve tanıtıma ayrılan bütçeler kent insanının yaşamını kolaşlaştırıcı alanlara yatırım yapın.

Medyatik sosyete imamları yerine diyanete bağlı  din adamlarını neden düşünmüyorsunuz.

Yoksa buradaki din adamları  medyatik değil mi?