BİZ NEREDE YANLIŞ YAPIYORUZ?
2006'da İbrahim Pehlivan Gebze Belediye Başkanı, Şevki Demirci Kulüp Başkanıydı...
Kulübün Parkomat ve kurban yerleri gibi sabit ciddi gelir kaynakları vardı. Takım neredeyse her hafta iddia’ya giriyor Belediye desteğiyle Gebzespor’un kasasına yılda 2 milyondan fazla para giriyordu. Üstelik bugün Büyükşehir’in Gebzespor’un elinden alıp otopark olarak kullandığı alan Gebzespor’un idman yaptığı çim sahaydı. Bugün hepsi içerden parçalanan Gebzespor’un elinden alındı.
VEFA
"Gebzespor şampiyon olarak 2.lige çıktı. Kupada Sergen'li Etimesgut Şeker'i 4-1 yenerek eledik. Konyaspor'u 14 bin taraftar önünde ağırladık. Cornerkup'ta 32 takımı geride bırakarak şampiyon olduk. Fenerbahçe Gebze'ye geldi. Stat içi ve dışı tarihi günlerden birini yaşadı. Gebze tam bir futbol şehri yolunda ilerliyor Türkiye genelinde futbolcular Gebzespor forması giymek için can atıyordu. Biz Gebzespor’u böyle bir konuma getiren mesaisini bu camia için harcayan, gelir kaynakları üreten bir Belediye Başkanı ve kulüp başkanını karalayanlara eşlik eden bir camiaydık. Onlara zerre kadar vefa göstermediğimiz gibi yapılan onca güzel işleri görmemezlik geldik. Bizim sorunumuz burada başlıyor. Çıkarımız yoksa değerlerimizi yok ediyoruz.
İÇTEN YIKILIYORUZ
Küstürüyoruz. Dışlıyoruz ve tek kalemde siliyoruz. Bu zincirleme böyle devam etti. Yıllar sonra da buna benzer durumlar yaşandı. Rant üzerine kurulan yalan senaryoları camianın sportif geleceğini çökertti. Gebzespor’a yıllarını verip hizmet edenlere zerre kadar itimat ve saygı gösterilmedi. İlahi adalet zaman zaman tecelli etse de yapı değişmedi. Kör kuyunun içine düşenler oldu. Bazıları erken anladı çıktı. Bazıları hiç çıkamadı. Kuyunun tehlikeli olduğunu bilip yanından geçmeyenler oldu. Kültürleri farklı olan bir çok insan Gebzespor üzerinden kavga etmeye devam etti. İçten yıkılan bir camianın sportif başarı yakalaması da zaten imkansızdı. Camia olarak ciddi bir güven sorunu yaşadık yıllardır. Başarıyı dışarıdan gelen, içinde aidiyet duygusu barındırmayan insanlarla yakalayacağımıza inanırken en yakınlarımızın bilgi birikimlerine, inanmıyor yok sayıyor…sonrada birlik ve beraberlikten bahsediyoruz.Yıllarını, gençliğini Gebzespor’a verenler hata bile sayılmayacak tek bir sözle dışlanıyor. Hatta hain bile ilan ediliyorlar. Güçlü sadece güçsüz gördüğüne hükmederken (Deli deliyi görünce sopasını saklar) sözüne herkes uyuyordu. İnsanların genel bakış açısı aslında bu; Daha önce Gebzespor’a maddi manevi destek verenler ne kadar vefa gördü ki; biz görelim mantığı söz konusu. Haksız da değiller. Ayrışmalar bu yüzden.
KÜLTÜR FARKLILIĞI
Büyük paraların ve coşkunun olduğu camialar herkesi cezp eder. Rant üzerine kurulan yıpratma, karalama ve etnik milliyetçilik politikaları Gebzespor’un en büyük belasıdır. Bu yapı ve anlayış değişmediği sürece her şey gelir geçer…Şevki Demirci, Ali Rıza Demirçeviren, Fevzi İlhanlı, Yavuz Unsur dönemleri gibi yapılanların hiçbir önemi kalmaz. Değerlerimize sahip çıkmalıyız. Geçmişte kulübe zerre kadar da olsa; emeği geçenlere vefa göstermeliyiz. Yüzlerce doğruyu hata bile sayılmayacak bir konuya değişecek kadar adaletsiz olmamalıyız. Adaletli, vicdanlı, sevgi ve saygı odaklı bir karakter ortaya koyup bunu tüm camiaya aşılamalıyız ki; Bizlerden sonra gelecek nesiller bunu yaşatsın. Gebzespor yaşasın…!
Bu yazı toplam 1321 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.