Fatoş Özut Kırtay

Fatoş Özut Kırtay

BAYRAM ERTESİ

BAYRAM ERTESİ

Covid!!!

Enflasyon!!!

Üniversiteli gençlerin işsizliği!!!

Trafik!

Ötekiler!

Berikiler!

Yandaş!!!

Emek mi!

Yok ya, yok mu adamın?

Yorulmadan yemek varken!

Değişti atasözleri...

Emeksiz yemek varrrr!

Hem de ohooo!

Dedik,dinledik, söyledik...

Hoooop bitti ömür.

 

Önce, evlendiğimizde hayatın daha iyi olacağına inandırırız kendimizi. Evlendikten sonra, bir çocuğumuz doğduktan hatta ardından bir tane daha olduktan sonra hayatın daha iyi olacağına inandırız.

 

Sonra çocuklar yeterince büyük olmadıkları için kızar, onlar büyüyünce daha mutlu olacağımıza inanırız. bundan sonra, ergenlik dönemlerinde çocuklarla uğraşmamız gerektiği için öfkeleniriz.

 

Kendimize, çocuklarımız bu dönemden çıkınca daha mutlu olacağımızı, yeni bir araba alınca, güzel bir tatile çıkınca, emekli olunca, yaşantımızın dört dörtlük olacağını söyleriz.

 

Gerçek ise, şu andan daha iyi bir zaman olmadığıdır. 

Eğer şimdi değil ise ne zaman?

 

Hayatınız her zaman mücadelelerle dolu olacaktır. 

En iyisi bunu kabul edip, her ne olursa olsun mutlu olmaya karar vermektir.

 

En sevdiğim sözlerden biri Alfred D. Souza'ya aittir. 

Der ki: 

"uzun zamandan beridir hayatın, -gerçek hayatın- başlamak üzere olduğu izlenimine kapılmıştım. 

Fakat her zaman yolumun üzerinde bir engel, öncelikle erişilmesi gereken bir şey, bitmemiş bir iş, hizmet edilecek zaman, ödenecek bir borç oldu. sonra hayat başlayacaktı. Sonunda anladım ki bu engeller benim hayatımdı."

 

Bu görüş açısı, mutluluğa giden bir yol olmadığını gösterdi. 

Mutluluğun kendisi yoldur aslında.

Öyleyse sahip olduğunuz her anın kıymetini bilin ve mutluluğu, vaktinizi harcayacak kadar özel biriyle paylaştığınız için, ona daha fazla değer verin. Unutmayın, zaman hiç kimse için beklemez. 

Öyleyse;

Okulu bitirene kadar...

100 milyar kazanana kadar...

Çocuklarınız olana kadar...

Çocuklarınız evden ayrılana kadar...

İşe başlayana kadar...

Evlenene kadar...

Yeni bir araba ya da ev alana kadar...

Borçları ödeyene kadar...

İlkbahara kadar...

Yaza kadar...

Sonbahara kadar,

Kışa kadar...

Maaş gününe kadar...

Şarkınız söylenene kadar...

Emekli olana kadar...

Ölene kadar...

 

Mutlu olmak için, içinde bulunduğunuz 'an'dan daha iyi bir zaman olduğuna karar vermek için beklemekten vazgeçin.

 

Mutluluk bir varış değil, bir yolculuktur. Pek çokları mutluluğu insandan daha yüksekte ararlar. 

Bazıları da daha alçakta.

Oysa mutluluk insanın boyu hizasındadır.

Şimdi- dedir.

An'dadır.

Bakma da değil,görmeyi seçmededir.

Nedir ki yaşam dediğimiz?

Doğum-ölüm arasındaki süreç mi?

 

Unutmayın, yarın kimseye vaad edilmemiştir.

Hissetmeyi tercih edelim...

Yaşamayı seçelim...

Şimdi...

Şu an...

 

İttirelim gitsinler...

Hayat bize güzel olur...

Bu yazı toplam 3138 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatoş Özut Kırtay Arşivi

NESİL

18 Eylül 2024 Çarşamba 07:02