Avukat ile çağırıp dört katlı evini bağışladı
ÇYDD Gebze Şube Başkanı Nurcan Çınar, şubat ayında kaybettiğimiz, Türkiye’nin ilk kadın ilahiyatçısı Neda Armaner ile anılarını anlattı: “Avukat ile çağırdı. Dört katlı evini bağışlayacaktı. Ailesine danıştı. Karşı çıkanlar oldu. Çocukları adına bağışladı
Prof.Dr.Neda Armaner, Türkiye’nin ilk kadın ilahiyatçısı. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği – ÇYDD’nin en önemli destekçilerinden. Öyle ki; ÇYDD Gebze Şube Başkanı Nurcan Çınar, şubat ayında kaybettiğimiz, Darıca’da defnedilen Türkiye’nin ilk kadın ilahiyatçısı Neda Armaner ile anılarını anlattı: “Avukat ile çağırdı. Dört katlı evini bağışlayacaktı. Ailesine danıştı. Karşı çıkanlar oldu. Çocukları adına bağışladı.”
Nurcan Çınar ile röportajımızda önümüzdeki günlerde yer vereceğimiz, burs faaliyetleri ve diğer konular üzerine de görüştük. Bugünü Cumhuriyet’e ve Cumhuriyet kadını Neda Armaner ile anılara, ÇYDD’nin destekçilerinden merhum Akalın çiftine ayırdık:
- Kendinizi tanıtır mısınız?
- 1965 yılında Trabzon’da doğdum. Maçka Lisesi mezunuyum. Eğitimim sonrası Gebze’ye taşındım. Deva Eczanesi’nde çalıştım. Evlenip Karabük’e taşındım. Biri ziraat diğeri makine mühendisi, biri kız iki çocuk annesiyim. Çocuklarım çalışıyor, ben emekliyim. Eczacı Ülker Taylan’ın başkanlığında 2011’de kurulan ÇYDD Gebze Şubesi’nin kuruluşundan itibaren üyesi, 2014’ten bugüne başkanıyım. ÇYDD’de bulunmaktan çok mutlu ve gururluyum. Böylesine güzel, şefkatli bir dernekte arkadaşlarımla birlikte bir işe, devlet dairesine gidip geliyor gibi çalışıyoruz. Çocuklarımıza Atatürk ilke ve devrimlerini, Cumhuriyet’in kazanımlarını anlatıp bilimsel düşünme ve yetilerini geliştirmeye çalışıyoruz. Çağdaş bir gelecek ve eğitim çabasındayız.
- Ülkemizdeki yeri ayrı, şubenizdeki yeri apayrı Neda Armaner hakkında neler söylemek istersiniz?
- Ülkemizin ilk kadın ilahiyat profesörü Neda Armaner hocamızı bu yıl, şubat ayında kaybettik. Çok akıllı, çok mantıklı çok Atatürkçü, insana çok değer veren bir insandı. Kendisiyle 2011 yılında tanıştık. Şubemize konuşmaya yapmaya geldi, dinledik. 2018’de de kendisiyle bir söyleşi yaptık. Ardından evine gitmeye başladık. Hatta bir sevgililer gününde kendisine çiçek almıştık. Bizi, ‘Niçin benim için masraf yapıyorsunuz?’ diye karşılamıştı ama çokta mutlu olmuştu. Ardından, ‘Size çok güveniyorum’ demişti. O an, ‘Benim hata yapma gibi bir lüksüm yok’ dedim.
- Neda Hanım’a sık sık giderdik. Bir günde genel başkanımız Prof.Dr. Ayşe Yüksel ile birlikte doğum günü için gittik. Çok misafirperver biriydi. Nezaketi ile bizi kendisine hayran bırakırdı. Cömertti. Bir gün aradı ve bir avukat ile gelmemizi istedi. Dört katlı bir evi vardı ve ÇYDD’ye bağışlamak istediğini söyledi.
- Herkese ayrı ayrı; yanında çalışanlara, çocuklara, büyüklere ayrı değer verirdi. Bağış nedeniyle ailesinden olan kişilere danıştı, istemediler. Ama çocukları adına o evi bağışladı. Biz de kendisine teşekkür belgesi götürdük. Son görüşmemiz, sevgililer günü ziyaretinde oldu. İki gün sonra kaybettik.
**
Avukat olacaktı
İlahiyatçılığı seçti
11 Mart 1920 tarihinde İstanbul’da doğan Neda Armaner, Türkiye’de ilk din psikolojisi doktoru unvanı alan din psikoloğudur. Türk din psikolojisinin kuruluş dönemi bilimsel çalışmalarına önemli katkıları olan Neda Armaner, 16 Şubat 2022’de 102 yaşında vefat etmiştir.
Prof. Dr. Neda Armaner, 11 Mart 1920 tarihinde İstanbul Samatya'da doğmuştur. İlköğrenimini 1927 yılında İstanbul'da, orta öğrenimini 1932 yılında Konya Öğretmen Okulu'nda tamamlamıştır. Armaner, Ankara Kız Lisesi mezunudur. Yükseköğrenimine 1937 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde başlamıştır. Bu fakültede iki yıl ön-lisans düzeyinde hukuk eğitimi aldıktan sonra 1949 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesine geçiş yapmıştır. Armaner, 1949 yılında Türkiye’de kurulan ilk ilahiyat fakültesi mezunlarından biridir. Ardından, 1953-1959 yılları arasında Edirne Kız Öğretmen Okulu ve Edirne Lisesi’nde öğretmenlik yapmıştır. Armaner’in akademik hayatı ise 1960 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde asistan olarak girmesiyle başlamıştır. Prof. Dr. Neda Armaner, İnanç ve Hareket Bütünlüğü Bakımından Din Terbiyesi isimli doktora teziyle, 1963 yılında din psikolojisi alanında Türkiye’de ilk bilim doktoru unvanını almıştır.
Kaynak: dergipark.org.tr
**
Akalın çifti 25
çocuğumuzu okuttu
- Bizim için Neda Hanım kadar kıymetli başka kişilerde var. Türkiye’ye çeliği getirip çatal imal eden ilk kişi Şahabettin Akalın ve eşi Türkan Akalın, 25 çocuğumuzu okutuyorlardı. Gebze’de oturuyorlardı. Yaşlanınca Kartal, Yakacık’taki huzur evine geçtiler. Rahmetli olunca çok üzüldüm. Diğer yandan ‘25 çocuğun bursunu tamamlamak nasıl olacak’ diye düşündüm. Çarşıya çıkıp tanıdıklarımıza anlattım ve yardım edenler sayesinde 25’ten fazla çocuğa burs bulduk. O çocukların, hatta okulunu uzatan gençlerin burslarını hiç kesmedik.
**
BELEDİYEDEN ARAÇ İSTEDİK, ALAMADIK…
Öğrencilerimizi Çanakkale’ye
GTO desteğiyle götürüyoruz
- Cumhuriyet Bayramı’na dair, nasıl bir programınız var?
- Çocuklarımıza şiirler okutuyor, program gerçekleştiriyoruz. Atatürk Anıtı’nda çelenk sunacak, fener alayı ve etkinliklere katılacağız. Bazı farklı programalar yapmak istiyoruz ama maddi anlamda yeterli bütçemiz olmuyor. Mesela üniversite öğrencilerimizi Çanakkale’ye götürmek istedik, belediyeden araç talebinde bulunduk ama kabul etmediler. Araştırdık. Gebze Ticaret Odası desteğiyle araç ayarladık. Şimdiki planımız Ankara’ya götürmek. Yine belediyeye başvuracak, yine olumlu yanıt alamazsak GTO ya da farklı kurumlara yöneleceğiz. Çocuklarımız ve gençlerimiz için bir şeyler yapma çabasındayız.
YURT GTÜ’YE DAHA
YAKIN OLSAYDI KEŞKE
- Bir diğer problemimiz Gebze Teknik Üniversitesi’nin Muallimköy’deki yurtta konaklayan öğrencileri. Gerek yurt gerekse üniversite ile yurt arası araç ve yolla ilgili problemleri var. Keşke üniversiteye daha yakın bir yerde yurt olsa, alternatif çözümler için uğraşıyoruz.
SEVGİ VE SAYGIYLA ANIYORUZ
- İlave olarak…
- Cumhuriyet Bayramı en değerli bayramımız. Cumhuriyet’in ilanının ardından kadına seçme seçilme hakkı verildi. Harf devrimi yapıldı. Eğitim sistemi değişti. Her şey çok modern oldu. Fabrikalar kuruldu. Cumhuriyet’in ilan edildiği gün, doğduğumuz gündür diyebiliriz. Mustafa Kemal Atatürk hayatımıza iyi ki girdi. Onu tanıdık ve onunla var olduk. Kendisini ve silah arkadaşlarını, Cumhuriyetimizi borçlu olduğumuz tüm şehitlerimizi sevgi, saygı ve rahmetle anıyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.