Kentimizde uzun yıllar öğretmenlik yapıp emekli olduktan sonra ekoloji mücadelesine katkı sunan Asuman Fazlıoğlu’nun yazdığı kitap ‘’Eskenci Destanı’’ geçtiğimiz aylarda yayımlanarak raflarda ki yerini aldı. Karina yayınları tarafından yayınlanan kitapta Fazlıoğlu; Rize'nin İkizdere ilçesinde bulunan ve koruma altında tutulan İşkencedere Vadisi'nde yapımı devam eden taş ocağına karşı bölge halkının verdiği mücadeleyi anlatıyor.

Cengiz Holding’in iştiraklerinden olan Cengiz İnşaat tarafından İşkencedere Vadisi'ne yapılmak istenen taş ocağına karşı yerel halk, vadinin ekolojik sistemine zarar vereceği gerekçesiyle karşı çıkmış 26 Mart 2021 tarihinden itibaren çadırlar kurarak yaşam alanlarına sahip çıkmaya çalışmıştı.

Asuman Fazlıoğlu’yla İşkencedere Vadisi’nde yapımı devam eden taş ocağına karşı bölge halkının verdiği mücadeleyi ve yazdığı kitap ‘‘Eskenci Destanı’’nı Evrensel Gazetesi için konuşmuştuk. Öğretmenim bana şunları söylemişti.

‘’Direnişin başlaması ile birlikte idarecilerde panik havası oluştu. Sokağa çıkma yasaklarıyla, Valiliğin OHAL ilanlarıyla bizleri desteksiz bırakmaya çalıştılar. Rize Belediye Başkanı yanına on bir Belediye Başkanı’nı alıp köylüleri ikna etmeye çalıştı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Rize Milletvekili Hayati Yazıcı da ikna için geldi. Olmadı. Sonra Ulaştırma ve Altyapı Bakanı geldi. Bir takım sözler verse de halkı ikna edemeyerek ardında daha sert bir jandarma bırakarak gitti. Devletin bütün kademeleri karşımızda yer aldı. En son Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İyidere-İkizdere Yolu ve Tünelleri Açılış Töreni'nde taş ocağına karşı yürütülen mücadeleyi hedef alarak “Türkiye'nin değişik yerlerinden ne kadar sol varsa, komünist varsa alıp buraya geliyorlar” dedi.

Direnişimiz karanlık gecelerde yanan bir mum gibi ülkeyi aydınlattı, umut oldu. Mücadele yöntemlerimizdeki çeşitlilik, köylü kadınların direnci sempati uyandırdı. Yurt içi ve yurt dışı basınında ilgi gördü. Muhalif Milletvekilleri bizlere destek oldu. Fındıklı belediyesi, odalar, siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, çevre dernekleri yanımızdaydılar. Biz bir avuç insandık ama pes etmedik.

‘’Eskenci destanı’’ direniş boyunca yaşadığımız duygu yoğunluğunun, acıların, birliğin, beraberliğin ve dayanışmanın destansı bir dışa vurumudur. Kitabı Kayın ağacının üzerinde jandarmaları ve kepçeleri beklerken yazmaya karar verdim. Direnişi gelecek kuşaklara aktarmak istedim. İstediğim ki her kitap katliamcılara bir tokat olsun.

Asuman Fazlıoğlu’nun Eskenci direnişçilerine armağan ettiği kitabın tanıtım yazısı ise şöyle ‘’ İnsan kendini doğanın üstünde görmemeli, doğayla uyum sağladığımızda daha mutlu olabiliriz. Sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı için mücadele etmek, çocuklara yaşanabilir bir çevre bırakmak, içilebilir su bırakmak, ekilebilir toprak bırakmak; yaşam döngüsünün devamı içi modern insanın sorumluluğu olmalıdır. Doğal kaynakları yok ederek kazanç sağlayan kapitalistler, dünyamız ve insanlık adına suç işlemektedir. DURDURMALIYIZ.’’