2012’ye kadar erkek forması giyiyorduk!

Gebzespor Genel Sekreter Yardımcısı Nilgün Erol ile röportajımızın ilk bölümünü 10 Kasım özel ilavemizde bir sayfaya sığdığı kadarını yayınlamış, kalanını ötelemiştik. Erol ile farklı konulara, özellikle eşitlik mevzuuna da değindik:

-        Günümüzde bazı kadınlar, ‘Bayan’ denince çok öfkeleniyor. Sizce de abartmıyorlar mı?

-        Bazı kadınların kendilerine ‘bayan’ değil ‘kadın’ diye hitap edilmesini istemesi doğal ancak ‘bayan’ diyen erkek veya kadına, sanki onlar kendisine hakaret ediyormuşçasına tepki göstermesi bence uçlarda bir tutum. ‘Her yerde eşitiz. Erkekler ile aynı statüde değerlendirilmeliyiz’ diyoruz ya. Doğru, evet, kabul. Aynı haklara, özgürlüğe sahip olmalıyız. Fikirlerimizi aynı şekilde beyan edebilmeliyiz fakat ben her zaman kadına pozitif ayrımcılık yapılması taraftarıyım. Yaradılış olarak eşit olmayabiliriz ama davranışsal, düşünsel olarak eşitiz. Ama örneğini verdiğiniz durum; yani kadın ya da bayan diye hitap edilmesi çok problem değil bence.

-        İş dünyası içinde, aktif yönetici konumundasınız. İş dünyasında kadın yönetici olmak ne demek?

-         

-        Bir dönem İnşaat Mühendisleri Odası’nın ‘Kadın mühendisler şantiyede’ adlı bir projesi vardı. İş gereği şantiyeye projeyle gitmek durumundasınız. Bu ülkede maalesef her şey o kadar çok erkek egemenliği altında kalmış ki kendinizi ifade edemiyorsunuz. O yüzden hep daha çok çalışmak, sürekli doğruyu yapmak zorunda kalıyorsunuz. Yanlış yaptığınızda sürekli yargılanıyorsunuz. O yüzden hep tedirginsiniz ve teyakkuz halinde kalıyorsunuz.

-        Futbolda da aynı değil mi? (Soru da kendisini ait.)

-         

-        Futbol taraftar dahil olmak üzere tamamen erkekler üzerine kurulmuş bir oyun aslında. Tekstil/sanayi üretimi olarak da öyle. Futbolda kadın tekstili son 10 yıl içinde gelişti. Biz sadece son 10 yıldır kadın forması alabiliyoruz. Daha öncesindeki yıllarda hep erkek forması giyiyorduk. Bu çok kötü bir şey. Taraftar olmak hep erkeklere mahsus bir şeymiş gibi bir durum oluşuyor. Her yerde böyle. Çalışma ortamında da böyle.

Nilgün Erol ile röportajımızın bu bölümünde ağırlıklı olarak şahsına ait Facebook sayfasında yer alan fotoğraflara yer verdik. Fotoğraf karelerindeki erkek egemen yapı da söylemlerini doğrular şekilde oldu.

İKİ BAŞKAN ARASINDA: Nilgün Erol; 19 Mayıs 2020 tarihli sosyal medya paylaşımında Gebzespor’un eski başkanlarından Yusuf Öztürk ve aynı zamanda işvereni olan Yavuz Unsur ve ilçemiz esnaflarından Birlik Restaurant’ın sahibi Cevat Sayan ve Ahmet Altun ile.

BÜYÜKGÖZ’Ü AĞIRLARKEN SOLDAN ÜÇÜNCÜ: Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz’ün 30 Eylül 2022 tarihli Tavşancıl’da takımı ve kulüp yönetimi ziyaretinde Nilgün Erol, soldan üçüncü sırada.

KULLAR MAÇI, DEVRE ARASI: Gebzespor – Kullar 1975 Spor maçının devre arasında Kulüp Başkanı Resul Tat; yöneticiler Fuad Ayar ve Hakan Kalıntaş, Gebze Tayfunspor eski Başkanı Cengiz İdacı ve maçın gözlemcileri ile.

**

Cinsiyet ayırımı mühendislikte de var

“İş dünyasında konumum itibariyle, beyaz yakalı diye tabir edilen konumdayım. Kimi toplantılara katıldığımda, sırf bayanım diye insanların konuşmak istemediğine gerek şahsımda, gerek başka kadınlarda tanık oldum, çok kadından dinledim.

Yavuzlar Grup çalışanlarında kadınlar daha fazla, yoğundur. Bir gün bir müşterimiz geldi ve o an tesadüfen, erkek personelden kimse yoktu. ‘Erkek mühendis yok mu?’ diye sordu. Olmadığını söyledik. ‘Ben bunu kime soracağım?’ deyince, ‘Biz de mühendisiz. Bize de sorabilirsiniz’ dedik. ‘Siz ne anlarsınız?’ diye yanıt verince çok tuhaf geldi ve gayri ihtiyari, ‘Biz anlayamıyoruz. Sizi dışarı alalım’ diyerek gönderdik. Bunu, bunları yaşıyorsunuz. Mühendislik ortamında da yaşıyorsunuz. Erkek mühendis ve kadın mühendis diye ayrımcılık içeren bakış açısı da var.”

TİYATRO GÜNÜ ARİFESİ: 2019 yılının 27 Mart Dünya Tiyatro Günü arifesinde gerçekleşen etkinliğinde İMO Gebze Temsilciliği Başkanı Ahmet Kadı ve Mimarlar Odası Gebze Temsilciliği Nilay Dinçer Çelikel dönemi yönetim kurulu üyesi Hazal Öztürk ile.  

Milliyetçiliği uçlarda yaşadım

Her iki ittifakı da benimsemiyorum

-        Siyasi duruş itibariyle Demokrat Parti kökenli bir ailenin çocuğuyum. Üniversite yıllarımda aktif siyasette MHP İl yönetim kurulu üyesi olarak yer aldım. Yine üniversitede düşünceme paralel siyasi gruplarla hareket ettim. O yıllarda milliyetçiliği biraz uç boyutlarda yaşadım ancak zamanla o duruşumun yanlış olduğuna kanaat getirip değiştim. Günümüzde herhangi bir siyasi parti üyesi değilim. MHP’den üye bazında kopuşumun gerekçesi zamanla benimsemediğim şekilde siyasi tercihleridir, Cumhur İttifakı ile ilgisi yok. Siyasette ittifakları, sadece Cumhur değil Millet İttifakı’nı da benimsemiyorum.

**

2017’DE GLOBALLEŞTİ: Nilgün Erol’un 26 Aralık 2017 tarihli bu Facebook paylaşımında, “Bir Türk bir Kürt bir Afrikalı bir Azerbaycanılı... Unsurlar’da son durum, globalleşmek lazım...” yazılı.

**

AKTİF SİYASETTE KADIN KOTASI

Beni değil cinsiyetimi

tercih etmiş oluyor

Aktif siyasette kadın kotası uygulamasını savunmuyorum. Sonuç itibariyle bu tutum, ‘Sen hiçbir şey değilsin ama ben seni oraya kotadan dolayı almış oluyorum’ manasına geliyor. O zaman sen beni değil cinsiyetimi tercih etmiş oluyorsun. Ama ben dünya üzerinde cinsiyetimle var olmuyorum. Ben birey olarak varsam, bir değer görüyorsam beni kotadan dolayı tercih etmemelisin. Beni fikrimden, düşüncemden, düşüncemi savunmamdan dolayı, bir faydam olacaksa tercih etmelisin. Kadın olarak tercih edilmek doğru bir düşünce değil.

Kadınlar siyasette bir yere aday olduğunda, seçildiğinde veya sadece siyaseten değil bürokrasi çevrelerinde, iş dünyasında herhangi bir göreve atandığında bulunduğu yerin hakkını nitelik olarak vermeli. Buna aslında cinsiyet olarak bakmamalı, erkekler için de aynı durum geçerli. Erkek kadın fark etmez, bulunduğunuz yerin hakkını veremiyorsanız orada olmamalısınız. Ama bu ülkede kadınsanız maalesef daha çok çalışmak zorunda kalıyorsunuz. Bu sadece siyasette, bürokraside, sivil toplumda değil özel sektörde, şirketlerde de böyle.”

ULUKÖYLÜ İLE 8 MART HATIRASI: Dünya Emekçi Kadınlar Günü ve Dünya Kadınlar Günü olarak kutlanan 8 Mart’ta,  İYİ Parti Gebze İlçe Başkanı Burak Uluköyle ve beraberindekiler ile. (08 Mart 2019)